CHP'li Ösen'den PM iddiası ve 'sahada değiller' eleştirisine yanıt!

Asena TUNCA/GERÇEKİZMİR - CHP İzmir Milletvekili Seda Kaya Ösen, 23 Ekim’de başlayıp 28 Kasım’da tamamlanacak olan 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçesi maratonu, hakkındaki Parti Meclisi iddiaları ve milletvekillerine dönük “sahada değiller” eleştirisine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

“Ekonomi yönetimi havlu atmış”

Ösen, görev aldığı bütçe görüşmelerinde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı gibi ekonominin yönetildiği bakanlıkların bütçelerini yakından takip ettiklerini belirterek şu değerlendirmeyi yaptı: “Bütçe görüşmelerindeki en belirgin gözlemim Hazine ve Maliye Bakanlığı açısından ekonominin kısa vadede toparlanamayacağını yönetimin de kabullenmiş gibi göründüğü algısı oldu. Önceki bütçelerde özellikle Sayın Şimşek daha iddialı, daha ümit veren, daha geniş bir sunum yapıyordu. Bu üçüncü bütçe dönemim ve diğerleriyle karşılaştırırsam ekonomi yönetimi biraz havlu atmış gibi bir algı bıraktı.”

“Reel sektörde iş kaybı yüzde 20–30’lara geldi”

Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’yla yapılan görüşmelerde reel sektördeki daralmaların ön plana çıktığını belirten Ösen, emek yoğun sektörlerdeki kayıpları şöyle aktardı:

“Tekstil, ayakkabı, deri başta olmak üzere çok ciddi iş kaybı yaşanıyor. İş kaybı yüzde yirmi, otuzlara geldi ve hızlanarak devam ediyor.”

Bakanlıkların, tekstil üreticilerinin Güneydoğu ve Doğu Anadolu gibi bölgelere taşınması hâlinde sıfırdan tesis kuruyormuş gibi teşvik verileceğini söylediğini belirten Ösen, bu yaklaşımı eleştirerek şöyle dedi:

“Açıkçası buna çok şaşırdık. Yılların birikimi olan tesisleri başka yere taşımak çözüm olabilirmiş gibi sığ bir anlayış olduğunu düşünüyoruz. Yönetimin bu sektörü gözden çıkardığını zaten düşünüyordum; dinlediğimiz sunum da bu görüşü pekiştirdi.”

Ösen, bu yaklaşımın sosyal açıdan da tehlikeli olduğuna dikkat çekerek “Bu kadar insanın işsiz kalması, özellikle kadınların yoğun çalıştığı sektörlerin gerilemesi çok ciddi bir sorun” ifadelerine yer verdi.

CHP’li Ösen ayrıca dünyanın en önemli ekonomik gündemlerinden olan Çin ve ticaret savaşları konusunun sunumlarda yer almadığını belirterek şunları söyledi: “Dünyanın en önemli ekonomik konularından biri olan Çin konusunda hiçbir sunum görmedik. Dünya ticaret savaşlarının konuşulduğu bir dönemde, Amerika'nın Çin'e aldığı önlemler, Avrupa Birliği'ne etkileri gibi konular tartışılırken bizim ekonomi yönetimimizin bu konuda hiçbir çerçeve sunmaması dikkat çekti. Sunum tamamen savunma sanayii üzerine kurulmuştu.”

Parti Meclisi iddiası

Parti Meclisi üyeliği için adı geçen üç İzmir milletvekilinden biri olan Ösen, iddialara ilişkin “Parti Meclisi’ne ilişkin söyleyebileceğim, bilgim olan bir şey yok. Şu anda benim görevlendirmem bütçe görüşmeleri konusunda elimden gelen çabayı sarf etmek, kendi uzmanlık alanımda ve partinin programlarını anlatmak” yanıtını verdi. Ösen sözlerine ““İnsanlara yeni bir perspektif çizebilmek çok önemli. AK Parti gidince yerine gelecek olanın ne olacağını iyi anlatmalıyız ki kararsız seçmen CHP’nin yönetebileceğini görsün.”

“Milletvekilleri sahada yok” eleştirisine yanıt

CHP’li Ösen, “milletvekilleri sahada yok” yönündeki eleştirilere de yanıt verdi. Ösen yoğun siyasi gündemin saha çalışmalarını doğrudan etkilediğini belirterek şunları kaydetti: “Elimizden geldiğince sahada olmaya çalışıyoruz. Özellikle bu dönemde gözaltılar, tutuklamalar olduğu için farklı görevlerimiz olabiliyor. Ama tabii ki İzmir’in İzmirli vekili olarak benim öncelikli görevimin şehirde olmak olduğunu düşünüyorum. Elimden geldiğince bunu yapmaya çalışıyorum. Bütçe döneminden sonra çok daha fazla sahada olacağız, hiçbir şüphe olmasın. Ancak gündem bazen hiçbir şeye izin vermiyor. Aslında ben sahaya çıktığım programların iki katını planlıyorum ama yarısı hep son dakika çıkan bir şeyler yüzünden iptal olmak zorunda kalıyor. Örneğin iddianamenin hazırlanması veya toplu halde bir yere gitmemizi gerektiren konular gündeme geliyor. Bu vekillerin elini ayağını çok fazla bağlayan bir konu. Gönül ister ki Türkiye siyaseti biraz daha normale dönsün, biz de sahada daha çok olabilelim.”