Bezircilioğlu’ndan İzmir sandığı yorumu, 10 günlük yol haritası ve iddialı ‘Oğan oyları’ mesajı!

GERÇEKİZMİR - İYİ Parti İl Başkanı Sinan Bezircilioğlu Bir TV’de yayınlanan Politika Durağı programında Gazeteci Sercan Avcı’nın sorularını yanıtlarken, önemli açıklamalarda bulundu.

İZMİR SANDIĞI DEĞERLENDİRMESİ
Sözü İzmir sandığı değerlendirmesiyle açan İYİ Parti İl Başkanı Sinan Bezircilioğlu oy oranının ve milletvekili sayısının artırılmasının da gölgesinde yaptığı açıklamada, “İzmir özelinde aslında partilerin oylarında çok büyük bir dalgalanma olmadığını görüyoruz. Partimiz açısından bakınca da geçen dönem 2 milletvekili ile temsil ediliyorduk, bu dönem bunu 3’e çıkardık ve bir miktar da oyumuz arttı. Tabi ki yetmez, tabi ki daha iyisini umuyorduk ve bekliyorduk. Sahadan aldığımız tepkiler de beklentilerimizi yükseltmişti ama halkımızın tercihidir, teveccühleri için de teşekkür ederiz. Türkiye ortalamasına bakınca İzmir bu ortalamanında biraz üstünde. Biz hep ‘İzmir İYİ Parti’nin filizlenebileceği, büyüyebileceği, boylanabileceği bir siyasi atmosfere sahip’ diyoruz. Bu netice bize artı da yazmış olabilir eski de yazmış olabilir, ona girmeyeceğim. Çünkü bunun şu an ölçülebilirliği yok. İnşallah seçilen milletvekillerimiz de bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da İzmir’in sorunların TBMM çatısında dile getirip çözüm bulma noktasında da hizmetlerini sürdüreceklerdir” diye konuştu.

KESKİN GEÇİŞ YOK, SEBEP KUTUPLAŞMA MI?
İYİ Parti İl Başkanı Bezircilioğlu, ‘Keskin oy geçişleri yaşanmamasının nedeni kutuplaşma mı?’ sorusuna ise şu yanıtı verdi:  Ana konularda bir kutuplaşma var ama ben bunu şöyle yorumluyorum, bu ucube sistem olmasa, milletvekilliği seçimleri ayrı, Cumhurbaşkanlığı seçimleri ayrı olsa karşımıza başka tablolar çıkabilirdi. Angajmanlar var, ittifaklar var, adaya oy vermekten ziyade oy vermek istemediğin bir aday önceliğin var. Tüm bunları bir masaya yatırmak lazım. Bence ayrı ayrı yapılan seçimler olsa, olumlu ya da olumsuz söylemiyorum daha farkı sonuçlar çıkabilirdi...

İKİNCİ VEKİL İÇİN İTİRAZDA SON DURUM
İYİ Parti İl Başkanı, ‘İkinci bölgede bir vekil daha çıkarabiliriz’ açıklamasıyla dikkat çektiği itiraz sürecinde son durum hakkında ise şunları söyledi: İtiraz sürecimi devam ediyor. Hafta sonuna kadar netleşecek. Bazı maddi hatalarla ilgili itirazlarımız oldu. Neticelenmesini bekliyoruz. Tabi ki kim hak ediyorsa milletvekilliğini o alsın ama doğru şekilde sayılmasını ve tasnif edilmesini istiyoruz. Partimizin hakkını son ana kadar arıyoruz. Gerekli başvuruları yaptık, gerisi artık matematiğin işi ama matematiğin doğru yapılması için elimizden geleni yapıyoruz.

Bezircilioğlu seçim sonuçları ekseninde ‘Bir özeleştiri yaptınız mı?’ sorusunu ise, “Biz 5.5 yıllık bir partiyiz. Büyük partilerden biri 21 yıldır ülkeyi yönetiyor, ittifak ortağımız CHP, Cumhuriyet’ten bile 1 yaş büyük bir parti. Biz tabiki gelenekleri ve dinamikleri daha yeni yeni oluşmaya başlayan bir partiyiz. Tabi ki özeleştirilerimiz olacaktır. Bunların değerlendirmesini 28 Mayıs’tan sonra yapacağız. Kolay bir süreç olmadı, kongre sürecimiz, hepimizi yıkan deprem, sonra yeniden parti içi yarış ve seçim. Temayülün yarattığı parti içi dinamizm sahaya yansıdı. Gerek il başkanlığımız gerekse de milletvekili adaylarımızın çalışmalarında herhangi bir boşluk ya da eksik göremiyorum. Hakkıyla yerine getirdik” sözleriyle yanıtladı.

