6 Şubat depremlerinde Kahramanmaraş’ta yıkılan ve 35 kişinin hayatını kaybettiği Ezgi Apartmanı davasında, mahkeme tarafından istenen 3’üncü bilirkişi raporu ODTÜ tarafından mahkemeye gönderildi.
Pastane tarafından yapılan tadilatın yapının genel davranışına fiziksel anlamda olumsuz bir etki yapmadığı, mevcut statik proje tasarımının yetersiz olduğunun tespit edildiği ancak bu durum nedeniyle tadilatların göçmeye etkisi hususunda net bir bilgi elde edilemediği belirtilerek 354 sayfalık bir rapor sunuldu.
TAHLİYE KARARI VERİLDİ
Davanın tek tutuklu sanığı olan 53 yaşındaki iç mekan tasarımcısı Ertan Danacı’nın tahliyesi talep edildi. Talebi değerlendiren Kahramanmaraş 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi, 23 Haziran’da Danacı’nın adli kontrolle tahliyesine karar verdi.
CUMHURİYET SAVCISI İTİRAZ ETTİ
Binada ölenlerin yakınları ve Cumhuriyet savcısı bir üst mahkemeye başvurarak, karara itiraz edip Ertan Danacı’nın yakalanarak tutuklanmasını talep etti.
'ASLİ KUSURLU'
Cumhuriyet savcısı itiraz dilekçesinde sanığın tahliye kararının hukuka aykırı olduğunu belirterek şu ifadelere yer verildi: Bu karar dosya kapsamındaki mevcut delil durumu ile bağdaşmadığından hukuka aykırıdır. Soruşturma aşamasında Karadeniz Teknik Üniversitesi tarafından düzenlenen 22 Ağustos 2023 tarihli bilirkişi raporunda, sanık Ertan Danacı'nın yapmış olduğu tadilat sebebiyle asli kusurlu olduğu açıkça tespit edilmiştir.
2 AYRI RAPOR DÜZENLENDİ
Kovuşturma aşamasında İstanbul Üniversitesi tarafından 31 Temmuz 2024 tarihinde düzenlenen raporda ise yapılan tadilatın ‘Tek başına veya diğer nedenlerle birleşerek binanın yıkımında etkisi olmadığının’ değerlendirildiği belirtilmiş. Bu durum raporlar arasında çelişki doğurmuştur. Mevcut çelişkinin giderilmesi amacıyla dosya, Orta Doğu Teknik Üniversitesi bilirkişi heyetine tevdi edilmiş ancak 13 Haziran 2025 ve 15 Haziran 2025 tarihli 2 ayrı rapor düzenlenmiştir.
4 üyeli heyetçe hazırlanan 13 Haziran 2025 tarihli raporda, sanığın kusursuz olduğu yönünde değerlendirme yapılmış, buna karşılık 5’inci üye tarafından düzenlenen 15 Haziran 2025 tarihli muhalif raporda sanığın asli kusurlu olduğu net biçimde belirtilmiştir. Bu durum, bilirkişi heyeti içimde görüş birliğinin sağlanamadığını ve çelişkinin halen giderilemediğini göstermektedir ve delil durumu yönünden herhangi bir değişiklik meydana gelmemiştir.
'KAÇMA RİSKİ AÇIK'
Sonuç olarak, sanık hakkında mevcut deliller dikkate alındığında kuvvetli suç şüphesi halen devam etmektedir. Özellikle asli kusurlu olduğuna dair teknik raporların varlığı göz önüne alındığında, adli kontrol tedbirleri ile yetinilmesinin bu aşamada sanığın yargılandığı kanun maddeleri uyarınca alabileceği ceza düşünüldüğünde kaçma riski sebebiyle kalacağı açıktır. Bu nedenlerle sanık hakkında verilen 23 Haziran 2025 tarihli tahliye kararının kaldırılarak sanık hakkında tutuklamaya yönelik yakalama emri verilmesine karar verilmesi kamu adına talep olunur. (DHA)
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
|||||
|
|
![]() Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |