YAVAŞ: EKREM BAŞKANIN DOSYASINDA BİR ŞEY YOK

Özel'den önce kürsüye çıkan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş konuştu. Yavaş, özetle şunları söyledi:

"Harcadığının hesabını halka veren bir belediyecilik yaptık. Ankara'da yüzde 50 olan ayımızı yüzde 60'a çıkarttık. 3 olan belediye sayımız 16'ya çıktı. Şu an yüzde 58 memnuniyet oranına ulaştık. Baktılar ki koltuk altlarından gidiyor, bu belediye başkanlarını kötülemek, itibarsızlaştırmak lazım dediler. Lüks arabaları gösterip Ekrem başkanın arabaları diyorlar. Sonra bakıyorlar ki o araçlar Cumhur ittifakından bir vekilin arabası.

"BU ÜLKEYİ BU HALE SİZ GETİRDİNİZ"

Bugün bir esnaf bile telefonda konuşurken dinleniyor muyum endişesi yaşıyor. Bu ülkeyi bu hale siz getirdiniz. Ekrem başkanın dosyasında inanın hiçbir şey yok. İddia da edemiyorlar o yüzden karalıyorlar. Ekrem başkan, 'Beni canlı yayında açık açık yargılayın' diyor. O zaman buna niye cesaret etmiyorsunuz. Ümit Özdağ'ı tutukladıktan sonra Kayseri'den delil istediler. Ümit Özdağ'ın yattığı miktar, ceza alsa bile yatar süresini geçti. Ceza yargılamasında esas olan tutuksuz yargılamadır. Bunlar ters tepecek. İnşallah yapılacak seçimde derslerini alacaklar ve hak yerini bulacak.

"KAÇ KİŞİ DAHA TELEF OLACAK"

Gerçekten işlenmiş bir suç olsaydı; her gün televizyonlarda onu izleyecekti. O zamana kadar kaç kişi daha telef olacak, diyor. Yakışıyor mu bu? Sevgili Konyalılar bu haksızlıkları görüyoruz. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. Bizim inancımızda böyledir. Ekrem başkan çıkana kadar ne gerekiyorsa o yapılacak. Ankara'da, İstanbul'da olduğu gibi tüm yurtta da çiftçilerimize destek olacağız. Mazot, gübre ve fide desteğini her yere vereceğiz. Tarımda da bizi dışarıya muhtaç edeceksiniz."

"KONYA BİZİ BAĞRINA BASAR DEDİK"

Yavaş'ın ardındansa halka, CHP Genel Başkanı Özel seslendi. Özel, özetle şunları söyledi:

"Güzel Konya, şefkatli Konya, kendisine yaklaşanı kucaklayıp bağrına basan Konya, sana geldik Konya merhaba... Zalimin kibrinden sana sığındık. Böbürlenmeden bıkan, yukardan bakıp sonra unutanlara karşı sana geldik. Karıncanın kardeşi olmaya geldik. Bugün dostun evindeyiz. Konya'nın vicdanıyla bu topraklara hakkaniyet gelecek.

Kılıçarslan Meydanı'nı istediğimizde şaşıranlar oldu. Tayyip bey, İstasyon Meydanı'na kaçarken orada miting mi olur dediler. Olur dedik, Konya bizi bağrına basar dedik. Konya'ya, Yozgat'tan, Saraçhane'den selam getirdik. Dediler ki; orası birilerinin kalesi orada toplanılmaz. Konya'da yüzde 7 de, yüzde 9 da, yüzde 11 de oy çıkardık. Ama suçu Konyalıya atmadık. 31 Mart Seçimlerinde Konya'da 1 olan belediyenin yanına 4 belediye eklerken artık adım adım Konya'da gönüllere girerken kibre kapılmadık.

"SALDIRIDA BULUNANLARI SERBEST BIRAKIN"

Konya'da aracımız gezerken silahla ateş açıldı. Şikayetçi bile olmayın dedim. Ama çıktı Konya Belediye Başkanı, 'böyle bir şey yoktur, yalan' dedi. Sonra ortaya çıktı ki, 2 kişi küfürler edip havaya ateş açmışlar. Bana sorarsanız o kişilerin dahi biz gittikten sonra serbest kalmasını isterim. Kötülük yapana dahi biz dost elini uzatmaya hazırız.

"TAYYİP BEY İKİNCİLİĞİ TATTI"

31 Mart Seçimleri Konya'da kabuğumuzu kırdığımız ve önemli bir adım attığımız gün oldu. O gün 47 yıl sonra gördük ki CHP, Türkiye'nin 1. partisi. Nüfusun yüzde 65'ini, ekonominin yüzde 85'ini yönetmek nasip oldu. Tayyip bey de ilk kez ikinciliği tattı. Dedim ki, kimseyi rahatsız etmeyelim, sevinmeyelim. Bu seçimin kazananı Türkiye Cumhuriyeti'dir dedim. Çünkü rakibiyle alay eden bu üsluptan çok çekmiştik. Seçilen 412 belediye başkanımızı Ankara'ya topladığımızda onlara şunu söyledik. Elinizdeki anahtar sizin değil şehrinizin anahtarı. Kimseyi ayırmadığınızda, iyi hizmet verdiğinizde o anahtar, CHP'nin iktidarının anahtarıdır dedik. Madem ki 1. partiydik, emekliyi, emekçiyi, gençleri düşünmeliydik.

İlk bayramda bütün liderleri ve Recep Tayyip Erdoğan'ı aradım. Bayramın ilk günü makama hürmeten Sayın Erdoğan'ı aradım. Dedim ki normali budur. Şehit cenazesinde birbirinin elini sıkmayan iktidar ve muhalefet olmaz dedim. Bu milletin takdirini de kazanıyordu. Ama maalesef geçen temmuz ayında CHP'nin oyları seçim sonucunun da üzerine çıkınca, milletin kavgayı değil hizmet üreten muhalefet anlayışını takdir ettiğini gördü.

Bana soruyor deprem için ne yaptın, kentsel dönüşüme destek verdim. Deprem bakanlığı kur, İstanbul'u siyasetin üzerinde el ele tutalım dedim. Notu aldılar ses etmediler, arkalarına bakmadılar. Ama bu kasım ya da sonraki kasım ayında milletimiz Ekrem başkanı seçecek, ne istiyorsun diye sorduklarında Ekrem başkandan isteyeceğim tek şey: Deprem Bakanlığı'dır. O bakanın da her partiden yardımcısı olmalıdır.

"ASGARİ ÜCRET 30 BİN TL OLSUN DEDİK"

Ey Erdoğan adayımı bırak, sandığı getir. Adayımı yanımda, sandığı önümde istiyorum. Ekrem başkan cumhurbaşkanı olsun istiyorum. Asgari ücret 30 bin TL olsun dedik, kaynak yok dediler. Oy farkı açılınca diyaloğun CHP'ye yaradığını söyleyin, belediyelerin borçlarını istediler. Belediyelere haciz yolladılar. Yetmedi...

Konya'ya, kendisine oy verince bir şey demeyen, başkasına oy verince milletin iradesini yok sayanları şikayet etmeye geldim. Bakan yardımcılığı yapmış birini İstanbul'a başsavcı yaptılar. Cumhurbaşkanı Anayasa'yı ayaklar altında çiğnedi. O günden bu yana belediyeler taciz altındadır. Namuslu bir soruşturmaya kimse bir şey demez.

"BU YAPILANLAR YAKIŞIR MI"

Tayyip bey, yüzlerce defa sorgulandı, yargılandı, suçlu bulundu ama Tayyip beyin kapısına polis gitti mi? Gözaltına alınıp emniyete götürüldü mü? Orada sorgulandı mı? Mahkemeye çıkarılıp tutuklandı mı? Tayyip bey, mahkeme kararı kesinleştikten sonra davulla zurnayla miting yapıp cezaevine girdi. Yüreği temiz Konya soruyorum bu yapılanlar yakışır mı Ekrem başkana?

Aileyle, eşle, kayınbiraderle bile uğraşıyorlar. Mansur başkanla konuştuk biraz önce. Hazırlık soruşturması gizlidir. Ayrıca bu dosyada ekstradan gizlilik kararı vardır. Ama bunların kanallarını açarsanız her türlü yalan, iftira, dosyada olmayanlar gerçekmiş gibi anlatılıyor. Biz adayımıza, başkanımıza, arkadaşlarımıza güveniyoruz. Siz de savcınıza güveniyorsanız, hodri meydan. Mahkemeyi yayınlayın TRT'den. Kim yalan söylüyor kim gerçek?