3 GÜNLÜK ADAY KRİZİ SÜRECE VE SANDIĞA NASIL ETKİ ETTİ?
İYİ Parti İl Başkanı, Millet İttifakı cephesinde Genel Başkan Meral Akşener’in masadan kalkmasıyla yaşanan ve 3 gün sonunda aşılan aday krizinin etkilerinin sahada ya da sandıkta görülüp görülmediğine yönelik soruya ise, “Seçmen zaman içerisinde bizim oradaki hakkımızı teslim etti. Sayın Cumhurbaşkanı Adayımız Kemal Kılıçdaroğlu 3-6 Mart krizinden sonra hem siyasi karakter olarak güçlendi hem de Sayın Genel Başkanımızın siyasi dehasıyla teklif ettiği ülkenin en popüler 2 siyasetçisi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız Mansur Yavaş’ın eklemlenmeleriyle güçlendirilmiş bir şekilde sahaya çıkıldı. Bu güç de oy oranına yansıdı. Her ne kadar yüzde 50+1’i bulamasak da bu hale Türkiye için bir umuttur. 3-6 Mart’ı partimize bir miktar zarar vermiş gibi gözükse de Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Sayın Cumhurbaşkanı Adayımızı daha güçlü hale getirme noktasında önemli bir dönüm noktasıdır. Biz tabi o süreçte bize atfedilen bazı haksız yargılamaları da saha içerisinde hem kendimizi anlatarak hem de insanların da bu dediğimi idrak etmeleri sonucu bu dediğim bir miktarı da telafi ettiğimizi düşünüyorum” yanıtını verdi.

ÇIRAY YORUMU VE ‘HESAPLAŞMA’ SORUSUNA YANIT
Bezircilioğlu, listeler belli olduktan sonra yaşanan sıra krizi ve Genel Başkan Başdanışmanı ve İzmir Milletvekili Aytun Çıray’ın adaylıktan partiyi sert şekilde eleştirerek çekilmesi ve süreçte yaşananlar ekseninde, ‘28 Mayıs sonrası bir parti için hesaplaşma yaşanır mı?’ sorusunu da yanıtladı. İYİ Parti İl Başkanı, “Kongre süreci geçirdik ve kongre delegelerinin teveccühü ile İl Başkanı olma görevi bize tebliğ edildi. 3 yıllığına göreve geldik ve henüz 3 ayı doldu. Daha yapılacak çok işimiz var. İYİ Parti’ye ve İzmir’e çok hizmetler vereceğiz. Ben bu tip bir hareketliliğin yaşanacağını ya da bir hesaplaşma hevesine girileceğini düşünmüyorum. Teşkilatımıza da buradan, birlik ve beraberlik içerisinde partimizi nasıl yukarıya taşıyabiliriz noktasında hareket etmeye davet ediyorum. İYİ Parti’de hiç kimse, kendini, kişisel egosunu ya da kişisel menfaatini partinin üzerinden göremez. Buna müsade etmeyeceğiz, bu bizim kırmızı çizgimiz. Hepimizi bu partinin neferleriyiz. Artık parti içi meseleleri bırakıp İzmirimize ve Türkiyemize nasıl hizmet ederiz buna odaklanmak gerekiyor” dedi.

”SİNAN OĞAN’IN OYLARI BİZE GELİR”
Bezircilioğlu 14 Mayıs tablosunu değerlendirirken, seçim sonrası en çok konuşulan isim olan Ata İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Sinan Oğan ve oyları hakkında iddialı bir mesaj verdi ve şunları söyledi: Türkiye’de değişim isteyen bir milletin parçası var, bir kısmı da değişimden yana değil devamdan yana. Ben olaya şöyle bakıyorum, Sinan Oğan’a oy veren arkadaşlarımız Kemal Kılıçdaroğlu’na oy verir diye düşünüyorum, nedeni de şu, zaten sayın Erdoğan’dan memnun olsalardı oylarını ona verirlerdi. Türkiye’nin geleceğine dair kaygı yaşayan kesimin bir noktada birleşip mevcut Cumhurbaşkanını ve iktidarı siyaseten emekli etme noktasında bir adım atacağını düşünüyorum. Ayrıca ülkede çok büyük bir göçmen sorunu var. Bunu başımıza açan hükümetin politikaları. Sayın Oğan’a oy veren kesim milli refleksleri yüksek ve bu sorunla ilgili hassas bir kesim. Bizim de 2 yıl gibi bir süre içerisinde insan haklarını ihlal etmeden gönderme noktasında ciddi bir politikamız var. Ortak mutabakat metninde de yazıyor. Ortaya somut bir politika koyduğumuz için ve ortak kaygılarımı olduğunu düşündüğüm için Sinan Oğan’a oy veren kesimin bizimle ortak paydada buluşacağını ve oylarının bize akacağını düşünüyorum.

Bezircilioğlu ayrıca Sinan Oğan’ın aldığı oy oranının beklediğinin çok üzerinde olduğunu da sözlerine ekledi ve “Ben yüzde 1.5-2 gibi tahmin ediyordum” dedi.

”MECLİS ÇOĞUNLUĞU HANDİKAP OLMAZ”
İYİ Parti İl Başkanı Cumhur İttifakı’nın çoğunluğu sağladığı meclis aritmetiği ve bunun ikinci tur için bir handikap yaratıp yaratmayacağına yönelik soruya şu yanıtı verdi: Bu mevcut iktidarın oluşturmuş olduğu bu sistemden dolayı bir handikap olmaz. Çünkü Cumhurbaşkanı kim olursa kendi kabinesini oluşturup bu ülkeyi meclis çoğunluğuna bakmadan yönetebilecek yetkilere sahip olacak. ‘Türkiye kilitlenir, hizmetler icra edilemez mi?’ gibi kaygılara gerek yok. Buradan da bir mesaj vermek isterim seçmenlere, bu konuda bir kaygıya kapılmasınlar, illa meclis çoğunluğu orada diye o tarafa verelim ki istikrar olsun ya da Sayın Kılıçdaroğlu seçilirse istikrarsızlık olur diye bir beise kapılmasınlar çünkü böyle birşey söz konusu olmaz.

İNCE’NİN ETKİSİ OLDU MU?
Bezircilioğlu seçim haftası adaylıktan çekilen Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce’nin verdiği mesajların Millet İttifakı’na olumlu ya da olumsuz yöndeki etkisi olup olmadığına yönelik soruya ise, “Muharrem Bey’in ne kadar oy potansiyeli olduğunu bilemiyorum. Çok bilinmeyenli bir denklem. Çok istişare yapıyoruz. Oylarının bir kısmı Cumhur İttifakı’na gitti diyenler de oldu ama bunlara kesin cevaplar verebilecek durumda değiliz. Ne kadar bir oy potansiyeli vardı bilemediğimiz için o potansiyel ne tarafa gitti kestiremiyorum” şeklinde yanıtladı.

10 GÜNLÜK YOL HARİTASI: HEDEF AZ OY ALINAN BÖLGELER VE KATILIM ARTIRMAK
Bezircilioğlu Millet İttifakı’nın İzmir’de kalan 10 günlük sürede nasıl bir strateji izleyeceğini ise şu sözlerle anlattı: Bir kaç ana başlık var. Birincisi saha çalışmaları. 30 ilçede Millet İttifakı bileşenleri bir araya gelecek. Burada 2 tane hedef kitle var. Birincisi daha az oy aldığımız bölgeler, ikincisi de biraz daha zor ve spesifik bir iş, sandığa gelmeyen vatandaşın nasıl sandığa çekilebileceği... Hem katılımı artırmak, hem de daha az oy alınan noktalarda potansiyeli artırmak için bir çalışma yapılacak. İlçe bazında birlikte çalışmalar olacak. Daha nokta hedefe yönelik mesailer olacak. Tabi ki esas konu Ankara’da genel merkezlerinde oluşturacağı stratejidir.

İYİ Parti İl Başkanı ‘Söylemde bir değişiklik olacak mı?’ sorusunu şöyle cevapladı: Millet İttifakı’nın kendini daha iyi ifade edebilmesi için 10 günlük bir süre var. Bu ülkeyi düzlüğe çıkarmak için geldiğimizi, bu ülkeye zarar veren etkenlerle alakamız olmadığını, terörle ya da istikrasızlığa sürükleyecek hiç bir etkenle alakamız olmadığını daha açık ve net anlatmamız gerektiğini düşünüyorum, özellikle İzmir’den ziyade Anadolu’da...

YSK VE ANADOLU AJANSINA TEPKİ
Bezircilioğlu gündemin ana maddesi olan sandık güvenliği konusunda ise, “Biz İzmir’de çok büyük bir sıkıntı yaşamadık ama ülkenin diğer bölgelerinde ne oldu, ne bitti, bir sıkıntı olup olmadı mı yorum yapamıyorum. Bir başka sıkıntı da aslında bu Anadolu Ajansı meselesi ve YSK’nın hal ve tavırları. Her seçimde böyle tuhaflıklar yapıyorlar. Eskilerin tabiriyle kabak tadı vermeye başladı. Sandıkla ilgili bir şey olsa da olmasa da hep bir soru işareti. Nedense böyle temiz bir oyun olmuyor, her sene bir tuhaflıklarla başlıyor. Hep aynı. İktidara geldiğimizde ele alıncak ilk kurumlar Kızılay ile beraber YSK ve Anadolu Ajansı.