Yaşanan ekonomik krizin gölgesinde Türkiye’nin dört bir yanından bakıma muhtaç, taciz ve şiddet mağduru, engelli ve yaşlı hayvanlara yuva olan Melekler Çiftliği Mayıs ayında yapılan açıklamayla 1 Kasım’dan itibaren yeni hayvan alımlarına kapılarını kapatacağını duyurmuştu. 

Süreçte birkaç özel şirketin desteği ile ayakta kalarak geçici çözüm elde eden ve kapılarını açık tutmayı sürdürecek olan çiftliğin kurucusu Sibel Çakır bu sponsorlukların sadece kapanmaya giden yolu uzattığını ifade etti. 

GEÇİCİ BİR RAHATLAMA SAĞLANDI AMA…
Kurbanlık olarak alındıktan sonra sahibinin elinden Rize’den Trabzon’a kadar yüzerek kurtulan ve AHBAP Derneği kurucusu sanatçı Haluk Levent tarafından emanet edilen Boğa Ferdinand’ın da yuvası olarak bilinen ve hali hazırda 3 bin 30 bakıma muhtaç, evcil, çitflik ve egzotik hayvanın yaşadığı çiftliğin sahibi Çakır içinden geçtikleri süreci anlattı.

Çakır: Yüzde 100 olmasa da bir çıkış yolu bulduk. İki tane firma bizim buradaki inşaat yüklerini aldı üzerimizden. Onun için birazcık buralara aktaracağımız paraları farklı yerlere aktararak bu şekilde böyle ayakta kalma süresini uzattık diyebiliriz. İki büyük firma acil yapılması gereken inşaatların sponsorluğunu aldılar ve bir miktar da alışveriş katkısında bulundular bize. Geçici bir rahatlama sağlandı ama acil ihtiyaçlarımız devam ediyor. Süreyi biraz uzattık... 

''BURADA İZMİR'İN KURTARILMIŞ HAYVANLARI VAR''
Çakır, ''İzmir Büyükşehir Belediyesi ile bir protokol yaptık ama küçük hayvanlar için o. Ufak dokunuşlar yapıyor Büyükşehir Belediyesi kısırlaştırmalar, ufak malzemeler vs. gibi. Bizim en büyük sıkıntımız yem ve saman. Mesela İzmir Büyükşehir Belediyesi Sasalı’daki hayvanat bahçesine Büyükşehir Belediyesi tonlarca yem ve saman ama burada da İzmir’in kurtarılmış hayvanları var. Buranın da en azından saman yükünü üstümüzden alsa çok rahatlarız” diye konuştu. 

YÜK HER ZAMAN ARTACAK!
Çakır, “Bu süreçte buradaki yük hiçbir zaman azalmayacak her zaman artacak. Bütün canların eşit olduğunu hala maalesef kabul etmeyen, görmezden gelen çok büyük bir kitle ile karşı karşıyayız. Yaşam hakkı kutsaldır ve bütün canlılar için vardır. Doğadaki bir ağaç kesildiği zaman nasıl tepki veriyorsak burada tacize uğramış, işkence yaşamış bir hayvan olduğunda buraya geldiğinde o ağacı koruduğumuz gibi buradaki hayvanları da korumamız gerek. Maalesef tür eşitliği yapılmadığı için bundan muzdaribiz” ifadelerini kullandı.
 
TÜM BELEDİYE BAŞKANLARINA ÇAĞRI!
Melekler Çiftliği’nin kurucusu sözlerini şöyle tamamladı: Kemalpaşa Belediyesi ufak tefek yardımlar yapıyor. Kepçe istiyoruz gönderiyor, ikram aracı istiyoruz gönderiyor. Bizim en büyük derdimiz ilaç, saman, yem bunlarla ilgili destek olsun Büyükşehir Belediyesi veya diğerleri. Biz sadece Kemalpaşa’nın hayvanlarını almıyoruz tüm İzmir’in tüm Ege’nin tüm Türkiye’nin hayvanlarını alıyoruz. Bütün Türkiye’nin belediye başkanlarına sesleniyorum ben Mansur Yavaş’a da, Ekrem İmamoğlu’na da Eskişehir’deki belediye başkanına da Sivas’takine de hepsine. Çünkü her bölgeden hayvan geliyor bize. Bütün belediye başkanlarına diyorum ki; Bu hayvanlar tüm Türkiye’nin hayvanları, bu işi yapan tek kurumuz. Tüm belediye başkanlarının buraya destekte bulunması gerekiyor...