Meclis’te yaşananlar sonrası İzmir siyasetinde ‘demokrasi’ tartışması!

15 Ağustos 2020 Cumartesi   13:22

GERÇEKİZMİR - Büyükşehir Beleidye Meclis Toplantısında AK Partililerin süreye uymadığını söyleyen ve bu yönde ikazlarda bulunan Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Biz sizi nasıl susturacağız? Nasıl herkes gibi dinleyeceksiniz! Şimdi çıkaracağım ama” demişti.  Bu sözler üzerine AK Parti Grubu salonu terk etmiş, Soyer bu kez, “Ben kimseyi çıkarmadım. Burada düpedüz hadsizliktir. Buna kimsenin hakkı yok. Bazılarına demokrasi bol geliyor” diye konuşmuştu.

SÜREKLİ'DEN SOYER'E 'DEMOKRATLIK' TEPKİSİ- HABER İÇİN TIKLAYINIZ

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nde, oturumu yöneten Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in, ‘Grubunuzu çıkartırım’ dedikten sonra, meclisten çıkan AK Parti Grubu’ndan açıklama geldi.

AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, ‘’Grubumuzun, Tunç Soyer tarafından, dışarı atılacağı tehditvari konuşmalarını duyunca, biz aslında meclisi değil, meclisi yönetemeyen Tunç Soyer’i protesto etmek amacıyla meclis salonundan ayrıldık. Biz çıktıktan sonra duyduk ki arkamızdan, ‘Demokrasi bazılarına bol geliyor’ ifadesini kullanmış. Tunç Soyer’in hiç kimseye demokrasi ölçüsü biçecek biri kişi olmadığını söyleyebiliriz. Demokrasinin bol geldiğini söyleyen Tunç Soyer, acaba bizi nasıl cezalandırmayı düşünüyor? Kentin sorunlarını konuşan meclis üyelerini susturamayacak.’’ dedi.

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, ‘’İzmir’de yapılan ulaşım zammının görüşüldüğü meclis oturumunda,  tabi ki biz AK Parti grubu olarak, zamların yapılmaması konusunda, gerekli eleştirilerimizi getirdik. Bu konuda zaten yaptığımız eleştirilerden yeterince rahatsız olan Tunç Soyer, meclis sonunda, CHP grubu içerindeki meclis üyelerinin tutum ve davranışlarını görmezden geldi. Ancak, bizim eleştirilerimiz noktasında, bizleri susturmaya çalışan Tunç Soyer’in tavrına karşı, meclis üyesi arkadaşlarımızla birlikte, karşı duruş sergiledik. Kendisinin ‘Sizi nasıl susturacağım’ diye bir ifadesi oldu.  Biz de, ‘Biz burada, seçilmiş meclis üyeleriyiz, İzmirliler adına söz alıyoruz, konuşuyoruz, dolayısıyla bizi susturma gibi bir yetkiniz yok.’ dedik. Arkasında yaşanan tartışmalar neticesinde, grubumuza yönelik, Tunç Soyer tarafından, dışarı atacağı tehditvari konuşmalarını duyunca, biz aslında meclisi değil, meclisi yönetemeyen Tunç Soyer’i protesto etmek amacıyla, meclis salonundan ayrıldık. Biz çıktıktan sonra duyduk ki, arkamızdan, ‘Demokrasi bazılarına bol geliyor’ ifade kullanımı var. Tunç Soyer’in hiç kimseye demokrasi ölçüsü biçecek biri kişi olmadığını söyleyebiliriz. Aslında, dünkü Soyer’in davranışından şunu anlıyoruz ki; eleştiriye tahammülü olmayan, şehir yönetiminde ciddi zaafları olan, demokrasi anlayışının da ne boyutta olduğunu çok net bir şekilde gördük. Demokrasinin bol geldiğini söyleyen Tunç Soyer, acaba bizi nasıl cezalandırmayı düşünüyor? Kentin sorunlarını konuşan meclis üyelerini susturamayacak. Konuşacağız, konuşmaya devam edeceğiz.’’ dedi.

YANIT ÖZUSLU'DAN

AK Parti İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli ve AK Parti Grup Başkanvekili Hızal’ın Soyer’i hedef alan sözlerine yanıt CHP Grup Başkanvekili Mustafa Özuslu’dan geldi.

Özuslu, Ağustos ayı son oturumunu terk eden Ak Parti Meclis Grubu’nun, demokratik teamüllere aykırı davrandığını ve manipülatif açıklamalarla kamuoyunu yanıltmaya çalıştıklarını söyledi.

Özuslu yazılı açıklamasında şu ifadeleri kullandı;

“Dün İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin ağustos ayı son oturumunda yaşananlarla ilgili olarak Ak Parti İl Başkanı ve Ak Parti Grup Başkan Vekili’nin basına yaptığı açıklamalar, “yavuz hırsız ev sahibini bastırır” misalidir. Yaptıkları, bir bardak suda fırtına koparmak için mugalata yapmaktan başka bir şey değildir.

