İzmir Milletvekili Bedri Serter, AK Parti tarafından TBMM’ye sunulmuş olan Endüstri Bölgelerine dair olan kanun teklifinin komisyon görüşmelerine katıldı. Serter, “Sanayinin doğasını da kimyasını da bozmaya, Saray kumandasında bütün özerkliğini kaybetmiş bir sanayi sistemi oluşturmaya, bilimi tamamen yok saymaya karar vermiş bir iktidar ile karşı karşıyayız. Daha önce de Sanayi ve Ticaret Odası gibi işlerinin uzmanı insanlarca oluşturulmuş yapıların etkili olduğu ve oluşturduğu Organize Sanayi Bölgelerine el atan iktidar, şimdi de Endüstri Bölgelerine el atmaya karar vermiş” dedi. Serter, kendisinin 2019’dan bu yana takip ettiği önemli konulardan biri olan ve Mayıs 2019’da bir Cumhurbaşkanı Kararı ile yapılacağı açıklanan Aliağa Endüstri Bölgesi’nin hala yapılmadığını, iktidar tarafından 2022’de tamamlanacağı söylenen bölge için çivi bile çakılmadığını hatırlatarak “Bütün yetkileri kendi ellerinde olmasına rağmen, 3 yıldır İzmir’de temelini bile atamadıkları bir Endüstri bölgesinden söz ederken, bakanlıklar arasında top çeviren bir iktidardan, bugün bütün Endüstri bölgeleri benim yönetim ve denetimimde olacak” diyen bir iktidara geldik. Önce gerçeklerin farkına varsınlar, tek adamın emri ve talimatları doğrultusunda sanayiyi bitirmeyi kafalarına koymuşlar. Ne ÇED tanıyacaklar ne de bilimsel veri.” dedi. TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji ve Tabii Kaynaklar Komisyonu’nda görüşülen “Endüstri Bölgelerinin kurulmasına dair Kanun teklifi” görüşmelerinde konuşan CHP İzmir Milletvekili Serter, parlamento içindeki hiç kimsenin yatırımlara karşı olmadığının altını çizdi ve 21 yıllık iktidarı sonucunda AKP hükümetinin, “bugüne kadar sanayinin gelişiminde tabiatı dikkat almadık” söyleminin bugün dile getiriliyor olmasının da ne kadar üzücü olduğunu dile getirdi. “Sanayide Anadolu’nun Kedilerini Bulamıyoruz” CHP İzmir Milletvekili Bedri Serter, Endüstri Bölgelerinin kurulmasına dair kanun teklifi görüşmelerinde komisyonda yaptığı konuşmada, “Türkiye’nin genişlemiş olan bölgelerinde sanayi entegrasyonunu belirli bir merkezlerde büyüterekten geliştirmek lazım. Bunu sadece Kocaeli'ndeki körfeze, İzmir'deki körfeze, Manisa'nın belli bir kesimine ve böyle çok verimli yerlere de sıkıştırmamak gerekir, bunu Anadolu'nun değişik noktalarında da ulaştırmak gerekir. Daha önceki dönemlerde, Anadolu sanayisinde "Anadolu'nun aslanları" vardı, şu anda Anadolu'nun kedilerini bulamıyoruz, aslanları nerede kaldı diye de sormak isterim.”dedi. “3 yıldır Aliağa Endüstri bölgesine çivi çakılmadı” İzmir Milletvekili Bedri Serter, Mayıs 2019 tarihinde yayınlanan bir Cumhurbaşkanı kararı ile kurulacağı söylenen Aliağa Endüstri Bölgesi’nin Mayıs 2019’dan bu yana takipçisi olduğunu, konuya dair gelişmeleri öğrenmek ve takip etmek amacıyla çok sayıda soru önergesini Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na verdiğini belirterek “Son verdiğim soru önergelerine gelen cevaplarda 2021’in son 3 ayı içinde alanın tapu tescil işlemlerinin tamamlanma noktasına geldiği bilgisinin yatırımcı şirkete Bakanlık tarafından verildiği beyan edilmiştir, soru şudur neden hala çivi çakılamamaktadır? dedi. Serter, konuşmasında, Aliağa Endüstri Bölgesi’nin kurulum aşamalarının 2022 itibariyle tamamlanacaı bilgisinin Bakanlıkça paylaşıldığını de belirterek “Bana gelen her önerge cevabında bu bölgenin sağlayacağı istihdam ve yapılacak yatırımlarla cari açığın kapatılması noktasında 327 milyon dolar düzeyinde bir katkı sağlamasının beklendiği ifade edilmiştir.2022 Haziran ayı itibariyle henüz çivi çakılmayan bölge cari açığa kapatmaya değil ancak büyütmeye katkı sağlar noktadadır.” dedi. “Sanayide hakimiyet tek adamın eline geçiyor” İzmir Milletvekili Bedri Serter, konuşmasında, iktidarın bu kanun öncesinde de Organize Sanayi Bölgelerinin yönetim, denetim ve mali yönetimleri noktasında iktidarın kontrolü ele almak için kanunlar çıkardığını, sonrasında ise Türkiye İhracatçılar Meclisi yönetimini de kasasını da ele geçirmek için kanun çıkardığını hatırlattı ve “ Geldiğimiz noktada el atmak istediğimiz bu kez endüstri bölgeleridir. Daha önce, aynı OSB'lerdeki yönetimlerin başına başöğretmen getirmeye çalıştığınız gibi, İhracatçılar Meclisi için de "Bir ayda genel sekreter atayamazsanız, Sanayi Bakanlığı bu Genel Sekreteri atar." diye bütün hâkimiyeti tek adam iktidarının eline almaya çalıştınız. Bu iş, sanayi ticaret odalarını da kapsamakta. Bu kapsam dâhilinde endüstri bölgelerine böyle bir karar çıktığı takdirde yetki sadece Cumhurbaşkanlığına ve Sanayi Bakanlığına veriliyor. İşin uzmanları, ticaret ve sanayi odaları ve yanı sıra belediyeler de yok sayılıyor. Bu kanunlar gösteriyor ki, ticaret ve sanayi odalarını kapatma noktasına doğru gidiliyor, her gelen kanunla yaşam şansları azaltılıyor ve hiçbir işlevleri kalmıyor” dedi.