CHP'den İzmir'de asgari ücret isyanı... İktidara seslendiler: 1 sene içinde gideceksiniz!

Asena TUNCA/GERÇEKİZMİR - CHP Kadın Kolları, yoksulluğa, gelir adaletsizliğine ve düşük ücretlere karşı İzmir’de eylem yaptı. “Asgari değil, insanca yaşamak istiyoruz” sloganıyla gerçekleştirilen eylemde ilk kez açlık sınırın altında açıklanan asgari ücretin mevcut yaşam koşulları karşısında yetersiz kaldığına vurgusu yapıldı.

Cumhuriyet Meydanı’nda startı verilen eyleme CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya, CHP Genel Başkan Yardımcısı Ulaş Karasu, Gençlik Kolları Genel Başkanı Cem Aydın ve CHP İl Başkanı Çağatay Güç de katıldı.

Meydanda toplanan CHP'liler "Gün gelecek, devran dönecek AKP halka hesap berecek", "AKP'den hesabı emekçiler soracak", "Saray'da lüks sofrada yokluk" sloganlarıyla Türkan Saylan Kültür Merkezi'ne yürüdü.

GÜÇ: BİR SENE İÇİNDE GİDECEKSİNİZ

Eylemde konuşan CHP İzmir İl Başkanı Çağatay Güç "İktidarı buradan uyarıyoruz bu yükü biz çekmek zorunda değiliz. Bu ülke zengin bir ülkedir. Bu ülkenin zenginliğini 85 milyonla paylaşmak zorundasınız. O yüzden, düzenlemelerinizi, planlamamanızı, ülke yönetiminizi düzgün liyakatli insanlarla yapın. Yapmayacağınızı biliyoruz. Bir sene içerisinde erken seçimle birlikte sizin düştüğünüz Yüzde yirmilik oyları bildiğimiz için bir sene içinde olacak seçimlerde gideceksiniz. Cumhuriyet Halk Partisi iktidarıyla bu memleketin zenginliği herkese eşit şekilde paylaştırılacaktır. Cumhuriyet Halk Partisi liyakatli kadroları olduğu bir partidir stajımızda yerel yönetimlerle yapıyoruz yakında iktidarız bekleyin bizi. Ülkenin zenginliğini herkesle paylaşacağız."

KAYA: BU ASGARİ ÜCRET İKTİDARIN KADINALRA YÖNELİK EKONOMİK ŞİDDETİDİR

Güç'ün ardından konuşan CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya ise şu ifadeleri kullandı: "Bugün AKP iktidarının açıkladığı adına asgari ücret dediği ama sefalet dayatmasını kabul etmediğimizi haykırmak için bu meydandayız. Bu rakam milyonlarca emekçinin açlıkla yaşamaya zorlanmasıdır. Bu rakam özellikle kadınlar için geçinmemelidir yetinmemelidir utanmadan dayatılan bir hayatın adıdır. Bu ülkede kadınlar artık hesap yapmıyor. Tercih yapmaya zorlanıyor. Bez mi, yoksa mama mı ? Bugün hangisinden vazgeçelim diyorlar. 

28 BİN LİRA İLE AİLE KURULMUYOR

İktidar bu yıl aile yılı ilan etti. Ama 28.000 TL ile aile kurulmuyor, kurtarılmıyor da maalesef. A ile 28.000 TL'nin kurulamaz. Aile yılı dedikleri şey anneler için Muş pazar filesi boş market sepeti çocuklar için yetersiz beslenme gelişmediği kadınlar için derinleşen yoksulluk hatta ve hatta yokluk demektir. Eğer bu yıl aile yılıysa neden anneler çocuklarına alamayız demek zorunda kalıyor. Neden bebek bezleri lüks? Mamalar erişilmez oldu? 

HİÇ PAZARA ÇIKTILAR MI ACABA?

Bu iktidar aileyi yoksullukla yönetiyor. 28.000 TL'yi belirleyenler hiç pazara çıktılar mı acaba? Haftalık Semt pazarına acaba hiç gidiyorlar mı? Bu sefalet ücretini bu millete dayatanlar acaba pazara gidiyorlar mı? Hayır. Onlar bu sofrayı kurmuyor pazara gitmiyor çocuk büyütmenin ne demek olduğunu bilmiyorlar asgari ücretle yaşının en ağır yükünü kadınlar yaşıyor çünkü kadınlar hem çalışıyor hem evin içi bükülü omuzluyor hem de yoksulluğun teklifi oluyor. Cumhur İttifakı bu rakamı açıklarken bir annenin mutfağına bakmadı. Bir çocuğun baş tabağına bakmadı. Bir kadının ay sonu nasıl getirdiğini daha doğrusu nasıl getiremediğine bakmadı. Buradan soruyoruz. 

İZMİR'İN MEYDANINDAN SORUYORUZ!

İzmir meydanından soruyoruz, 28.000 lirayla hangi kadın kirasını ödeyebilir? Hangi anne çocuğunun beslenmesini eksiksiz sağlayabilir? Hangi emek için 28.000 lirayla onurlu bir yaşam sürebilir? AKP iktidarı bu tabloyu bilmiyor mu? Bu milletin nasıl bir sefalet içinde yaşadığını bilmiyor mu? Gayet iyi biliyor. Çok iyi biliyor. Ama bir isteye görmezden geliyor. İşte bu yüzden bu tablo AKP iktidarının bilinçli bir tercihidir. Bu sefalet bilinçlidir, sınıf siyasetinin sonucudur. Bize dayatmasıdır. Bir vatandaşa şunu söylüyor: çalış ama karnının doymasını bekleme. Üret ama yoksulluğa lazım ol. Özellikle de kadınsan itaat et, idare et, çok fazla konuşma, sus diyor kadınlara. Biz de buradan iktidara sesleniyoruz İzmir'den ses yükseltiyoruz. 

KADINI YOKSULLAŞTIRMAYI TERCİH ETTİNİZ

Siz yoksulluğu yönetmeyi tercih ettiniz. Kadını yoksullaştırmayı, tercih ettiniz. Aileyi ayakta tutan kadını yalnız başına bırakmayı tercih ettiniz. Bize sabredin diyorsunuz. Bu ülkenin kadınlarına sabri reva görüyorsunuz. Ama 28.000 TL kadınları sadece çaresizlik veriyor. Bu jeti kabul edemeyiz. Bu ücretli insanca yaşamak mümkün değildir. Artık yarattığınız bu sefaletin adını koymalıyız. Bunun adı yoksulluk fermanıdır. Cumhuriyet Halk Partisi olarak nsanca yaşamanın asgari gelir en az 39.000 TL olmalıdır dedik. Ama saraya kendini hapseden AKP iktidarı yine emeği değil ranta zenginleri ve yandaşı tercih etti. Ama bu ücretle 2026 yılı geçim yılı, refah yılı olamaz. Bu ücretle 2026 yılı ancak ve ancak Seçim olur. Dünyanın hiçbir yerinde asgari ücret çalışanı aç bırakmak için belirlenmez bu ücret kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan, kimseye bağlı kalmadan özgürce yaşamak isteyen, çocuklarını sağlıklı ve güvenli şekilde yetiştirmek isteyen, ekonomik olarak bağımsız olma mücadelesi veren milyonlarca kadın işçiye yoksulluk dayatmak, ekonomik bağımsızlığı yok etmek, ekonomik değersizliğe mahkum etmektir. 

BU ASGARİ ÜCRET İKTİDARIN KADINALRA YÖNELİK EKONOMİK ŞİDDETİDİR
Bu asgari ücret kadınlara yönelik AKP iktidarının ekonomik şiddetidir bu şiddetin faili de açık ve nettir. Kadınların emeğini, özgürlüğünü, can güvenliğini, hayatını sömüren bu şiddetin sorumlusu bugünün AKP iktidarından başka hiç kimse değildir. Bu ücret kadınlara şunu söylüyor: bağımsız olma dayan boyun eğ demektir. Biz buna razı değiliz sonuna kadar mücadele etmeye devam edeceğiz."