Meclis canlı olarak tüm İzmir haklı tarafından izlenmiştir ve kayıtları mevcuttur. İsteyen herkes kayıtlara bakabilir. Ak Parti sözcüleri baktıkları zaman, hem yaptıklarından hem de iddia ettiklerinden utanç duyacaklardır.

Meclisin olağan gündem maddeleri tartışılırken, her zaman olduğu gibi Ak Partili meclis üyeleri, muhalefet ettikleri tüm maddelerde söz almışlar ve istedikleri kadar konuşmuşlardır. Meclisin gündem dışı konuşmalar bölümünde yaşananları, sanki gündem maddeleri konuşulurken söz hakları kısıtlanmış gibi ifade etmeleri, en hafif tabiriyle ‘dürüstlük’ değildir.

Ak Parti Grup Başkan Vekili, basına verdiği mülakatta, ‘İzmir’in en önemli konularından biri olan ulaşım zammını tartıştık’ diyor. Yani bir konuyu tartıştığımızı kabul ediyor. CHP’li üyeler kendi aralarında tartışmadı herhalde bu konuyu. Kendisinin de ifade ettiği ilgili gündem maddelerinde Ak Parti Grup Başkan Vekili’nin, Ak Parti Sözcüsü’nün ve Ak Partili üyelerin konuşmaları hiçbir şekilde engellenmemiş, konuşmalarına sınır konmamıştır. Aksine, Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkan Vekili olarak benim yaptığım konuşamaya defalarca Ak Parti Grup Başkan Vekili, Grup Sözcüsü ve üyeler tarafından müdahale edilmiş ve konuşma insicamımı bozmaya çalışmışlardır.

Ak Parti Grup Başkan Vekili, üslup ve nezaketten bahsediyor. Dönsün kayıtlara baksın. Cumhuriyet Halk Partili bir üye konuşurken, hemen yanında oturan Ak Partili üyenin “Terbiyesizler” diye bağırdığını biliyor. Bu durumda da hâlâ nezaketten söz edebilecek midir?

Meclis, belli usul ve yönetmeliklere göre yönetilir. Ak Parti sözcüsünün keyfiyetine göre değil. Meclis yönetmeliğinde, ‘Ben istediğim kadar konuşurum’ diye bir keyfiyet de hak da yoktur. İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi de Ak Parti sözcüsünün paşa gönlüne göre yönetilmez.

İlgili yönetmelik der ki: “Gündem dışı konuşma isteği, yazılı olarak başkana bildirilir. Söz verip vermemek ve söz verildiğinde süresini ve zamanını belirleme yetkisi başkana aittir.”

Böyle bir istek bildirilmemesine rağmen Meclis Başkan’ı Sayın Tunç Soyer söz vermiştir. Beş dakikanın sonunda da konuşmanın bir türlü bitmemesi üzerine birkaç kez, ‘Sözlerinizi toparlar mısınız’ demiştir. Buna mukabil Ak Parti Sözcüsü, ‘Ben Ak Parti Grubu adına konuşuyorum. İstediğim kadar konuşurum, benim sözümü kesemezsiniz’ şeklinde bir keyfiyet beyan etmiştir. Usul, nezaket, demokratik tavır, hak ve hukuka saygı bunun neresindedir?

Mecliste düzeni sağlamakla görevli kişi, Meclis Başkanı yani Sayın Tunç Soyer’dir. Sayın Tunç Soyer’in kendilerini uyarmasından tabii ne olabilir? Herkes istediği kadar konuşursa meclis yönetilebilir mi? Buradan demokratik bir diyalog çıkması mümkün olabilir mi? Her üyenin hakkı hukuku bu şekilde davranılarak korunabilir mi? Bunu kamuoyunun ve İzmirlilerin takdirine bırakıyorum.

Ak Partililere bir tavsiyem var. İstedikleri kadar geriye dönsünler ve meclis tutanaklarını incelesinler. Bugün içinde oldukları meclis kadar demokratik bir meclisi, demokratik bir başkanı görebilecekler midir? Bizim ne demokrasiyi ne de nezaketi Ak Partililerden öğrenecek halimiz yok. Sayın Tunç Soyer’in nezaketi ve demokrasiye olan inancı tüm İzmir kamuoyu tarafından bilinmektedir. Biz Cumhuriyet Halk Partililer, demokrasiye olan bağlılığımızı koruyarak görevimizi yapmaya devam edeceğiz. Ak Partililerden de beklentimiz, bizim gösterdiğimiz demokratik tavır ve nezaketi göstermeleridir. Hiçbir şekilde meclisi terk edip demokrasi dışı bir tavra tevessül etmemeleridir.”

 



Sayfa Adresi: http://www.gercekizmir.com/haber/Mecliste-yasananlar-sonrasi-Izmir-siyasetinde-demokrasi-tartismasi/83867