Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na yurttaşlar ve dernekler tarafından açılan dava sonrasında alınan kararda gerekçeler de sıralandı. Bilirkişi raporundaki tespitlerin de dikkate alındığı belirtildi.

Bilgilendirmede, ‘Dava konusu parsellerin bir bölümünün ve çevresinin tarımsal alan bütünlüğü bağlamında 5403 sayılı Yasa kapsamında dikili tarım arazisi kapsamında olduğu, dava konusu parsellerde yaşlı zeytin ağaçları bulunduğu, alanın yakın çevresinde de yer yer zeytinlikler olduğu, söz konusu Go-Kart eğitim pisti şeklinde bir kullanımın tarımsal alan bütünlüğünün ve zeytinlik alanların bozulmasına sebep olacağı, aynı zamanda dava konusu parselde öngörülen "Açık Spor Alanı" kullanımının üst ölçekli planlar olan 1/25.000 ölçekli İzmir Büyükşehir Bütünü Çevre Düzeni Planı ile 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı ile öngörülen tarım alanı kararlarına uygun olmadığı, planlar arası birliktelik ilkesinin sağlanmadığı ve plan hiyerarşisine uyarlılık göstermediği, planlama ilkelerine, şehircilik esaslarına, planlar hiyerarşisine ve kamu yararına uygun olmadığı anlaşıldığından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 01.11.2019 tarihinde onaylanan ve 11.11.2019 tarihinde askıya çıkarılan İzmir İli, Güzelbahçe İlçesi, Yelki Mahallesi, 1379, 1380, 1381, 1384, 1385 ve 1386 sayılı parselleri kapsayan 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar planı ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planının hukuka uygun bulunmadığı sonucuna vararak, dava konusu planların uygulanmasına geçilebileceği göz önüne alındığında, telafisi güç ve imkansız zararların doğabileceğinden; hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlemin; uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden 2577 Sayılı Kanunun 27.maddesi uyarınca teminat alınmaksızın yürütülmesinin durdurulmasına karar vermiştir’ ifadeleri kullanıldı.

BAŞKAN İNCE’DEN AÇIKLAMA: DAHA BİTMEDİ AMA ZAFERDİR!
Mahkeme kararıyla ilgili açıklama yapan Güzelbahçe Belediye Başkanı İnce, “Bu daha önce yaptıkları plana istinaden alınan yürütmeyi durdurma kararı. Bundan sonra bir de binlik plan değişikliği yaptılar. Onu da onaylattılar. İki defa plan yaptılar. Her ikisine de davalar açılmış durumda. ‘Burada sizin iddianıza göre bu kadar özverili bir iş yapıyorsunuz. Dünya organizasyonları düzenleyeceğinizi söylüyorsunuz ama sizin yolunuz bile yok’ diye itiraz etmiştim. ‘Daha düzelmesi gereken çok şey var. Bu plan hatalıdır’ dediğim konuyu vatandaş ve sivil toplum ayağı kazandı. O gün biz onları geçirmeyerek biz kazanmıştık. Bugün de vatandaş kazandı. Vatandaş ve sivil toplumun açtığı dava hızlı sürdü. Belediyemizin açtığı dava da geliyor arkasından. Bilirkişi raporu aynı doğrultuda. O da büyük olasılıkla yürütmeyi durdurma alacak. Ama bunların hepsi ikinci planı yaparak aslında hükümsüz, bu kararlar. İkinci plana da itiraz süresi doldu, ona biz itiraz ettik. Bitmiş gözükmüyor ama bu da Türkiye Cumhuriyeti mahkemeleri bizim iddiamızı sivil toplum ve vatandaş ayağının açtığı davada ‘durun bakalım, ben bunu durduruyorum, inceleyelim’ diyor. Bu böyle bir karar. Bu da bir zaferdir! Bizim dediğimiz şuydu; evet bu tür yatırımcıların önünü açmalıyız. Ama burada değil. Burası yanlış! Mahkeme buna karar verdi. Mahkeme gerekçeleri bizim her zaman söylediğimiz şeyler. Mahkemenin böyle bir karar alması çok sevindirici. Bu konudaki haklı dayanışmamız mahkeme tarafından da haklı değerlendirildi. Bize destek veren tüm vatandaşlar, STK’lar ve doğaseverler kazandı” ifadelerini kullandı.