Çeşme Projesi için düşüncelerini aktaran Öztürk, ilerleyen yıllarda siyasi arenaya çıkıp çıkmayacağının sorulması karşısında da konuştu.

GEMİ ADAMLARI AİLELERİNDEN UZAKTA AYLARCA MAHSUR KALDI

Denizcilik sektörü koronavirüs döneminde nasıl bir dönem geçirdi?
Dünya kargo hareketinin yüzde 90’ını gerçekleştiren deniz taşımacılığının önemini Kovid-19 küresel salgını nedeniyle yaşadığımız olağanüstü günlerde bir kez daha yaşayarak gördük. Fabrikaların durduğu, insanların evlerine kapandığı bir dönemde gemiler, trenler, kamyonlar çalıştı. Denizyolunu, limanlarını, tedarik ağını iyi yöneten ülkeler krizden daha az etkilendiler. Yüz binlerce gemi adamı, ailelerinden uzak aylarca denizde mahsur kaldılar ama insanların aç kalmamasını sağladılar. Onlara çok şey borçluyuz.

HERKES EVİNE ÇEKİLİRKEN LİMANLARIMIZ HİÇ DURMADI

Türk denizcilik sektörü nasıl bir sınav verdi?
İnsanlar aç kalmasın, ürünler zamanında yerine ulaşsın diye okyanuslarda mahsur kalan yüz binlerce gemi adamı arasında binlerce Türk gemici de vardı. Karantina ilan edilip herkes evine çekilirken, limanlarımız hiç durmadı. Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi olarak ürünlerin limana ulaşmasını sağlayan lojistik hattın, gemi bakım-tedarik ağının sorunsuz işlemesi için çalıştık. Ancak Kovid-19 salgınının ekonomik etkilerinin belirginleşmesiyle beraber dünya ticaretindeki daralma, ülkemiz deniz ticaretini olumsuz etkiledi. Deniz Ticareti Genel Müdürlüğü verilerine göre Ocak-Haziran 2020 döneminde ise elleçlenen konteyner miktarı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2.7 azalarak 5 milyon 491 bin TEU oldu. Toplam yük ise Ocak-Haziran döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2.9 artarak 243 milyon 435 bin ton olarak gerçekleşti.

TÜRK LİMANLARINA İLGİNİN YİNE 2021 YILINDA ARTACAĞINI DÜŞÜNÜYORUZ

Denizciliğin önemli bir alanı olan deniz turizmi sektörüne durum nasıl? Kötü başlayan sezonu olumlu noktaya çevirebilir miyiz?
Kovid-19 salgınında ikinci dalga endişesi, insanların yaşadığı ekonomik kayıplar, ülkelerin sınırlarını hala yarı kapalı tutması, havayolu trafiğinin henüz sağlıklı işlememesi gibi nedenlerden dolayı küresel turizm sektöründe 2020 yılı kayıp yıl olarak kabul edildi. İnsanlar bu yıl ülkelerinde tatil yapmayı tercih edecekler. Ancak deniz turizmi sektörümüz için Türkiye’yi tanıtmaya, ülkemizin güzelliklerini, tarihi zenginliğini, mavi koylarını, yat turizmini anlatmaya devam edeceğiz. Özellikle Avrupa Birliği ülkelerinin seyahat uyarılarını kaldırması, Rusya’dan uçuşların başlaması ile ağustos, eylül aylarında turizmin bir ölçüde canlanacağını umuyoruz. Diğer yandan izole bir tatil isteği, Türkiye’nin dünyaya armağanı olan Mavi Yolculuğun yıldızını yeniden parlattı. İnanıyorum ki Kovid-19 ile mücadelede başarılı olunduğu takdirde ülkemiz turizmi 2021 yılında büyük bir patlama yapacaktır. Salgın nedeniyle tüm dünyada duran kruvaziyer gemi seferlerinin yeniden başlaması ile Türk limanlarına ilginin yine 2021 yılında artacağını düşünüyoruz.

YARALAR SARILIRKEN DENİZYOLUNU DAHA FAZLA KULLANMALIYIZ

Türkiye ekonomisi yaralarını sararken, nasıl bir yol izlenmeli?
Yaşadığımız olumsuzluklar bize üretimin ve belki de üretim kadar önemli olan lojistiğin, kapıdan kapıya teslimin önemini gösterdi. Ülkemiz, iç tüketim ve ihracata yönelik lojistik yatırımlara devam etmeli. Denizyolunu daha fazla kullanmalıyız. Üç tarafı deniz olan bir ülkenin en ucuz ve çevreci taşıma modu olan denizyoluna daha fazla ağırlık vermesi; limanların karayolu, demiryolu ve havayolu ile entegrasyonu tamamlaması gerekiyor.

İZDENİZ’E TAHSİS EDİLEN LEVENT MARİNA YENİ BİR FIRSAT YARATACAK

Kent özelindeki projelerde bakanlıklar ya da yerel yönetimlerle ilişkiler ne seviyede? Sorunların çözümü noktasında karşılık bulabiliyor musunuz?

İzmir denizci bir şehir ve binlerce yıldır bir liman şehri. Gerek merkezi yönetim, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ve ona bağlı birimler, gerekse İzmir Büyükşehir Belediyesi, ilçe belediyelerimiz ve İZDENİZ gibi kuruluşlarımız denizciliği çok önemsiyor ve bu yönde çalışmalar gerçekleştiriyor. Örneğin herkes limanlarımızın kentimiz ve bölgemiz için ne kadar büyük önemi olduğunun farkında. Kimse limansız bir İzmir düşünemez. Bakanlığımızın İzmir genelinde planladığı ve önümüzdeki dönemde ihaleye çıkarılması planlanan marina projeleri İzmir’e yeni bir soluk getirecektir. İzmir Büyükşehir Belediyesi ile İzmir Deniz Müzesi kurulması, İzmir Deniz Festivali düzenlenmesi, kentimize bir denizcilik eğitim merkezi kazandırılması projelerinde işbirliği yapıyoruz. Odamızın da altyapısına katkıda bulunduğu İnciraltı’ndaki eğitim tesislerinde çocuklarımızı denizle buluşturacak bir proje üzerinde çalışıyoruz. Ayrıca İZDENİZ’e tahsis edilen Levent Marina tesislerinde geliştirilecek projelerin, İzmir’in yüzünü daha fazla denize dönmesi için yeni bir fırsat yaratacağına inanıyoruz.

BAKANLIĞIN GÖSTERDİĞİ ÇABAYI DESTEKLİYORUZ

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Çeşme Turizm Projesi’ni nasıl değerlendiriyorsunuz?
İzmir’i Antalya ve Muğla’dan sonra yeni bir turizm merkezi haline getirmeyi hedefleyen Çeşme Turizm Projesi’ni çok önemli buluyor, Kültür ve Turizm Bakanlığımızın projeyi Büyükşehir Belediyesi, yerel yönetimler ve bölge halkıyla iletişim halinde doğru bir altyapı ve planlama yaparak gerçekleştirmek için gösterdiği çabayı destekliyoruz.

DÜŞÜNÜLMESİ GEREKİR

Seçim dönemlerinde isminiz zaman zaman siyasi kulislerde konuşuluyor. İş dünyasından politikaya geçen çok sayıda isim var. Sizi ilerleyen yıllarda siyasette görecek miyiz?
Yarın ne getirir bilmiyorum, ülkesine faydası olabilecek görevler tevdi edildiğinde düşünülmesi gerekir.