Başkan Yücel, özellikle deprem ve sonrasındaki sürece ilişkin mesajlar verdi. Yücel ayrıca Menemen Belediyesi’ni AK Parti’ye geçmesi sürecini tüm detaylarıyla anlatırken mahkemeden gelen kararları da yorumladı. Yeni süreçte uygulanacak yol haritasını anlatan Yücel net ifadeler kullandı.

BELEDİYELERİMİZ BU SÜREÇTEN ALNININ AKIYLA ÇIKTI!
Yangınla birlikte felaketlerin başladığını söyleyen Başkan Yücel, 30 Ekim’de gerçekleşen 6.9 şiddetindeki depreme ayrı bir parantez açtı. Yücel, “Bunu bir fırsata çevirmek lazım… Kenti dönüştürmek ve insanların güvenli bir şekilde yaşayacağı binalar inşa etmek gerekiyor. Çok binada az ve orta hasar var, yıkılan ve yıkılmayı bekleyen binalar var. Toplumda travma yarattı. Merkezi hükümetin hem de yerel yönetimin birlikte hareket etmesi gerekiyor. İnsanların huzurla yaşacağı binaları inşa etmek gerekiyor. Biz elimizden geleni yapıyoruz. İlçe belediyelerimiz ve başta Büyükşehir Belediyemiz yapıyor. Yerel yönetimlerimiz olası depremlere karşı önlemleri alıyorlar. Bu konuda bir sonuç almak istiyorsak merkezi yönetim, yerel yönetim ve İzmir’deki hemşerilerimizle ortak hareket etmek durumundayız. Çok daha ağır sonuçlarla karşılaşabilirdik. İzmir’de bu depremde belediyelerimiz başarılı bir sınav verdiler. Felakete, afete, krize anında müdahale ettiler. Can kaybını en aza indirdiler. Sonrasında barınma ihtiyaçlarının giderilmesi konusunda İzmir Büyükşehir Belediyemiz tarafından Türkiye’ye örnek olan bir dayanışma kampanyası başlatıldı. Belediyelerimiz bu süreçten alnının akıyla çıktı” dedi.

İKTİDAR PARTİSİ DAVUL ZURNAYLA KONGRE YAPIYOR, LOKANTALAR KAPALI
Pandeminin ülke ekonomisini olumsuz yönde etkilemesine değinen Yücel, “İktidar partisi güle oynaya, davul ve zurnayla kongrelerini yapıyor ama bir lokanta sahibi gerekli hijyen önlemlerini alarak da iş yerini açamıyor. Bu bir yerde insanlara, ‘siz yaşamayın’ demek gibi bir şey. Yapılan bazı yardımlar günü bile kurtarmıyor. Dostlar alışverişte görsün mantığıyla yapılan yardımlar. Tahribatın en aza indirilmesi için üzerimize düşeni yapıyoruz ama artık denetim yapılarak bu iş yerlerinin açılması gerekiyor. Uçaklarda kısıtlamayla yolcu alınıyordu, şu anda o da yok. Çünkü o uçuşun bir maliyeti var ve onun karşılanması gerekiyor” açıklamasına imza attı.

OLAĞAN VE OLAĞANÜSTÜ TÜM YARGI YOLLARINA BAŞVURULACAK!
Menemen Belediyesi’nde iktidarın AK Parti’ye geçme sürecini detaylarıyla anlatan Yücel, “Menemen’de istemediğimiz bir noktaya geldik. Belediye başkanımız disipline verildi, istifa etti, arkasından tutuklandı ve görevden el çektirildi. Sandık konuldu ve başkan vekili seçildi. Mecliste çoğunlukta olmamıza rağmen 3 arkadaşımız partimizin adayına oy vermedi. Kura çekimi yapıldı. Deniz Karakurt tamamen belediye kanununa uygun, şaibeden uzak gerçekleştirilen kura çekiminde seçilmesine rağmen yargı süreci başlatıldı ve iptal edildi, ikinci kurada AK Partili Aydın Pehlivan çıktı. Yürütmeyi durdurma kararıyla birlikte kura çekilmesi yanlıştı, iptal kararı olması gerekiyordu. İdari işlem bütündür, bölüp, parçalayamazsınız. Seçim iptal edilseydi yine sandık konulacaktı ama kura iptal edilince karşı tarafın yüzde 50 şansı olduğu için böyle bir karar verildi ve yanlış oldu. İstinaf yoluna başvuracağız. İstinaf bölge idare mahkemesinin kararını onaylarsa Danıştay süreci ve temyiz var. Anayasa Mahkemesi, ardından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi var. Olağan ve olağanüstü tüm yargı yollarına başvurulacak. Ortada hukuka aykırı bir karar var. Yönetmeliğin bir hükmüne istinaden kuranın torbadan çekileceği gerekçesiyle kura iptal edildi. İlk çekilen kura şeffaf, hileden uzak, iki tarafın mutabakatıyla gerçekleşti. Önemli olan kurayı çekecek kişinin isimleri görerek etkilenmemesiydi. Cam bir fanus olsa da isimler görünmedi ve kurayı çekecek arkadaş dışarıdan geldi. Toplar herkese gösterildi ve başından sonuna kadar kayıt altına alındı. Buna rağmen itirazda bulunuldu ve dava açıldı. Aslında bu itiraz uygun olup olmamasına değil kuranın sonucuna yapıldı. Yönetmelik torbadan çekilir diyor, torbanın nasıl olduğu belli değil. Yasanın, yönetmeliğin yorumlanırken bir lafzına bakarsınız, ruhuna bakarsınız. O hükmün konulmasının amacı isimlerin dışarıdan görülmemesidir, kurayı çekenin etki altında kalmadan isimleri çekmesidir. Deniz Karakurt’un çıktığı kura bu şekilde yapılmıştı. Kuranın sonucu istedikleri gibi çıkmadığı için dava konusu yaptılar. Bir haksızlık yapıldı” ifadelerini kullandı.

DENİZ KARAKURT ORAYA GÖKTEN ZEMBİLLE İNMEDİ
Şirket yetkileri üzerinden yaşanan tartışmalara dair de konuşan Yücel, “Şirketlerin kendilerine devredilmesini istiyorlar. Deniz Karakurt oraya gökten zembille inmedi, meclis kararıyla görevlendirildi. Yerel seçimlerden sonra AK Parti iktidarı şirketlerin yönetim kurulu başkanlarını belirleme yetkisini meclislere verdi. İstanbul’da da Ankara’da da bu böyle! Bu görevler hizmet anlamında yapıldığında bu şekilde sürdürülebilir. Niyetler farklı olursa bugün Menemen’de yaşanan gibi durumlar söz konusu olur. Belediye çalışanları işine gücüne giden, kanunun yükledikleri sorumlulukları yerine getiren kişiler olmasına rağmen iş yerlerine alınmıyorlar. İşçinin, emekçinin sonuna kadar yanındayız” dedi.