Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sözlerinin satır başları şöyle: Göğü ekin biçmiş gibi toprağa düşen yiğitlerin sızısı yüreklerimizden gitmiyor. Burseya Tepesi de düşmek üzere. Çok daha emin şekilde yola devam. Durmak yok. Bak Azez'de şu anda adeta huzur var. Güneyden Kuzeye taarruzlar devam ediyor. Ve bu karda kışta Mehmedimiz, ÖSO ile beraber yola devam ediyor. Yurt dışına kaçanlar kurtulduk sanmasınlar, onlar için de adalet tecelli edecek. FETÖ ve diğer terör örgütlerinin ülkemize yönelik tehditleri tamamen ortadan kalkana kadar mücadelemiz tamamen sürecektir. Biz terörü bitirdikçe bakıyorsunuz birileri hemen rahatsız oluyor. FETÖ'cülerin, bölücü örgüt sempatizanlarının, DEAŞ'lı canilerinin terörün kökünü kazımamızdan endişeye kapılması elbette doğaldır. İkbalini Türkiye'nin tökezlemesine bağlayanların kirli planları boşa çıkanların da operasyonlarımızdan hayal kırıklığına uğraması normaldir. 'SORMAZLAR MI ŞİMDİYE KADAR AKLINIZ NEREDEYDİ DİYE' Daha düne kadar 'sırtımızı YPG'ye dayadık' diyerek devletimize meydan okuyan kifayetsizlerin yaşadığı hezimeti de normal karşılıyor. İsminin önünde profesör yazan, doçent yazan, kendini gazeteci, düşünür, siyasetçi diye adlandıran birilerinin niçin bu operasyonlardan rahatsız olduğunu açıkçası bilemiyoruz. Neymiş? Bunlar savaş karşıtıymış, neymiş bölgede çatışma istemiyormuş. Neymiş? Türkiye’nin sınırlarını korumasının yolu YPG ile sulh içinde yaşamasından geçiyormuş. Sonra da utanmadan bunu milletvekillerine göndermişler. Ya adama sormazlar mı? Şimdiye kadar aklınız neredeydi diye. Madem çatışma istemiyorsunuz, terör örgütü son 1 senede 700 defa ülkemize saldırırken siz neredeydiniz be? Kan dökülmesine karşısınız da bölücü örgüt Suriye’de girdiği her yerde on binlerce insanı katledersen niye sizin gıkınız çıkmadı be? 'BARIŞ KAN İLE TESİS EDİLMEZ' Neden öğretmenler, imamlar, sokakta yürüyen vatandaşlar, Aybüke Hoca, bir bayan hoca, şehit edilirken vicdansızlar niye sesiniz çıkmadı? Necmettin öğretmenimiz şehit edilirken vicdansızlar niye sesiniz çıkmadı? Onların kanı yerde kalmayacak bunu böyle biliniz. 'PROFESÖR OLSAN NE YAZAR, DOÇENT OLSAN NE YAZAR' Bakınız dün akşam bir kardeşimizin, teröristlerin elinde olan bir kardeşimizin eşini aradım. Bana ne dedi biliyor musunuz? 'Cumhurbaşkanım eşim canlı veya şehit. Ne olur beni onlara verin, onlar eşimi bana versinler.' Bakın, eşi bana bunu söylüyor. Dedim ki, 'Bak, biz her türlü adımları atıyoruz. Elimizde bu terör örgütünden çok kişi var. Biz görüşmelerimizi yapıyoruz. Biz ne yapacak yapacak inşallah ulaşacağız. Biraz sabırlı olun.' Benim canlı veya şehit kardeşimin eşi bunu düşünürken, be ahlaksızlar, be adiler siz ne konuşuyorsunuz ya? Siz bizimle neyin pazarlığını yapıyorsunuz? Profesör olsan ne yazar, doçent olsan ne yazar, sanatçı olsan ne yazar. Siz sözde sanatçısınız. Biz burada konuşmayacağız da nerede konuşacağız? Burası sözün bittiği yerdir bu böyle bilinsin. Niçin bugüne kadar bir kez olsun bölücü örgütün evlerinden kovduğu milyonlarca Suriyeli için bir araya gelip herhangi bir açıklama yapmadınız? Biz barış konusunda, bizimle yarışa çıkabilecek bir yiğit göremiyoruz. Bunların yaptığı riyakarlıktır, sahtekarlıktır. Daha doğrusu fikri soytarılığıdır. Bunun adı teröristlere canlı kalkan olmaktır. Sözüm ona barışseverlik adı altında bölücü terör örgütüne yardakçılık yapanlar ancak bu şekilde sıfatlandırılabilir. 'ARTIK İHA'SINI, SİHA'SINI YAPAN BİR TÜRKİYE VAR' Ne kadar yırtınırlarsa yırtınsınlar beyhudedir. Nasıl Cerablus ve El Bab’daki teröristler yok olmaktan kurtulamamışlarsa, Afrin’deki teröristler de bekleyen acı sondan kaçamayacaklardır. Ülkemiz sınırları içinde tek bir terörist dahi kalmayıncaya kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Gizli açık hiçbir tehdit, baskı bizi hedeflerimize ulaşmaktan alı koyamayacaktır. Sizlere çok önemli görevler düşüyor. Hiç kimseyi dışlamadan varsa kırık kalpleri tamir ederek yoğun bir çalışmanın içine şimdiden girmemiz gerekiyor. Şu anda ey Kemal efendi, şu obüsler var ya obüsler, fırtınalar var ya fırtınalar onlar bu ülkede yapılıyor. Ve şu anda namlu derken, şöyle bir lütfedersen sana bildireyim. O namlular nerede yapılıyor? Sen de istifade edersin. Sana da bir tane hediye ederler. Olur ya lazım olur bir gün. Artık İHA’sını SİHA’sını yapan bir Türkiye var. Bunu yoldaşların, kol kola dolaştıkların biliyor da sen bilemiyorsun. Partinin içindeki milletvekilin de biliyor da sen bilemiyorsun. Ve işte şu anda, bak bölgede bütün o dağlarda SİHA’larla olsun F-16’larla olsun oraları bombalıyoruz.
Sözde profesörler, sözde doçentler, sözde sanatçılar siz neredeydiniz ya? Siz ne vicdansızsınız ya. Profesör olmak size artı bir değer mi kazandırıyor? Sanatçı olmak size artı bir değer mi kazanıyor? Benim vatandaşımın canına kast edecekler, onları öldürecekler. Siz hala kalkacaksınız yok biz savaş istemiyoruz, biz barış istiyoruz… Barış, kan ile tesis edilmez. Bunlar bunu yaptılar. Madem barışseversiniz niçin bölücü örgüt mensupları ailelerinin gözü önünde polislerimizi askerlerimizi şehit ederken üç maymunu oynadınız hainler? Niye üç maymunu oynadınız?