Şimdi ne yapmalı?
İlker Ağın

Yerel seçimler üzerinden iki haftaya yakın bir zaman geçmesine karşın ulusal bir sorun haline gelen İstanbul meselesi, aslında son yıllarda ülkemizde siyasetin ve devamında hukuk ve demokrasinin nasıl bir çıkmaza girdiğinin göstergesi...

İktidar olmanın gücünden her koşulda sonuna kadar yararlanan ve bu gücü teslim etmek istemeyen AKP'nin yaklaşımları artık kimseyi şaşırtmasa da bu sonuca gelirken muhalefeti de tartışmak gerekiyor.

Geçen hafta sizlere “Merhaba” dediğim ilk yazımda biraz CHP'nin aday belirleme yöntem ve sürecindeki sorunları hatırlatıp doğru adaylarla kazanılan yanlış adaylarla kaybedilen yerler gibi bir söz etmiştim.

Orada özellikle eksik kalan ve bu yazıda altını çizmek istediğim soru da şu: Seçimi her kazanan aday doğru aday mıdır? Ya da aslında CHP rozetiyle seçim kazanan her aday ne kadar CHP lidir? Koltuğa bir kere oturanın ömür boyu kendine hak gördüğü, aksi halde benden sonrası tufan diyen ya da devşirme olup da istediği olmadığı anda kırıp dökerek gidenler milletvekilinden, belediye başkanından, meclis üyelerinden parti yöneticilerine kadar istisna değil...

Yani önce kendi kimliğine sahip çıkıp AKP'den şikayet edilen konulardan ayrışmak, söylemlerle örtüşen uygulamalar içinde olmak ve yerel yönetimlerdeki referansların örgütlerce sahada çalışılması CHP'yi iktidara taşımanın tek yolu... Örgütlerdeki sıkıntılar sonraki yazımızın konusu olsun.

Çiçeği burnunda başkanların ya da kerameti kendinden menkul yıllanmışların yapacakları varsın büyük ve çılgın projeler olmasın. Siyasi duruş ve kişiliktir güven telkin eden ve en çok ihtiyaç olan büyük unsur... 

Öyle kapıları kaldırıp  araç satmak falan gibi kulağa hoş gelen popülist söylemlerle ancak bir gün cılız haber olmaktan öteye gidemezsiniz. 

Ne mi yapmalı? Hem de ufak tefek işlerden…

Mesela: Meclis üyeleri ve belediye başkanları kendilerinin ve yakınlarının mal varlıklarını, gelir düzeylerini ve gelir kaynaklarını açıklasınlar. Öyle noter falan da istemez. Sosyal medya hesaplarından örneğin…

Hangi yönetim kurulu üyeliklerine hangi liyakatle atandıklarını ve hangi yaptıkları iş karşılığı ne aldıklarını seçmeleri bilsin örneğin…

Sendikaların, odaların, STK ların  muhalif ve hak arama eylemlerinde gözüksünler örneğin…
En başta herkes, kendi mesleki örgütlülüğüne nasıl katkı koyduğunu göstersin mesela ve kimilerinin mesleğinin ne olduğunu hayatlarını nasıl kazanmış olduklarını da bilelim örneğin…

Kim CHP'li kim CHP'ci… Görmek lazım bilmek lazım örneğin… İyi başlamalı, cesur olmalı.
Örnekler böyle gider. Örneğin dedik örneğin….



Sayfa Adresi: http://www.gercekizmir.com/yazar/Simdi-ne-yapmali/273