KARASU: TOPLUMUN YÜZDE 80'İNİ SEFALETE MAHKUM EDENLERE KARŞI ALANLARDAYIZ

23 yıldır AKP iktidarına karşı boyun yemeyenler hepinize saygı ve sevgiyle selamlıyorum diyerek sözlerine başlayan CHP Genel Başkan yardımcısı Ulaş Karasu Şu ifadeleri kullandı: "2025'in bu son günlerinde niçin buradayız? Niçin meydanlardayız? Niçin alanlardayız? Toplumun yüzde 80'ini 86 milyonun yüzde seksenini açlığa, yoksulluğa mahkum eden AKP iktidarına karşı meydanlardayız. 23 yıl önce iktidar olanlar 3Y ile geldiler. Yoklukla mücadele edeceklerini ifade ettiler. 23 yılın sonunda 86 milyonu yoksul mahkum ettiler. En son asgari ücret açıklandı. 28.000 liralık açıklanan asgari ücret ödeyen için zor, alan içinse geçim şansının kalmadığı bir ücrettir. Niçin bu hale geldik? 2026 bütçesini iki ay boyunca Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde konuştuk. Cumhuriyet Halk Partisi olarak emekçinin, emeklinin, işçinin, asgari ücretlinin, esnafın, çiftçinin sözcüsü olduk.

23 YILDIR RANT DÜZENİ YARATTILAR

Duydunuz mu hiç, meclis görüşmelerinde AKP milletvekillerinin, genel başkan yardımcılarının grup başkan vekillerinin emekçiden, yoksuldan bahsettiğine tanık oldunuz mu? Ne yazık ki olmadık. Betonu konuştular, demiri konuştular. 23 yıldır bu ülkede bir rant düzeni yarattılar. Bütçeler nedir? Bütçeler 86 milyonun ortak kasasıdır. Bu bütçeyi hep beraber oluşturuyoruz. Vergiyi bizler ödüyoruz, bütçeyi bizler oluşturuyoruz ama bütçeden payı kimler alıyor? Emekçiler ve emekler almıyor asgari ücretler almıyor. 8,9 trilyonluk bütçenin 2.7 trilyon la faiz giderleri oluşturuyor. Recep Tayyip Erdoğan Türkiye Cumhuriyeti'nin bütçesini faiz lobilerine teslim etmiştir. Bütçenin sorumlusu sarayda oturmaktadır. Biz biliyoruz ki Recep Tayyip Erdoğan bu ülkenin kaynaklarının büyük bölümünün faiz lobilerine teslim etmiştir. Yap İşlet devlet projeleri ile kamu özel iş birliği projeleri ile 44 tane şanslı şirkete, beş tane çeteye, yandaş firmalara bütçenin büyük bölümünü aktarmaktadır. Bütçede, 86 milyonun oluşturmuş olduğu bütçede emekli, emekçi işçi memuru yok. Kimler var? Faiz lobileri var yandaş şirketler var. 1150 odalı sarayın giderleri var ama emekli, emekçi bu bütçede yoktur. Cumhuriyet Halk Partisi olarak 2026 yılının vatandaşımız üzerinde ne büyük tahribatlar yaratacağını görüyoruz. 

2026 YILINI ERDOĞAN'A DAR EDECEĞİZ

Yıllardır yaratılan rant düzeninin bedelini sizler ödemektesiniz. Buna karşı Cumhuriyet Halk Partisi'nin olarak 2026'ya ayrılan AKP'ye, Recep Tayyip Erdoğan'ın sokaklarda dar edeceğiz. Geçim yoksa, seçim var. O sandık gelecek. Yıllardır bu ülkenin kaynaklarına yandaşlara peşkeş çekenler sandıkta bedelini çok ağır ödeyecekler. Onun için Cumhuriyet Halk Partisi'ne saldırıyorlar. Onun için Cumhuriyet Halk Partisi'nin belediye baskanları bugün Silivri zindanları'nda bedel ödüyor. Onun için Cumhuriyet Halk Partisi'nin cumhurbaşkanı adayı tutsak tutuluyor. Buna karşı hep beraber el ele vermek zorundayız."

KARASU İZMİR'İN SUÇUNU AÇIKLADI

"İzmir 23 yıllık AKP iktidarının en büyük tahribatını yaşayan ilin başında geliyor" diyen Karasu şunları söyledi: "Sizler 10 veriyorsunuz bir alamıyorsunuz. Sizin suçunuz ne? Sizin suçunuz yıllardır Cumhuriyet Halk Partisisi'nde, Mustafa Kemal Atatürk'ün devrimlerinden vazgeçmemeniz. Şunu biliyoruz: İzmir'i ne yaparlarsa yapsınlar, İzmir'e nasıl zülüm ederlerse etsinler hiçbir İzmirli ne Cumhuriyet'ten ve Cumhuriyetinin kazanımlarından ne de Mustafa Kemal Atatürk'ün devrimlerinden vazgeçecek."