Kadın mücadelesinin cübbeli-doboklu neferi!

18 Ocak 2021 Pazartesi   09:37

Suzan Yuşan, 27 yaşında. İzmir’de avukatlık yapıyor, çoğunlukla da kadına şiddet ve cinsel istismar davalarına bakıyor. Yuşan, aynı zamanda bir teakwondo antrenörü... Kadına karşı şiddetin korkunç boyutlara ulaştığı günlerde, hayatını şekillendiren iki mesleği birleştirerek bir proje başlattı.

İlkses Gazetesi'nden Çağla Geniş'in haberine göre iki etaptan oluşan ve yıl boyunca devam edecek olan proje kapsamında hem kadınlara sahip oldukları yasal hakları anlatacak hem de şiddet karşısında kendilerini savunma tekniklerini öğretecek.

“Avukat cübbemi giydiğimde kadınların haklarını en iyi şekilde savunmak için mücadele ederken, taekwondo kıyafetlerimi giydiğimde kadınlara yönelik şiddet karşısında savunma teknikleri ile mücadele etmeyi öğretiyorum. Yani üzerimde cübbe de olsa, dobok da olsa kadınların haklarını savunmak için çaba harcıyorum” diyen Yuşan, başvuru ve kayıt aşamaları devam eden projeye katılım için kadınlara çağrı yaptı.

HEM AVUKAT HEM TEAKWONDO ANTRENÖRÜ
İzmir’de serbest avukatlık yapan 27 yaşındaki Suzan Yuşan, sporun da uzun yıllardır hayatında olduğunu belirterek, “İzmir Atatürk Lisesi’nde okuduktan sonra, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne başladım. Lisans eğitimimin ardından yüksek lisans eğitimime de Dokuz Eylül Üniversitesi Kamu Hukuku Anabilim Dalı İnsan Hakları Hukuku programında devam ettim. Yüksek lisansımın ders aşaması bitti, halen spor hukuku alanındaki tezimi yazmaktayım. Aynı zamanda İzmir Barosu’na bağlı olarak serbest avukatlık yapıyorum. Spor ise çok küçük yaşlardan beri hayatımın merkezinde hep yer aldı. 9 yaşında Çağrı Spor Kulübü’nde taekwondoya başladım. Yani 18 yıldır Güney Kore kökenli bu savunma sporunu lisanslı olarak Çağrı Spor Kulübü bünyesinde yapıyorum. İzmir, Ege ve Türkiye çapında pek çok turnuvada yarışarak dereceler elde ettim. Şu an siyah kuşak 4. Dan seviyesindeyim. Son yıllarda kickboksla da ilgilenmeye başladım ve kickboks 1. dan sahibiyim. 2019 yılında federasyon onaylı antrenörlük belgemi aldığımdan beri taekwondo antrenörlüğü de yapmaktayım” dedi.

CÜBBE DE OLSA DOBOK DA...
Türkiye’de kadına karşı şiddetin korkunç boyutlara ulaştığını dile getiren Yuşan, “Kadına yönelik şiddetin kanıksanarak, normalleştirilmeye çalışılması oldukça üzücü bence. Bu problem yalnızca kadınların, hukukçuların ya da sivil toplum kuruluşlarının tartışması ve çözüm yolu araması gereken bir durum olmamalı. Mağdur kadınların haklarını savunduğum pek çok dosya bulunmakta, o dosyaları da mağduriyetlerinin en aza ineceği şekilde sonuçlandırmayı hedeflemekteyim. Avukat cübbemi giydiğimde kadınların haklarını en iyi şekilde savunmak için mücadele ederken, taekwondo kıyafetlerimi giydiğimde kadınlara yönelik şiddet karşısında savunma teknikleri ile mücadele etmeyi öğretiyorum. Yani üzerimde cübbe de olsa, dobok da olsa kadınların haklarını savunmak için çaba harcıyorum” ifadelerini kullandı.

HAKLARINI VE SAVUNMA TEKNİKLERİNİ ÖĞRETECEK
Kadınlara ve çocuklara yönelik şiddetin önlenmesi için hayatını şekillendiren iki mesleği birleştirerek, ‘Yakın Savunma ve Caydırıcı Savunma Teknikleri Aracılığı ile Kadınlara ve Çocuklara Yönelik Şiddetin Önlenmesi” adlı projeyi başlatan Yuşan, “Kadına yönelik şiddet, ülkemizin derhal mücadele etmesi gereken en büyük problemi. Bu soruna yönelik olarak, ‘Biz neler yapabiliriz?’ fikri ile yola çıktık. Hayatımı şekillendiren iki mesleğimi bu projeyle aynı potada erittik. Çağrı Spor Kulübü Derneği’nden baş antrenör Ahmet Bereket’in ve benim potansiyelimizi birleştirmemiz sonucunda kadınlara çok yararlı olacağını düşündüğümüz bu proje doğdu. Proje kapsamındaki eğitimlerimiz başlıca iki periyottan oluşuyor. İlk etapta ben avukat olarak kadınlara sahip oldukları, ancak tam olarak farkında olmadıkları haklarını anlatacağım. Vereceğim eğitimlerde, İstanbul Sözleşmesi’nin önemi, 6284 Sayılı Kanun’un uygulamada kendilerine sağlayacağı haklar ve söz konusu düzenlemelerin ne kadar hayati öneme sahip olduğunu anlatacağım. Aslında bir nevi kadınların haklarını bilmeleri konusunda temel düzeyde hukuk okur yazarlığı kazandırmayı hedeflemekteyiz. Eğitim periyodunun ikinci aşamasında kadınların maruz kalabilecekleri şiddet durumlarında, meşru savunma kapsamında kendilerini ne şekilde koruyabileceklerini, yakın savunma ve taekwondo bağlamında öğreteceğiz. Kadınlar milli takım antrenörü eşliğinde savunma tekniklerini ve bunları hangi durumlarda ne şekilde kullanabileceklerini öğrenecekler” şeklinde konuştu.

PROJE YIL BOYUNCA DEVAM EDECEK
İçişleri Bakanlığı tarafından desteklenen proje kapsamında ilk etapta 50 kadın ve çocuğa ulaşmayı hedeflediklerini belirten Yuşan, şunları söyledi: “Projemiz İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü desteği ile 2021 yılı boyunca devam edecek. Derslerimize katılmak isteyen kadınların ve çocukların [email protected] adresine mail atmaları yeterli. İlk etapta 50 kadın ve çocuğa ulaşmayı hedefliyoruz. Ancak inanıyorum ki bu proje etkilerini uzun yıllar boyunca sürdürecek. Bizim ulaştığımız kadın ve çocuk sayısı her yıl katlanarak artacak. Toplumun şiddete daha çok maruz kalan kesimi olan kadınlar ve çocuklar hem haklarını öğrenecekleri hukuk okur yazarlığını kazanacaklar hem de meşru savunma kapsamında yaşam haklarını ve vücut bütünlüklerini korumayı öğrenecekler. Hayatı boyunca spor yapma imkanına ve spor hocalarına erişememiş kadınlara ulaşmak bizi çok mutlu ediyor. Proje kapsamında hayatlarına dokunduğumuz çocuklardan gelecekte milli takıma girenler olacaktır. Özellikle kadın taekwondo takımına sporcu yetiştirecek olmak bizi inanılmaz heyecanlandırıyor.” (Çağla Geniş/İlkses Gazetesi)



Sayfa Adresi: http://www.gercekizmir.com/haber/Kadin-mucadelesinin-cubbeli-doboklu-neferi/90872