POLİTİKA YEREL YÖNETİMLER GÜNCEL SPOR KÜLTÜR-SANAT DÜNYADAN EKONOMİ TÜMÜ
AB zirvesinde Türkiye'ye ilişkin Kıbrıs vurgusu!
AB zirvesinde Türkiye'ye ilişkin Kıbrıs vurgusu!
Enflasyon vurgusu: Programımız güçlü!
Enflasyon vurgusu: Programımız güçlü!
Kanal kazısında göçük: Toprak altında kalanlar var
Kanal kazısında göçük: Toprak altında kalanlar var
Yunanistan'a uyarı: Türkiye müsaade etmeyecek
Yunanistan'a uyarı: Türkiye müsaade etmeyecek
İlker Ağın
Yine unuttunuz!
19 Mart 2020 Perşembe

Yazının başlığına bakıp ta kim neyi unuttu diye sormadan önce “asıl sen yazı yazmayı unuttun” diyenler olacaktır. Haklılar da.  Bunca süre yazmamanın onlarca nedenini sıralamak yerine “Tembelliğime verin, özür dilerim” der geçerim.

  Ne zaman yazmaya başlasam içim daraldı, elim varmadı. CHP İlçe ve İl Kongrelerini mi yazsaydım, ya da geride bıraktığımız 8 Mart Emekçi Kadınlar Gününü 14 Şubat kıvamına getirerek hak aradığını sanan  güya kadın hakları savunucularını mı?  Taşlanmaktan koktum yazmadım da diyebiliriz; kimi gönüller olsun diye.

Gelelim asıl meseleye. Bir “Corona Virüs” vakası tüm dünyanın ne kadar gündemi varsa aldı götürdü.  Şaşkınlık ve kaygıyla bir anda yaşam biçimimiz değişti.  İşin hem sağlık hem ekonomik boyutu oldukça yıkıcı görünüyor. Devletler tüm olanaklarını , gücünün sonuna kadar seferber ediyor, edecek ya da etmeli…  Bu anlamda ülkemizde de Hükümet dün itibariyle bir dizi önlem ve destek paketi açıkladı. Ticaret ve Sanayi Odalarının  temsilcilerinin açıklamalarına bakılırsa sermaye tarafı açıklanan bu destekten memnun. Belki kimi emekliler de memnundur. Ancak mesele kimlerin memnun olduğundan çok bizi kurtarmada bu işlerin ne kadar işe yaradığı ve yarayacağı.

Yavaş yavaş sadede gelelim.

Ülke olarak bilim ve teknoloji alanında çoktan kaçırdığımız trenin arkasından koşarken , uygar dünyada yerimizi almak adına avantajlarımızı ve bize itici güç olacak varlıklarımızı kullanmak bir yana görmezden gelmeye devam eden bir anlayışla yönetiliyoruz ne yazık ki.  Nedir bizim avantajımız? Elbette coğrafyamızın lütfu olan “tarımsal üretim potansiyelimiz”.

En ufak bir krizde ister savaş, ister salgın hastalıklar ister doğal afetler olsun herkesin koştuğu yer gıda temini için marketler ve gıda tedarikçileri.  Araba almaya , inşaat yapmaya, güzel kıyafetler seçmeye giden var mı bu günlerde? Varsa yoksa bakliyat, makarna, un , yağ şeker….Haa bir de kolonya.

Asıl böylesi kriz ortamlarından da önce her durumda her sıkıntıya hazırlıklı olmanın yolu güçlü tarımsal üretimden geçiyor. Tarımın durumu yıllardır ortada iken böylesi bir sağlık krizi ortamında dahi destekler verilirken tarım sektörü yine unutuldu.  Çiftçi üretim yapmıyor mu? Üstelik en temel ihtiyacın tedarikçisi değil mi? Tarımsal ürünler bizim en önemli ihracat gelirlerimizi oluşturmuyor mu? İstihdamda tarımın payı hangi sektörden aşağı kalıyor?

Böylesi küresel bir sağlık krizi ortamında tarım ürünü ihracatımızın geleceği beni kaygılandırıyor. Zaten bunca zorluklarla üretimlerini  ve yaşamlarını sürdüren çiftçilerimizin, sektör unsuru tedarikçisinden pazarlamacısına , teknik elemanına kadar geniş bir kesimin geleceği de.

Asıl sesini çıkarması gereken ve benim de üyesi olduğum Ziraat Odalarının suskunluğu da ayrıca çok manidar.

Asıl destek bu günlerde tarıma olmalı. O kadar.

Ve… Ey Tarım Bakanı! En az Sağlık Bakanı ve Milli Eğitim Bakanı kadar önemli bir koltuk işgal ediyorsun. Aç insanın ne eğitimi olur ne sağlığı kalır.

Tarımı unutan aç kalır.

Bu arada sınırlara dayanan mülteciler ne oldu? Ya da sınır ötesindeki mehmetciklerimiz nasıllar?  Çok mu kaygılıyım?

Yazı bitti. Bir kolonya alır mısınız?

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 1 yorum var, 1 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
İsmail Korkmaz 19 Mart 2020 Perşembe 19:38

Eyüp Sabri Tuncer''i anarken, Hacı Şakir''i atlamanızı esefle kınıyorum İlker bey. Selam ve dua ile.

Yorumu oyla      0      0  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
RÖPORTAJLAR
ÇOK OKUNANLAR
FACEBOOK'TA GERÇEK İZMİR
TWITTER'DA GERÇEK İZMİR
YAZARLAR
Sercan Avcı
31 Mart’ın İzmir fotoğrafı!
İlker Ağın
Atatürk ve tarım
Seray Akın
Otomobilin neyi eksik? Onun da tarihi var...
Fikret İlkiz
Yargıç dertlenmesi ve etik
Dr. Tuncay Filiz
Hipertansiyon
ÇOK YORUMLANANLAR
Gerçek İzmir
KünyeKünye Ä°letiÅŸimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri