Belediye-İş Sendikası, gücünü üyelerinden alan, üyelerinin yaşama ve çalışma koşullarını düzeltmek için çaba harcayan, çalışma yaşamında ortaya çıkan sorunları üyelerinin hakkını koruyarak, öncelikle demokratik haklarını saklı tutarak diyalogla çözmek için çaba harcayan bir sendikadır.

Belediye-İş, bu anlayışla İzmir’de 2011 yılından bugüne kadar ek protokollerle İzmir emekçilerinin üstüne kara bir leke gibi yapışan, yüzde 40’la başlayan eksik çalışma sistemi adaletsizliğinin çözümü için şov yapmadan, yapabileceğini söyleyerek, söylediğini yaparak hedefine kararlı adımlarla yürümüş bir sendikadır.

Ancak gömleğin ilk düğmesi yanlış iliklenirse diğerleri de yanlış gider.  Eksik çalışma sistemi, gömleğin ilk düğmesinin yanlış iliklendiği yerdir. Olması gereken, eşit işe eşit ücret hakkıdır. Çünkü, eşit işe eşit ücret,  en temel işçi hakkı, evrensel sendikal ilkedir.

Bu süreçte tüm tarafların değişik düzeyde hataları eksikleri vardır. Sonuçta o gün yapılan yanlış, sorunları günümüze kadar taşımıştır. Eksik çalışma sisteminin adaletsizliği süreç içinde karşılıklı çabalarla ucu açık bir noktadan,  yevmiye bazında yüzde 30 eksik ve 6 yılla sınırlandırılmıştır.

Nitekim sendikamız Belediye-İş sorunun diyalogla çözülmesi için 2020’de imzaladığı toplu sözleşmeye bir geçici madde ekleyerek, çözüm için kararlılığını bir kez daha göstermiştir. Geçici maddeye göre, 2020 Aralık ayında taraf sendika temsilcileri ve işveren temsilcileri bir araya gelerek müzakerede bulunacaktı. 2020 Aralık ayının ikinci haftasında, gerek sendikamızın gerekse işverenin ortak toplantı çağrısına DİSK/Genel-İş çeşitli bahaneler öne sürerek katılmamıştır.

Sendikamız Belediye-İş; DİSK/Genel-İş’in ortak toplantıya gelmemesini bir engel olarak görmeyerek, eksik çalışma sistemine ilişkin işverenle yaptığı görüşmeleri üyelerimizle yaptığı toplantı ve görüşmelerde bütün açıklığıyla paylaşmıştır.

Şubelerimizin üyelerimizle yaptığı değerlendirmede; hayat pahalılığından, pandemi sürecine, iktidarın muhalif belediyeleri ekonomik olarak çalışamaz hale getirmeye yönelik politikalarından, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Tunç Soyer’in sorunu çözme konusundaki iyi niyetli yaklaşımına kadar çok boyutta değerlendirmelerin ardından şubelerimiz bir yol haritası oluşturmuştur.

Buna göre sendikamız üye ve temsilcilerimizin talepleri doğrultusunda ve koşullar olgunlaştığında tekrar gözden geçirilmek üzere 6 yıl olan eksik çalışma sisteminin 3 yıla düşürülmesi konusunda olumlu bir noktaya gelmiştir.

Gelinen noktada, sendikamız ve üyelerimiz, iktidarın muhalif belediyeler üzerindeki baskıcı anti-demokratik uygulamalarına karşı; işyerlerine, emeklerine sahip çıkma konusunda iyi niyetli çabalarını ortaya koymuştur. Ancak, henüz imzalanmış bir anlaşma yoktur.

Akıl fukara olunca dil ukala olurmuş. Genel-İş’in 1 ve 3 nolu şube yönetimlerinin açıklamaları da o hesap. Lafa gelince Ege’de İzmir’de on binlerce üye ile en güçlü sendika Genel-İş. Peki iyi güzel de, mucidi olduğunuz eksik çalışmanın çözümü için 2011’den bugüne ne yaptınız? Dün elinizi tutan mı vardı?

Belediye-İş’in ve işverenin eksik çalışmanın müzakere edilmesi için ortak çağrı yaptığı toplantıya gerekçeler ileri sürerek neden katılmadınız?

Biz söyleyelim, çünkü derdiniz politikalar üretmek, sorun çözmek değil. Şov yapmak, algı yaratmak, ucuz siyaset yapmak. Çünkü derdiniz, küçük hesaplarla, “Belediye-İş eşit işe eşit ücret’e karşı çıkıyor” yalanını yayarak koltuğunuzu korumak. Eğer gerçekten işçinin emekçinin ekmeğinin derdinde olsaydınız, kibrinizi yener sorunu bir an önce çözmek için toplantıya katılırdınız. Siz ne yaptınız? Sorunu çözmek yerine, yalana sarılarak, Belediye-İş’i kapalı kapılar arkasında pazarlık yapmakla suçladınız.

Unutmayın, evi camdan olan komşusunu taşlamaz.

Eşit işe eşit ücreti temel ilke kabul eden Belediye-İş Sendikası İzmir 1, 2 ve 3 nolu şubeleri korkmadan, çekinmeden üyelerinin talepleri doğrultusunda eksik çalışmanın günümüz koşullarında kısmi çözümü noktasında iradesini ortaya koymuş, Tunç Soyer Başkandan eksik çalışma sisteminin 6 yıldan 3 yıla indirilmesi sözünü almıştır.

Şimdi sıra lafa gelince Ege’de İzmir’de en örgütlü olduğunu söyleyen Genel-İş’te. Hodri meydan. Sizde lafı, dedikoduyu çamur atmayı bir tarafa bırakın 3 yılı tamamen ortadan kaldırmak için çaba harcayın. Biz de destekleyelim. Çünkü Belediye-İş için önemli olan, sen yaptın, ben yaptım değil, İzmir Büyükşehir emekçilerinin yüzünün gülmesidir.