POLİTİKA YEREL YÖNETİMLER GÜNCEL SPOR KÜLTÜR-SANAT DÜNYADAN EKONOMİ TÜMÜ
Tasarlayıp öldürmeye 'iyi hal': Acılı aileden isyan!
Tasarlayıp öldürmeye 'iyi hal': Acılı aileden isyan!
DEM Parti yöneticileri için müfettiş!
DEM Parti yöneticileri için müfettiş!
Özel 31 Mart'ta kilidi açan 3 anahtarı sıraladı!
Özel 31 Mart'ta kilidi açan 3 anahtarı sıraladı!
Askeri üniforma ile GBT sorgusu yaptı!
Askeri üniforma ile GBT sorgusu yaptı!
27 Ekim 2021 Çarşamba - 20:57

"Çok yakında vaka sayılarının düştüğünü göreceğiz"

2 milyon 800 bin kişinin 3. doz aşısını yaptırmadığını açıklayan Bakan Koca, "Aşı sayesinde günlük vaka sayılarının kontrol edilemez şekilde artışı engellendi. Çok yakında günlük vaka sayılarının düştüğünü de göreceğimizi değerlendirdik" dedi. Doktor Rümeysa Şen ile ilgili de açıklama yapan Koca, "Bazı kliniklerde asistan hekimlerin 36 saat çalıştığı durumlar olduğu maalesef gerçektir. Dr. Rümeysa arkadaşımızın kazadan önce 36 saat çalıştığı şeklindeki bilgi ise yanlıştır" diye konuştu.

 Çok yakında vaka sayılarının düştüğünü göreceğiz

Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu, bugün video konferans yönetimiyle haftalık toplantısını gerçekleştirdi.

Toplatının gündeminde aktif vaka dağılımının seyri ve yerli aşı çalışmalarındaki son durum vardı.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca toplantının ardından açıklamalarda bulundu. Bakan Koca'nın konuşmasından satırbaşları:

Hepimizi derinden etkileyen bir olay yaşadık. Dr. Rümeysa Şen, mesleğine, bütün zorluklarına rağmen bağlı, hayatının baharında bir arkadaşımızdı. Geçtiğimiz Cumartesi günü kendisini bir trafik kazasında kaybettik. Kaza dramatikti. Hepimizi sarstı.

Olay, Ankara Şehir Hastanesi’nde görev yapan bu gencecik hekimin nöbetini tamamlayıp, hastaneden ayrılmasından iki saat kadar sonra, evine dönerken meydana geldi.

"RÜMEYSA ŞEN İLE İLGİLİ İDDİALAR YANLIŞTIR"

Dr. Rümeysa’lar kolay yetişmiyor. Bir hekim binlerce insan arasından çıkıyor. Bir hekimin kaybı hepimiz için büyük kayıptır. Dramatik olaylarda birtakım yanlış bilgilerin, kasıt bile söz konusu olmadan, doğru bilgilermiş gibi yayılması olağandır. Bir noktaya açıklık getirmek, konuyu ele almak istiyorum.

Bazı kliniklerde asistan hekimlerin 36 saat çalıştığı durumlar olduğu maalesef gerçektir. Dr. Rümeysa arkadaşımızın kazadan önce 36 saat çalıştığı şeklindeki bilgi ise yanlıştır. Arkadaşımız günlük mesainin ardından nöbet tutmuş, sabah hastaneden ayrılmıştır.

Olay özelinde doğru bilgi budur. Ama bu bilgi bizleri uzun çalışma saatleri gerçeğinden uzak tutmaz. Hemen belirtmek istiyorum ki, biz değil 36 saat, 24 saate varan bir çalışma süresini de insani bulmuyoruz. Sağlık Bakanı olarak bu netlikte konuşmamın dayanağını açıklayacağım.

Uzun mesailer, yoğun nöbetler asistan hekimlerimizin muzdarip olduğu eski bir sorundur. Bakanlığımızın uygulama ile ilgili yönetmeliği ise tartışmaya yer bırakmayacak kadar açık. Tıpta ve Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği’nin 11. Maddesinde şu kural vardır: “Uzmanlık öğrencilerinin nöbet uygulaması üç günde birden daha sık olmayacak şekilde düzenlenir.”

"BİYOLOJİK ŞARTLARI ZORLAYAN NÖBETLER KABUL EDİLEMEZ"

Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliğinin 41. Maddesinde “Gece nöbeti tutanlara ertesi gün görev verilmez.” denmektedir. Bu madde ve devamında, başhekimler dinlenme süreleri konusunda ayrıca hassas olmaya teşvik edilmektedir.

Biyolojik kapasitemizi zorlayacak çalışma süreleri kabul edilemez. Kaldı ki, hekimlik ancak dingin bir zihin ve ruh haliyle icra edilebilecek bir meslektir. Arada en az iki gün olmadan tutulan nöbet, sağlıklı bir uygulama olamaz. Fakat yönetmeliklere uymayan, çeşitli faktörlere dayalı uygulamalara gidilmektedir. Bunlara da değineceğim.

36 saatin, 24 saatin ne demek olduğunu asistan olduğum yıllardan ben de biliyorum. Benim hocalarım da aynı şekilde asistanlık yıllarında 24 saat, 36 saat ter dökmüşlerdi. Zamanla bu uygulamalara meslek disiplinin, hatta hekimlik özverisinin bir tür eğitimi gözüyle de bakılır olmuş. İhtiyaçlar, mecburiyetlere yol açmış…

2021 yılındayız. Değişmesi gereken, yapılması gereken çok şey var.
Öncelikle adil uygulamanın takipçisi olacağız.

Sevindirici bir gelişmeyi yeri gelmişken paylaşmalıyım: Birçok Tıp Fakültesi, nöbetlerin yönetmeliğe uygun şekilde düzenlenmesi için harekete geçti. Tıp Fakültelerinden bir kısmının kendiliğinden aldığı bu karar inanıyorum ki yaygınlık kazanacak. Haftada ve ayda en çok kaç nöbet tutulacağı konusunda karar verici konumda olan başhekimler, hocalarımız, kıdemli uzmanlar aynı hassasiyeti gösterecekler.

Mesleğimizde hocalarımıza ve kıdemlilerimize saygı etik bir şarttır. Çünkü “tıp kitabı” okuyarak hekim olunmaz. Hekimlik, usta hekimlerin gözetiminde öğrenilir. Bu durum, doğal olarak bir ast üst ilişkisi oluşturur. Bu ilişkinin arkadaşça bir boyut kazanabildiğini tecrübelerimizle biliyoruz. Çalışma ortamının stresini azaltmak, çalışma sürelerinde ise gençlerin enerjisini biraz da geleceğe saklamak bu arkadaşça ilişkiye bağlı.

Nöbetler konusunda karar vericileri zorlayan realiteler, mecburiyetler olduğunu kabul ediyorum. Vereceğim bilgiler de bunu kanıtlıyor:

’de toplam hekim sayısı 185.840, toplam hemşire sayısı 232.548’dir. Hekimlerin 101.198’i Sağlık Bakanlığına bağlı kurumlarda görevlidir. Toplam hekim sayısını ülke nüfusuna oranladığınızda bir hekime 457 kişi düşmektedir. 457 sayısı on yıl kadar önce 575’ti. Gelişme ne olursa olsun, bugün bir hekime 457 kişi düşüyor olması çok ağır bir iş yükü demektir.

Bakanlığım döneminde, uzman hekim ihtiyacını karşılamak amacıyla önemli bir adım atılmış, uzmanlık eğitimine başlayan hekim sayısı 7.000’den 11.000’e çıkarılmıştır. Sayıyı artırmak için nitelikli eğitim kliniklerinin sayısını artırma çabası içindeyiz.

Hekim başına düşen kişi sayısını makul düzeylere indirmemiz, çalışma sürelerini azaltmamız mesleğine girecek gençlerin önünü açmamıza da bağlıdır. Aile Hekimliği sisteminin güçlendirilmesi iyileştirme çabalarının bir parçasıdır.

Şiddet, başta hekimler olmak üzere, sağlık çalışanlarının hayati sorunlarından biridir. Fiziki veya sözlü saldırı dışında kalan kimi faktörlerin şiddetin görünmeyen bileşenleri arasında yer aldığını ise son derece iyi biliyorum.

Kabul edilemez bazı olaylara rağmen, halkımızın hekimlerine, tüm sağlık çalışanlarına öteden beri duyageldiği saygıyı duyduğuna inanıyorum, arkadaşlarımın da bundan kuşkusu olmamalıdır. Sağlık çalışanlarına, insani olmaktan tamamen uzak davranışları gösterenler, diğer ortamlarda da aynı yanlışların içinde olan kişilerdir. Bu kişilere karşı, yasanın gücüyle birlikte toplumun desteğine de ihtiyacımız var. Sağlık çalışanına şiddet uygulayanı dışlamak, toplumun bir erdemi olacaktır.

Salgın şartlarından uzaklaştıkça, çok yönlü iyileştirme için sağlam adımlar atacağız. Sağlık hizmetinden yararlanmanın ahlakını, usulünü, kuralını toplumca konuşacağız. Bu toplum bu ahlakı kendisi üretmiş, yüceltmiştir.

"ATAMALAR ŞARTLARIN HAZIR OLDUĞU EN ERKEN TARİHTE YAPILACAK"

Sağlık çalışanları acil sorunlar yanında ekonomik sorunları her ne kadar geri plana atmışsa da bu sorunlarla yakından ilgileniyorum. Hekimlerin özlük haklarını iyileştirme çalışmamızın kısa zaman zarfında sonuçlanması için gayret ediyorum. Ek ödemenin çalışanlarımız arasında hakkaniyetli bir şekilde dağılımını da sağlayacağız. Sabit ek ödemenin maaşa eklenmesini temin edeceğiz.

Atama bekleyen arkadaşlarımız var. Mesleğe adım atmak için sabır göstermenin zorluğunu anlıyorum. Beklentilerini ısrarla gündeme getirmelerini azimlerinin işareti kabul ediyorum. Milletimizin, devletimizin kendilerine ihtiyacı var. Atamaların mülakat olmadan puana göre yapılmasını sağlayacağız. Fakat unutulmamalı, devlet, kararlarını tüm hazırlıklarını tamamlayarak sonuçlandırır. Arkadaşlarımız, atamaların, şartların hazır olduğu en erken tarihte yapılacağından emin olsunlar.

"HAYATINI KAYBEDEN GEBE SAYISINDA YÜZDE 52'LİK BİR ARTIŞ VAR"

Şimdi izninizle, Bilim Kurulu toplantısında ele alınan konularda varılan sonuçları maddeler halinde paylaşmak istiyorum:

1-İkinci doz aşı ile üçüncü doz aşı arasındaki sürenin uzatılması antikor düzeyini düşürmekte, aşının koruyuculuğunu azaltmaktadır. Bilim Kurulu, zamanı gelen üçüncü doz aşıların aksatılmadan yapılmasını ısrarla önermektedir. Dünkü verilere göre, 2.807.716 kişi, yaptırması gereken üçüncü doz aşısını henüz yaptırmamıştı.

2- 2019 yılına göre 2020 yılında hayatını kaybeden gebe sayısında yaklaşık yüzde 52’lik bir artış var. Bu yıl da seyir geçen yıla benzer sürüyor. Geçen yıla kıyasla yaklaşık yüzde 50 daha fazla anne adayını Covid-19 sebebiyle kaybettik. Daha önce yaptığımız çağrıya rağmen maalesef halen gebelerde aşılanma oranı oldukça düşük. Kayıplarımızın arkasında en belirgin sorun gebelerin aşılanma oranının düşük olması. Covid-19 sebebiyle kaybettiğimiz gebelerin yüzde 99’u aşısızdır. Bilim Kurulumuz bir kez daha anne adaylarımızı aşı olmaya ve aşılarını tamamlamaya davet ediyor.

"ÇOK YAKINDA VAKA SAYILARI DÜŞECEKTİR"

3- Aşının etkisini salgının seyrinde açıkça görebiliyoruz. Dikkat edecek olursanız haftalardır yüksek yeni vaka sayıları görüyoruz. Ancak önceki dönemlere kıyasla önemli bir fark var. Yeni vaka sayıları hızlı tırmanışlar şeklinde zirveler görmüyor. Günlük vaka sayılarımızı gösteren grafikler adeta tepesi kesilmiş bir dağ gibi yatayda seyrediyor. Belki önemli düşüşler henüz görmedik ancak dramatik ve ani yükselişler de görmüyoruz. İşte bunu sağlayan aşıdır.

"TURKOVAC'IN SERİ ÜRETİME GEÇMESİ İÇİN GÖNÜLLÜLERE İHTİYAÇ VAR"

4- Aşı sayesinde günlük vaka sayılarının kontrol edilemez şekilde artışı engellendi. Çok yakında günlük vaka sayılarının düştüğünü de göreceğimizi değerlendirdik. Bunu başarmanın yolu ise vakti gelen hatırlatma dozlarının yapılması ve topluca yüksek oranda aşılı olmaktır.

5- Yerli aşımız Turkovac’ın seri üretime geçmesi için gönüllülere ihtiyacı var. Hatırlatma dozunun zamanı gelen 18-59 yaş arası sağlıklı vatandaşlarımızı kendi aşımız, kendi gücümüz için gönüllü olmaya davet ediyorum.

 
Aliağa'da Cumhuriyet Kupası sahiplerini buldu
 
Bir kadın daha vahşet kurbanı: Boğazını keserek öldürdü!
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Son 24 saatte 210 can kaybı, 26 bin 896 yeni vaka
Türkiye'nin 27 Ekim 2021 günlük corona virüs tablosu açıklandı.
İzmir'de hayat karartan skandal: Sedyeden düşürdüler!
İzmir'in Bornova ilçesinde çalıştığı fabrikada öğle yemeği sırasında fenalaşan ...
Türkiye'de son 24 saatin verileri açıklandı
Türkiye'nin 26 Ekim 2021 günlük corona virüs tablosu açıklandı.
 
11 ilaç daha geri ödeme listesine alındı
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, 1'i kanser, 1'i prematüre ...
Eğitimde son rakamlar: İzmir'de 1 haftada 70 karantina!
Koronavirüs salgının gölgesinde ülke çapında 6 Eylül’de yüz yüze eğitime ...
Günlük tablo: 232 can kaybı, 27 bin 663 yeni vaka
Türkiye'nin 25 Ekim 2021 günlük corona virüs tablosu açıklandı. Son 24 ...
 
Meslektaşları Rümeysa için isyanda!
Asistan Doktor Rümeysa Berin Şen’in nöbet ertesi evine dönerken geçirdiği ...
Türkiye'de son 24 saatin verileri açıklandı
Türkiye'nin 24 Ekim 2021 günlük corona virüs tablosu açıklandı. Türkiye'de ...
Solunum yolları enfeksiyonu
Burun ve boğazdan akciğerlere kadar uzanan organlarımıza solunum yolları ...
 
RÖPORTAJLAR
ÇOK OKUNANLAR
FACEBOOK'TA GERÇEK İZMİR
TWITTER'DA GERÇEK İZMİR
YAZARLAR
Sercan Avcı
31 Mart’ın İzmir fotoğrafı!
İlker Ağın
Atatürk ve tarım
Seray Akın
Otomobilin neyi eksik? Onun da tarihi var...
Fikret İlkiz
Yargıç dertlenmesi ve etik
Dr. Tuncay Filiz
Hipertansiyon
ÇOK YORUMLANANLAR
Gerçek İzmir
KünyeKünye Ä°letiÅŸimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri