ÇALIŞKAN'DAN ÜFE ZAMMI TEPKİSİ 
İZSU Genel Kurulu'nda ilk sözü AK Partili Meclis Üyesi Erhan Çalışkan aldı. AK Partili Çalışkan, "Burada ek bütçeye hayır oyu kullanma sebebimiz ÜFE otomatik zammının geliri de kapsaması... Bu uygulama yanlış bir uygulamadır. Kendimizi halkın yerine koyarsak her ay otomatik zam geliyor" dedi. 

ŞAHİN'DEN KAYIP-KAÇAK ÇIKIŞI
Çalışkan'ın ardından söz alan MHP Grup Başkanvekili Selahattin Şahin ise konuşmasında, "Her fırsatta Gördes Barajı’nı ağızlarına sakız yapan arkadaşlar İZSU’nun kayıp kaçaklarını gündeme almıyor. İZSU’nun 25-30 yıllık kanalları var, bugüne kadar iyileştirme çalışmalarını yapılmamış. Aynı İZSU kanal katılım paylarına zam yapıyor. Bir koyundan 3-5 post çıkmaz. Sürekli katılım paylarına zam yapıyor, kayıp kaçak bedellerini İzmirlilerin sırtına yüklüyorsunuz. Yaptığınız zamlar eleştirdiğiniz elektirk zamlarına rahmet okutuyor" ifadelerini kullandı. 

"DANIŞMANLARIN BASKISIYLA YANLIŞ İŞLER YAPILDI"
AK Partili Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe ise genel kurulda yaptığı konuşmada, "Daha önce de çok kez söyledim, gerçekten de İZSU ve ESHOT İzmir’in çok önemli kurumları... Şimdi İZSU’ya yeni bir genel müdür atandı, başarılı olmasını tüm kalbimle temenni ediyorum. Ama ne yazık ki 3.5 yıldan beri İZSU’da danışmanların baskısıyla yanlış işler yapıldı. Kıyı ve dip taramadan dere ağızları temizliğine kadar birçok çalışma git gide yapılmadı ve Körfez 20 sene önceki durumuna geldi. Ben 2 yıldır mevcut genel müdürümüze konum atıyorum, ‘Burada koku var’ diye… Bir hafta önce yine yolladım, kendisi de ‘Sabır’ dedi. Kokunun sebebinin dere ağızları olduğunu, temizlenmesi gerektiğini defalarca söyledik, Çiğli’deki sığlaşmayı da söyledik. Burada dip taramalar başlamış. Gerekli düşüşün ne zaman sağlanacağını anlatacaklardır. Yine 4.fazın ihalesini 3 yıldır gündeme getiriyoruz. Çiğli’deki çamur sığlaşması için ilk kez bir çalışmaya başlandığını da geçtiğimiz günlerde duyduk. Çiğli açıklarında çok ciddi bir koku var ve rüzgarla tüm İzmir’e yayılıyor. Eğer İzmirli olmayan danışmanlar İZSU’dan elini çekerse İZSU’nun çok iyi bürokratları var, başaracaklarını temenni ediyorum. Danışmanlar elini çekerse o bürokratlar rahat çalışır ve İzmir de umuyorum bu kokudan kurtulur" dedi. 



HIZAL'DAN KÖRFEZ ÇIKIŞI VE FATİH PORTAKAL'IN TWEETİYLE ELEŞTİRİ 
Genel kurulda söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal da Büyükşehir Belediyesi'ne Körfez ve koku üzerinden eleştirilerde bulundu. AK Partili Hızal, "İZSU’nun geride kalan 3 yılda sorunların çözümü adına önemli bir adım atamadığını üzülerek izliyoruz. Hüsnü Bey örneğini de verdi, ben de çok kez dile getirdim. Biz muhalefet grubu olarak oturup sosyal medya üzerinden bir çalışma yapmıyoruz. Yerine gidiyoruz, yerinde görüyoruz sorunları… Sizin de 3 yıl sonrasında kabul etmek zorunda kaldığınız Çiğli Arıtma’nın o noktasına gidiyoruz. Biz bunları yaptıkça sizin de çıkıp ‘Bir gidelim şuraya, bakalım’ demenizi, ‘Bir sorun varsa birlikte çözelim’ demenizi beklerdik. Ama geldiğimiz noktada bizim haklı olduğumuzu görmenin mutluluğunu yaşamakla birlikte bu şehrin 4 yılının kaybedilmesinden üzüntü yaşıyoruz. Murat Bey bir önceki oturumda ‘Biz burada çok palavra dinledik’ dedi. Kelime anlamına baktım, ‘Gerçeğe aykırı uzun söz’ demekmiş. Evet bu salonda ve bu şehirde çok palavra duyduk. CHP Grup Başkanvekilinin ifadesiyle söylüyorum... Neyi duyduk? ‘3 yıl sonra Körfez’de yüzeceğim’… Bunu duyduk, çok duyduk. ‘İzmir’in koku problemini çözeceğim’… Çok duyduk, çözüldü mü? Hayır. ‘İzmir’in yağmur suyu ve kanalizasyon hatlarını ayrıştıracağım’… Çok duyduk, yapıldı mı? Hayır. 'İçilebilir musluk suyu' dendi... Onu geçtik, Dikili’de günlerce su akmadı. ‘4.faz inşaatına başlayacağız ve bitireceğiz’… Çok duyduk, yapıldı mı? Hayır. Palavra! Evet çok palavra duyduk. İzmir Körfezi’nde 33 yıl sonra da yüzülemeyecek, koku problemi her geçen gün artarak devam ediyor. Bunları söyleyince bize 'eleştiriyorsunuz', ‘engelliyorsunuz’ diyorsunuz. 4.fazla ilgili bir kredi önergesi çıktı, oybirliği yaptık. Bunları 3 yıldır dile getiriyoruz, 'Yapılması lazım' diyoruz. Eğer bizi o 3 yıllık sürede dinleseydiniz, haklılığımız noktasına gelseydiniz, bugün bu ek bütçeye ‘evet’ derdik. İstenebilir haklısınız, tüm dünyada yaşanan bir ekonomik dalgalanma var. Türkiye jeopolitik konumu gereği bundan daha fazla etkileniyor. Ama bugün hiçbir CHP’li meclis üyesi çıkıp 'Çiğli Arıtma denize çamur basıyor' diyemedi. Deseydiniz oybirliğiyle geçerdi bu ek bütçe! Birşeyleri anlatmak için bazen slayt gösterisi yaptık, bazen grafikler gösterdik, bazen çıktık kendimiz tabletlerden gösterdik. Bazen yerine gidip fotoğraf çekip gönderdik, bazen kavonoza su kuyup getirdik. Dedik de dedik ama anlatamadık? Bütün anlatımlarımızı anlamak istemediniz. Şimdi bir şey okuyacağım. Siyasal referans açısından söylemiyorum bunu, Fatih Portakal Twitter’dan bir fotoğrafla, 'Bornova ağaçlı yolda işim vardı. Yürürken bu pis, kokan kanal yatağı dikkatimi çekti. Bundan 30 dakika önce de belediyenin Cittaslow duyurusunu ışıklı panoda görmüştüm. Fotoyu çekip paylaşmak istedim. Bir ünvanı hak etmek gerekiyor. Yazık! Laf boş, görüntü gerçek!' ifadelerini paylaşmış... Bakın buradaki kirlilik 1 saat sonra çözüldü. İşte şehir yönetmek böyledir. Muhalefet de olsanız iktidar da olsanız böyledir" diye konuştu. 

AYDIN: BAŞKAN CANLI YAYIN YAPTI, 'GELİN' DEDİ, GELMEDİNİZ! 
Hızal'a yanıt veren CHP Grup Başkanvekili Murat Aydın söze AK Parti Grup Başkanvekilinin konuşmasının başında kendisinin üslubuyla ilgili yaptığı değerlendirmeyle başlayarak, "Üslubumu hiç bozmamaya çalıştım. Benim için zor olduğu anlarda bile tutmaya çalıştım. CHP Grubu benim neyi yapıp yapamayacağımı bilir. O yüzden grubuma da kendimi göstermek gibi bir çabam yok" dedi. CHP'li Aydın konuşmasına eleştirilere yanıt vererek devam etti ve şunları kaydetti: ‘Palavra’ sözünün tanımını doğru yaptı. Biz burada gerçeğe aykırı çok uzun sözler dinledik. Tahammülle dinledik, sabırla dinledik. Bu bizim demokrasiye olan inancımızdır zaten. İyi ya da kötü her sözü dinlemek iktidar sorumluluğumuzun gereğidir. ‘Biz dedikodular üzerinden değerlendirme yapmıyoruz’ dediler. Ben bu yapılmaz diye defalarca söylediğimi, ‘Yapmayın’ dediğimi hatırlıyorum. ‘Biz sokaktayız, gelin, görelim’ demediniz diyorlar. Burada çıktınız, 'Narlıdere Metrosu durdu' dediniz, Sayın Başkan çıktı verilebilecek en iyi cevabı verdi. Canlı yayının kralı yapıldı, 'İnanmıyorsanız buyrun beraber gidelim' dedi. Siz gelmediniz! İzmir Büyükşehir Beldiye Başkanı tüm gruplara 'Buyrun gidelim' dedi, program yapıldı, araçlar ayarlandı, gelmediniz. Ki gelmek zorunda da değilsiniz çünkü o gün burada gereken cevabı aldınız. O yüzden kusura bakmasınlar, ‘Siyaseti şurada, burada yapıyoruz’ demesinler. Son olarak şunu söyleyeyim, Sayın Hızal mazaret hükümetçiliği yapmaya devam ediyor. Neymiş tüm dünyada ekonomik kriz varmış, jeopolitik konnumu gereği Türkiye daha fazla etkileniyormuş... Savaş bombaların düştüğü ülkeden 7-8 kat fazla enflasyon olma sebebi yarattığınız kriz ve bu mazeret hükümetçiliğidir... 



YILDIZ: 9 YILDIR NİYE YAPAMADINIZ? 
AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız ise tartışmada söz alarak, "Palavrayı Murat Bey’in bizzat kendisi yapıyor. Grup Başkanvekilliği makamını bir ağırlığı ve değeri var. Hele hele İzmir’de iktidar paritsinin grup başkanvekiliyseniz böyle bir takım sözlerin arkasına saklanarak, bu tarz bir üslubun bir karşılığı yok. Bizim asıl isteğimiz sorduğumuz sorulara yanıt almak.. 'Körfez’de niye yüzemiyoruz, içme suyunu niye içemiyoruz?' bunları anlatırsınız. Çünkü grup başkanvekilliği bunu gerektir. 4.fazı 9 yıldır niye yapamadığınızı teknik gerekçelerle anlatırsınız. Hadi bu yıl kriz, geride kalan yıl kur, 9 yıldır niye bu işi yapamadınız?
Biz diyoruz ki İzmir’in sorunları çok daha fazla büyüdü. O kadar büyüdü ki akademik raporlar geliyor, bunları da kaale almıyorsunuz. Deniyor ki İzmir’de fosfor değeri çok fazla arttı, Körfez’de oksiyen sıfıra indi. 2019’da Aziz Bey 'Körfez’i kurtarıyoruz' diye açıklamalar yaptı. 13.5 kilometre uzunluğunda ve 8 kilometre derinliğinde. Buradan çıkacak çamurun Çiğli Arıtma’da kurutulacağı açıklandı. Bırakın orada kurutmayı oradan çıkan çöpün ihalesini yeni yaptınız. Bunların cevabını aradığımız için palavracı mı oluyoruz? Bırakın olalım" açıklamasını yaptı. 



KÖKKILINÇ'TAN ELEŞTİRİLERE TEK TEK YANIT! 
CHP adına son sözü alan CHP Sözcüsü Nilay Kökkılınç AK Parti'nin eleştirilerine şu ifadelerle yanıt verdi: 
900 milyonluk bir ek bütçe gündemi var. Son derece tutarlı ve denk bir ek bütçe. Özgür Bey bir dere resmi gösterdi, her zaman olduğu gibi… O dere İstanbul’un mu Ankara’nın mı bilmiyoruz ama AK Parti Grubumuzun Başkanvekili kendisi... O yüzden İzmir olduğunu kabul edelim. Bir kere şehir içindeki dereler haftada en az bir kere temizleniyor. Ancak atılan çöpler nedeniyle bu tür görüntüler oluşabiliyor ve ihbarlar sonucu derhal temizleniyor. Tarifeye gelince, İstanbul, Ankara ve İzmir noktasında İzmir’de 1.kademe fiyatı 17.22 lira.. İzmir halkı bu noktadan en avantajlı hizmet alan halk.. Gelelim Dikili konusuna. Dikili’de 4 günlük bir su kesintisi yaşandı. Buradaki hatlar çok eski hatlar ve 2014 yılında belediyemize devrolmuş. 2017 yılında da bakanlığı iptali için gerekli başvurular yapılmış. O tarihten itibaren arka arkaya iki yazıya da bakanlık yanıt vermemiş. İdari vesayet diyoruz, engelleniyoruz diyoruz, işte bu da onlardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Dikili’deki içme suyu şebekeleri de 2020 yılında yenilenmiş. Atık su hatlarındaki arızalar nedeniyle yaşanan bir kesinti. Ama muhalefet bunu çok başka türlü yansıttı. Son olarak şunu söylemek isterim, 1986 yılında İzmir’e geldim, en çok şaşırdığım şey kahverengi deniz rengiydi. Bugün masmavi bir Körfez var, zaman zaman Körfez’in altındaki canlı yaşamı görüntüleri… Çevre sorunları hayatımızın içinde hep var, önemli olan bununla haklı ve yeterli mücadelenin verilmesi. Körfez’de yüzülecek. Körfez sadece Alsancak’tan ibaret değil, mavi bayraklı plajlarımız var ve halkımzı buralarda denize giriyor.



ÖZUSLU: TUNÇ SOYER BU İRADEYİ HER ZAMAN ORTAYA KOYDU 
Başkanvekili Özuslu genel kurul kapanış konuşmasını, "Bu şehir 2 bin yıl önce kuruldu. İlk arıtma ise 20 yıl önce yapıldı. Eli her zaman şu vicdana koyacağız, Sayın Tunç Soyer geldiği günden bugüne kadar Körfez’in temizlenmesi için ne yapılması gerekiyorsa, 2 bin yıllık bu birikimin çözülmesi ve İzmir’e yakışır bir iç Körfez’i yaratmak için ne gerekiyorsa bu yönde iradesini net bir şekilde ortaya koymuş bir belediye başkanı… Evet zor mu? Zor. Bu mücadeleyi İZSU ile yapacağız. Daha önce başka çözümler önerildi, farklı farklı görüşler oldu. Bugün ortaya konan bir irade var. 1-Öncelikle kirliliğe neden olan etmenlerin beratraf edilmesi. Bununla mücadele edeceğiz ve kazanacağız. Gelecek kuşaklara tertemiz bir Körfez armağan etmek bizim görevimiz. Tunç Soyer bu bayrağı aldı, götürüyor, uzun soluklu bir mücadele olacak. İzmir için yüreği çarpan herkes de bu iradeye destek vermelidir. Az önce eleştiri konusu olan herşeye bir yanıt olduğunun bilinmesini de isteriz. Bu Körfez’i temizleme iradesi açık ve net ortadadır.



MUHALEFETE 'SÖZ VERME' GERGİNLİĞİ! 

Öte yandan oturumda Başkanvekili Mustafa Özuslu ile CHP'li Meclis Üyesi Şerif Sürücü arasında muhalefete söz verme ve iltimas gerginliği yaşandı. CHP'li Meclis Üyesi Sürücü genel kurulda konuşma yaparken, "Sen hükümet olarak ek bütçeyi yapacaksın İZSU'ya gelince karşı çıkacaksın. Sonra burada çığırtkanlık yapacaksın, şov yapacaksın. Sizin karşı çıkmanız beni çok fazla ilgilendirmiyor, biz bu kentte iş yapacağız, siz istediğiniz kadar şov yapın. Bunu da size burada gösterilen iltimas sayesinde sayesinde yapıyorsunuz" dedi.

Özuslu'dan Sürücü'ye tepki! 
Sürücü'nün sözlerine AK Parti sıralarından tepki gelirken, Başkanvekili Özuslu söz aldı ve "Şunu kabul etmiyorum. Tutanaklar burada, meclis kayıt altında… Sayın Şerif Sürücü’nün söylediği doğru değil. Ben söz isteyen her arkadaşımıza söz verdim. Bunu kendi şahsıma müdahale olarak algılıyorum. Elinizi vicdanınıza koyun, nasıl yönettiğimi görün. Şerif Bey’e söylüyorum, gelin birlikte bu oturumu izleyelim, adil mi yönetmişim görelim. İZSU Genel Kurulu’yla ilgili söyleyeceğiniz ne varsa söyleyebilirsiniz" dedi. 

"Olması gerektiği gibi davranıyorum"
CHP'li Sürücü, "Ben de aynen bunu söylüyorum zaten. Muhalefete daha fazla iltimas gösterdiğiniz söylüyorum" derken, Özuslu'dan "Ben öyle davranmıyorum, olması gerektiği gibi davranıyorum" yanıtı geldi. 

Sert çıkış: Ne dersi kardeşim! 
AK Partili Yıldız konuşmasına Özuslu'ya bu tavrından dolayı teşekkür ederken 'verdiğiniz ders' ifadesini de kullanınca CHP'li Sürücü yenide söz aldı. Sürücü, "Ben bu meclisin ne kadar nezaketli olduğunu anlatmaya çalıştım. İstanbul ve Ankara’yı izlesinler orada bize konuşma hakkı vermiyorlar. Ben bundan bahsediyorum ve siz meclisi yönetenler daha iltimaslı davranıyorsunuz. Siz Ankara’da, İstanbul’da bizi kitlemeye çalışıyorsunuz ama burada biz hiç bişey yapmıyoruz. Bu anlamıyla Hakan Bey çıkacak yok 'ders verdin' diyecek, ne dersi kardeşim!" diye konuştu. 

"Demokrat olmak söz hakkı vermektir"
Özuslu tartışmada son sözü alarak, "Biz farklı bir ideolojinin insanlarıyız. Biz sosyal demokratız. Gerçekten demokrasiye tüm kurum ve kuruluşlarıyla inanmış insanlarız. Sayın Tunç Soyer tüm açıklamalarında 'Farklı bir meclis göreceksiniz' demişti. Demokrat olmak, söz hakkı engellemek değildir, aksine söz hakkı vermektir. Söz keserek, engelleyerek davranmak demokrat olmayan insanlara yakışır. Sayın Tunç Soyer’in bu kültürü meclisten başlayarak kente yaymaya çalışıyor. Çok ses, çok renk tam da bunun ta kendisidir. Biz muhalefetin söz söyleme hakkını engellemedik, engellemeyeceğiz ama kimseninkini de engellemeyeceğiz. Tüm meclis üyeleri söz hakkını kullanabilir" açıklamasını yaptı.