İzmir Sağlık Platformu, sağlık çalışanlarının çalışma koşullarını daha da zorlaştıracağı gerekçesiyle “eziyet yönetmeliği” olarak nitelendirdikleri yeni düzenlemeye karşı İzmir İl Sağlık Müdürlüğü önünde basın açıklaması yaptı.
İzmir Sağlık Platformu, sağlık alanında son dönemde yürürlüğe giren ve kamuoyunda “eziyet yönetmeliği” olarak adlandırılan düzenlemeye karşı tepkisini dile getirdi. İzmir İl Sağlık Müdürlüğü önünde bir araya gelen sağlık emekçileri, yönetmeliğin geri çekilmesini talep ederek, “Bu düzenleme sağlık çalışanlarının haklarını gasp ediyor, kabul etmiyoruz” mesajı verdi. Açıklamada, çalışma koşullarının her geçen gün daha da ağırlaştığı ve bu tür uygulamaların sağlık hizmetlerini olumsuz etkilediği vurgulandı.
Platform adına konuşan İzmir Aile Hekimleri Derneği Başkanı Muhteber Çolak, "20 yılı aşkın süredir sağlıkta dayatılan performans sisteminin sağlık emekçilerini köleleştirildiğini, halk sağlığını tehdit ettiğini, her platformda dile getirdiklerini" belirterek, şunları kaydetti:
"Sağlık bakanlığı bürokratları, oturdukları koltuklardan hiçbir bilimselliği olmayan, yeni yönetmelikler ile sağlık sistemini daha da içinden çıkılamaz hale getirmektedir. Hastanelerde randevu krizini çözmek bir yana, şimdilerde de Aile Sağlığı Merkezlerinde yeni krizler ortaya çıkmaktadır. 1 Kasım’da yürürlüğe giren yönetmelik uygulanması anlamsız, gereksiz, iş barışını bozan, sağlık emekçilerini değersizleştiren, bilimsellikten çok uzak maddeler ile doludur. Ve tüm maddeleri ile derhal geri çekilmelidir. Hasta memnuniyeti, ilaç kısıtlamaları devam ediyor. Bu ay son 6 ayda aile sağlığı merkezlerine başvurmayan hasta nedeniyle kesinti yaptınız. Haziran ayı içerisinde uygulamaya konan son altı ay içinde aile sağlığı merkezlerine başvurmayan hastalar için, sağlık emekçilerinin ücretini kesmek haksızlıktır, bilim dışıdır, akıl dışıdır. Performans siteminin nasıl kural tanımadığının kanıtıdır."
“Bu uygulama vicdansızlıktır”
Dünyanın hiçbir yerinde olmayan bu uygulamanın, sağlık sisteminin, sağlık emekçilerinin haklarını yok sayan bir hale getirildiğini gösterdiğini belirterek, "Hastanın hiçbir ihtiyacı yokken, izlem, tarama veya tetkik önerilmiyorken onları 6 ayda bir Aile Sağlığı Merkezlerine davet etmek hiçbir kılavuzda yer almayan, dünyada eşi benzeri olmayan, bilimsel verilere dayanmayan bir uygulamadır. Hele hele gelmediği için doktorun, hemşirenin, ebenin maaşından yüzde 15’lere yakın kesinti yapmak vicdansızlıktır ve asla kabul edilemez. Yargı süreci başlatılmıştır. Hukuki mücadelemiz devam edecektir. Ancak Sağlık Bakanlığını bu haksız ve hukuksuz uygulamadan derhal vazgeçmeye davet ediyoruz. Aile Sağlığı Merkezleri sağlığın yapıtaşıdır. Koruyucu hekimlik için, bebek, çocuk, gebe izlemleri için hastalarımıza nitelikli en 20 dakika zaman ayırmamız gerekir. Bu yönetmelik ile dayattığınız gereksiz hasta başvurularının hiçbir yararı yoktur. Hasta başına ayırmak zorunda olduğumuz sürelerden de çalmaktadır" diye konuştu.
“Bakanlığı sağlık emekçilerini dinlemeye davet ediyoruz”
Türkiye'nin, sağlık kurumlarına en çok başvurulan ülke olduğuna işaret eden Çolak, Türkiye'nin aynı zamanda yüz bin kişiye düşen hekim ve ebe sayısında son sıralarda yer aldığına dikkati çekti.
Uygulanan politikalarla kışkırtılmış bir sağlık talebi yaratıldığını, iş yükü ve sağlıksız çalışma koşulları yüzünden hekim göçüne neden olunduğunu belirten Çolak, şöyle devam etti:
"Halkın sağlık hakkına ulaşmasında yeni engeller yarattınız. Şimdi bu yönetmelik ve yarattığı gereksiz başvurular yüzünden zaten yoğun olan Aile Sağlığı Merkezlerinde daha fazla yoğunluk yaşanacaktır. Sağlık Bakanlığını, sağlık emekçilerini dinlemeye davet ediyoruz. Çok başvuru çok tetkik sağlık göstergelerini geliştirmez. Uygun zaman aralığında, uygun taramalar, aşı ve izlemler yaşatır ve korur. Kilo boy ölçerek kronik hastalıklar ve obezite önlenemez. Gelir adaletsizliğinin artması, sağlıksız ve dengesiz beslenme sorunu ile mücadele etmeden kronik hastalıkların engellenmesi eksik kalır. Sağlık Bakanlığının halk sağlığı için gerçekten bir şeyler yapmaya niyeti varsa, öncelikle bireylere kolay ulaşılabilir ucuz ve sağlıklı gıdalar temin edilebilmesi için çabalamalıdır. Aşı karşıtlığı ile mücadele etmelidir."
“Deprem yönetmeliğine uygun yeni modern aile sağlığı merkezleri inşa edilmelidir”
Çolak, nitelikli tıp eğitimi süreci için çalışması, üniversite hastanelerinin güçlendirmesi, sağlık harcamalarına ayrılan payın artırılması ve kamuya yatırım yapılması gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Kişi başına ortalama nüfuslarımız düşürülürken, deprem yönetmeliğine uygun yeni modern aile sağlığı merkezleri inşa edilmelidir. Sağlık Bakanlığı bizlerin süper kahraman olmamızı bekliyor. Ücretimizi almak için bizden beklenen iş yükü kaf dağının ardında. Bütün hastalarımız 6 ayda aile sağlık merkezine gelirse, poliklinik oranları tutarsa, hyp oranlarını, antibiyotik, antienflamatuvar oranlarını, ppı oranlarını, bebek izlem, aşı oranlarını, gebe ve lohusa izlemlerini, hemşire arkadaşlarımız bunlara ilave olarak hyp vital bulgu girişlerini ve yaşlı sağlığı izlemlerini tam yapmak koşuluyla ücretimizi alabiliriz.
Artık yeter. Daha fazla geç olmadan bilimsellikten uzak, sağlık emekçilerini her gün daha da tüketen uygulamalardan vazgeçin. Kesinti yapmaya çalışmak için ucube formüller üretmeyin. Bizleri daha fazla tüketmeyin. Bu uygulamaların devam etmesine asla izin vermeyeceğiz." (ANKA)
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
|||||
|
|
![]() Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |