Tunç Soyer ve Heval Kaya'nın ifadeleri ortaya çıktı!

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının, eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in de arasında bulunduğu 157 kişi hakkında gözaltı kararı çıkardığı soruşturma dosyasında bazı konut projelerine ilişkin iddiaların bulunduğu öğrenildi. Soyer, konuya ilişkin Mülkiye Müfettişine verdiği ifadede, kentsel dönüşüm konusunda ''piyasa koşullarına bağlı olarak teklif alınamaması" üzerine belediyenin yurttaşlara taahhüt ettiği konutların yapımını hızla gerçekleştirmek amacıyla hareket ettiğini, inşaatların kontrollerinde belediyenin teknik personelinin görevlendirildiğini, ruhsata aykırı veya eksik uygulamalar rapor edildiğinde hemen gereğinin yapıldığını belirtti.

Edinilen bilgiye göre, Soyer'in yanı sıra, belediye iştiraki İZBETON AŞ'nin eski Genel Müdürü Heval Savaş Kaya'nın da arasında bulunduğu belediye ve şirket yetkilisi birçok kişi Mülkiye Müfettişlerinin, İZBETON AŞ'nin Karşıyaka'daki bazı kentsel dönüşüm işleri için S.S. İş İnsanları Örnekköy Yapı Kooperatifi ve S.S. İş Dünyası Konut Yapı Kooperatifi arasında imzaladığı sözleşmelere ilişkin sorularını yanıtladı. 

Mülkiye Müfettişi, soruşturma sonucunda düzenlediği raporu başsavcılığa gönderdi. 

İfadesi alınanlar, "Örnekköy Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı'nda inşaat ruhsatına aykırı veya eksik uygulamalar yapıldığı, izinsiz alt yüklenici çalıştırılması, işin İZBETON tarafından kooperatiflere devri sebebiyle kamu zararına neden olunduğu" şeklindeki iddialara yanıt verdi.

"Ruhsata aykırı veya eksik uygulamalar rapor edildiğinde hemen gereği yapıldı"

Buna göre, Soyer, kentsel dönüşüm alanlarında uzlaşma sağlanılan hak sahiplerinin sözleşmeyle tapularını belediyeye devrettiklerini, belediyenin de mülkiyet birliğinin sağlandığı imar adalarında kat karşılığı yapım işlerini başlattığını anlattı.

Örnekköy, Aktepe-Emrez ve Uzundere'de "piyasa koşullarına bağlı olarak teklif alınamadığını" ifade eden Soyer, belediyenin yurttaşlara taahhüt ettiği konutların yapımını hızla gerçekleştirmek amacıyla 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun uyarınca İZBB ve İZBETON arasında protokol imzalanması konusunu Belediye Meclisine sunduğunu aktardı. Meclis kararlarının ardından protokoller imzalanarak, yapımlara başlandığını bildiren Soyer, Örnekköy'deki kentsel dönüşüm inşaatlarının kontrollerinin belediye tarafından fenni mesul olarak görevlendirilen teknik personelce gerçekleştirildiğini, ruhsata aykırı veya eksik uygulamalar rapor edildiğinde hemen gereğinin yapıldığını, eksikler giderilmeden inşaatın devamına müsaade edilmediğini belirtti.

Soyer, belediyenin İZBETON A:Ş ile sözleşmesinin 6306 sayılı kanuna uygun olduğunu vurgulayarak, İZBETON'un kooperatiflerle kat karşılığı inşaat sözleşmesi akdetme bakımından Devlet İhale Kanunu'na tabi olmadığını, kendi ticari ve sınai faaliyetleri kapsamında bu tür sözleşmeleri imzalayabildiğini anlattı.

"İhalelere giriş olmadı, iş İZBETON'un uhdesine bırakıldı"

İZBETON AŞ'nin eski Genel Müdürü Heval Savaş Kaya da Mülkiye Müfettişine verdiği ifadede Belediye Kanunu'nun kentsel dönüşüm konusunda verdiği görev ve yetkiler kapsamında özellikle Örnekköy, Uzundere bölgelerinde harekete geçtiklerini anlattı. Buralardaki maliklerle görüşerek, mallarının mülkiyetlerinin belediyeye geçirilmesinin; belediyenin de kontrol, güvence ve denetiminde hak sahiplerine yaşanabilir konutlar verilmesinin amaçlandığını ifade eden Kaya, 2016-2018 yılları arasında hak sahipleri ile belediyenin kat karşılığı inşaat sözleşmeleri yaptığını kaydetti.

Sözleşmelerde taahüt edilen müteahhitlik oranlarının öngörülemeyen ekonomik değişiklikler karşısında müteahhitler açısından kabul edilebilir olmaktan çıktığını, bu yüzden ihalelere giren olmadığını belirten Kaya, özetle şu ifadeyi verdi: 

"Hatta yüzde 54 ile bile müteahhitlerle anlaşmaya çalışsak talipli bulunamıyordu. Bu yüzden de belediye işi ihale edemiyordu. Belediye Meclisinin kararıyla iş İZBETON'un uhdesine bırakıldı. Büyükşehir ile İZBETON arasında protokol imzalandı. Bu kez İZBETON olarak biz arayışa geçtik. Yaklaşık bir sene süren arayışlarımız sonucunda ciddi ve kabul edilebilir bir müteahhit bulamadık. Hatta 40'ın üzerinde müteahhitle temas ettiğimizi söyleyebilirim.

Bir süre sonra Ticaret Odasında bulunan kentsel dönüşümle ilgilenen arkadaşlarla görüşmeler esnasında koopetarif fikri ileri atıldı. Bu fikri geliştirdik. En önemli nokta finans sorunuydu. Kooperatif modeliyle yürürsek aidatların düzenli akışı olduğu takdirde sorun yaşamayacağımız fikri bana mantıklı geldi. Bu çerçevede konuyu Tunç Soyer Başkan ile görüştüm. Konuyu Abdurrahman Suphi Şahin ve Ayşe Arzu Özçelik ile de görüştüm. İş çok geciktiği için 'Bu şekilde yürüyebiliriz' diye olumlu görüş belirttiler.

"Burada belediyenin kasasından çıkan bir para yoktur"

Burada belediyenin kasasından çıkan bir para yoktur, belediyeye yük gelmemektedir. Aksine şirkete yapılan sözleşme veya protokollerle ilave gelir getirilmektedir. İş sağlam olsun diye bir de kooperatiflerden teminat aldık. Kötü niyetim olsa teminat alma gereği duymazdım. Bilinmesini istediğim en önemli hususlardan biri, bizim yaptığımızı protokol, belediye ile İZBETON'un yaptığı protokolün hemen hemen aynı olmasıdır. 
Kooperatiflerin işi kime yaptırdığıyla ilgili bizim hukuki sorumluluğumuz olmadığı gibi müdahalemiz de olmamalıdır. Ben hiçbir zaman, hiçbir şirketi bunlara tavsiye etmedim, etmem de. Çünkü işin karı, zararı ve sorumluluğu kooperatife aittir.

Şunu samimiyetle ve açıklıkla söylemek isterim ki ortada hiçbir kamu zararı söz konusu değildir. Bilakis kamunun faydasına işler yapılmıştır. Yaptığım ve yaptırdığım hiçbir iş kanuna aykırı değildir. " (ANKA)