Sayıştay, kurumda çalışan yaklaşık 290 personel için usulsüz fazla mesai yazıldığını belirledi. 1 milyon TL civarına denk geldiği ifade edilen tutar için zimmet çıkarıldığı öğrenildi. Zimmetlerin personellere tebliğ edilmeye başlandığı da belirtildi. Personellerin 5 bin TL-12 bin TL arasında bir zimmetle karşılaştığı ifade edildi.

Sayıştay yetkililerinin, ‘Zimmetleri belediye ödeyemez, mesai alan personel geri verecek’ görüşünü Büyükşehir Belediyesi’ne ilettiği aktarıldı. Sendikanın da konuyu İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e aktarmayı düşündüğü ifade edildi. Öte yandan fazla mesai yazan yetkililerin de sorumlu olduğu öğrenildi.

Hesaplamadan kaynaklanan bir hata olduğu ve zimmet çıkan personel sayısının önceki aylarda daha yüksek bir sayıda olduğu belirtildi.  Birçok birimin belgelerle personelin işe geldiğini ispatladığı aktarıldı. Sayıştay’ın ispat sonrasında herhangi bir sıkıntı görmediği öğrenildi. Ancak ispatlama açısından sıkıntı yaşayanların zimmetle karşılaşacağı ifade edildi.

BÜYÜKŞEHİR ŞİRKETE YAZDI, PERSONELDEN KESİNTİ İSTEDİ
Konuyla ilgili açıklama yapan Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel İş Sendikası İzmir 3 Nolu Şube Başkanı Faruk Saral bilgilendirmede bulundu. Süreci anlatan Saral, “Sayıştay 2019 yılı için personellerin mesaileriyle alakalı bir denetleme yapmış. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde personel devam kontrol sistemi diye bir kart sistemi var. Giriş ve çıkışlar kontrol ediliyor. Buradaki asıl sıkıntı giriş çıkışlardaki sıkıntı değil. 270 saatlik fazla mesainin dolduğu durumlarda oluşan hafta tatilleriyle, Pazar günleriyle alakalı… Bunların çalışılmadığını tespit etmişler. Bu sayı aslında biraz daha çoktu ama şu anda 287’ye düştü. İZENERJİ’de de var. Şu anda İzmir Büyükşehir Belediyesi, İZELMAN’a yazdığı yazıda personellerden bunun kesilmesini talep ediyor. Şu anda personellere zarflarla rücu belgeleri gidiyor. Biz de iddia ediyoruz ki; çalıştırılmayan bir ödeme olmaz. Şayet böyle bir ödeme varsa bu usulsüzlük vardır. Bu usulsüzlüğün sorumlusu işçi değildir. Çalıştıkları halde bir kesinti var. Bu sistemden kaynaklı bir hata, açıklanabilir bir durum. ‘İşçilere ve üyelerimize kendilerini açıklayacak, çalıştıklarını ispatlayacak bir zaman tanıyın’ diyoruz. Önümüzdeki ay maaşlarını aldıklarında kesinti sağlamayın, kendilerine bir zaman sağlayın. Biz 287 kişinin birçoğunu tespit ettik. Belgeler geliyor. Biz gelen zarfları üyelerimizin teslim almamalarını söylüyoruz. Ki onlar da öyle yapıyor. Bütün bu yazışmalar İZELMAN’a bir daha geri gelecek. Arkadaşlarımızın çalıştığını belgeleyen iş emirleri, görev kağıtları var. Kart hareketliliği görülmediği için kesinti yapılan bir birimde kart sistemi yok. O kart sisteminin olmadığı yerde kart hareketliliği olmaz zaten” dedi.

GELDİKLERİ HALDE MESAİYİ ALAMAYANLAR…
‘İşe gelmeden kendilerine fazla mesai yazdıranlar var mı?’ sorusunu yanıtlayan Saral, “287 kişinin bir iki tane çıkar, çıkmaz, onu bilmiyorum ama genelleme yaparsak yok öyle bir şey. Geldikleri halde mesaiyi alamayanlar bu arkadaşlar. Sistemden kaynaklı bizim toplu sözleşmemize uymayan durumlar var. Personel Cumartesi günü gelmiş kart sistemi Pazar gününe kaymış. Kart basma hareketi yok ama Cumartesi günü, hafta tatilini hak ettiği gün gelmiş. Sistemsel hatalardan kaynaklı şeyler oluyor. Gün atmış, Pazar günü gelmemiş ama o Pazar günlük 8 saatlik mesai bir başka zaman dilimi içinde tamamlanmış. Ama Pazar günü hareketlilik görünmüyor ama 8 saatlik alın terini vermiş. Bunları ispatlayacak durumdayız. İZELMAN ile görüşüyoruz, isim listelerini bekliyoruz. Gerekli makamlarla görüşeceğiz” ifadelerini kullandı.

GELMEMİŞ DE HAKSIZ KAZANÇ ELDE EDİYOR DURUMU YOK
Saral ayrıca, “İş Kanunu’nda işçiyi korumak için şöyle bir madde var; 270 saatin üzerinde mesai yaptıramazsın. Günde 3 saat yılda 90 gün… Kamuda hizmeti aksattıramazsın. 270 saatin bitti diye 271’inci saati çalıştırmazsan ESHOT durur, belediyenin bütün hizmetleri durur. Sayıştay yetkilileri de bunu böyle söylüyor. Buradaki asıl sıkıntı ne? Arkadaşlarımızın 8’inci ayda sonra 270 saati doluyor. Bu dolduktan sonra çalışılan 8 saati Pazar gününe çevirme durumları oluyor. Aslında 270 saatin üzerine devam edilse sorun ortadan kalkacak. Ayrıca bizim toplu sözleşmemizde açıkça yazar; şayet işveren 270 saatin üzerinde çalıştırırsa mesaiyi öder’ diyoruz. Açık açık söylüyoruz. İş Kanunu’nda olmasına rağmen biz ‘ihtiyaç durumunda çalıştırabilirsiniz’ diyoruz. Olay bundan ibarettir. Sonra fazla mesaiye geçiyor. Gelmemiş de haksız kazanç elde ediyor durumu yok. O gün gelmemiş ama başka bir zaman diliminde çalışmış. Asıl sebep; kart sistemiyle işçinin çalışma sistemi karşı karşıya geliyor. Sistem oturmuyor. Personele haksız zimmet çıkarsa onların imza yetkilileri var. Onlara da haksız zimmet çıkar o zaman” diye konuştu.