"CHP'YE DEĞİL YARGIYA HESAP VERECEKLER"

Ak Partili siyasetçiden savcı yapınca, 19 Mart darbesi geldi. Bir yıl önce 16 milyon İstanbullunun seçtiği Ekrem başkana darbe yaptılar. Her zaman darbeler askerden gelmez. Bazen de böyle sivillerden gelir. Darbenin bir karargahı vardır, bugünkü darbenin karargahı Beştepe'dir, Saray'dır. Devletin televizyonunun yaptığı bu ihanet unutulmaz. Günü gelince TRT'yi yönetenlerden bunun hesabını hukuk önünde soracağız. Yargıya güvenin yüzde 20'lere düştüğü ülkeyi, yüzde 80 güvenlere ulaştıracağız. Onlar da CHP'ye değil, yargıya hesap verecekler.

Ekrem başkanın 31 yıl önce aldığı diplomayı iptal ettiler. Ertesi sabah evinin kapısına binlerce polisimizle dayandılar. Tayyip Erdoğan, bir ay geçsin birbirlerinin, ailelerinin gözlerinin içine bakamayacaklar, demişti. Sayın Erdoğan tam 45 gün geçti ve ben Konya'da, Konyalıların gözlerinin içine bakıyorum. Peki sen Allah'tan korkan birinin gözlerine bakıp, bu yapılanlar siyasi değil hukukidir diyebiliyor musun? Sen sokağa çıkıp pazara gidebiliyor musun?

"GÜRTUNA, 'BU İŞ YANLIŞ OLMUŞ' DİYOR"

Konya'da bir şey yapacağız. Tayyip bey belediye başkanıyken onun belediye meclisi üyesiydi. Onu cezaevine yollarken yanındaydı. Ali Müfit Gürtuna'yı hatırlıyor musunuz? Altı yıl İstanbul'u yönetti. 1998 yılından 2004 yılına kadar İstanbul'u o yönetti. Ali Müfit bey bir açıklama yaptı ve bu tutuklama uygun değil. Bu iş yanlış olmuş diyor. Tayyip beyin yerine gelen bu kişi , 'Bu iş yanlış olmuş' diyorsa işte vicdan işte ahlak.

Bu iddialara inananlar sadece yüzde 25 çıktı. Gerisinin inanmadığı bu iddialarda öyle rezil iftiralar duyduk ki, 560 milyar TL'lik yolsuzluk yaptılar dediler. TRT, a haber, CNN yazdı ekrana bunu. İBB'nin 6 yıllık bütçesinin toplamı 597 milyar ve bunun yüzde 70'i personel gideri zaten. Bunu açıkladık sustular, özür dilemediler. 1200 telefon alıp kongrede dağıttılar dediler. Biz dez dedik ki 1 telefon alınmadı. Bu yalan için de özür dilemediler.

"JAMMER, KADİR TOPBAŞ DÖNEMİNDEN"

Oteldeki siyah çanta, eski İBB Başkanı Kadir Topbaş döneminde alınan Jammer çıktı. Bu ülkede senin etle tırnak oldukların seni dinlediler Jammer açıyordun. Halkın yüzde 70'i dinlendiğinden şüpheleniyor. Sen niye Jammer açıyorsan Ekrem başkan da o yüzden Jammer açıyor. Günlerce çantada para dediniz, bu nasıl iftira. Rahmetli Kadir Topbaş'ın aldığı Jammer'ı kullanıyor diye Ekrem başkana hesap soranlara şunu diyorum. Onun içinde Jammer olduğunu bile bile 3 gün 4 gün bu iftirayı attınız. Mahkeme-i Kübra'da bunların hepsi karşınıza çıkacak.

Hz. Mevlana'nın Konya'ya gelişinin 797. yılı. Mevlana, Mesnevi'de der ki: "Kendin için yapılmasını istemediğin şeyi kardeşine yapma." Ergenekon davası sürecinde bizi dinlemedi sonra dedi ki aldatıldım, milletim ve Rabbim beni affetsin. O gün Zekeriye Öz vardı, bugün akın Gürlek var. O gün gizli tanıklar vardı bugün yine gizli tanıklar var. O kazdığın kuyuya sen düşersin bu millet bu sefer seni kurtarmaz oradan.

"POLİSLERİMİZİN ALINLARINDAN ÖPÜYORUM"

İstanbul'da yasakladın, Saraçhane'de milyonlar toplandık. 23 Nisan'da, 1. Meclis'ten Anıtkabir'e yürüyeceğiz önümüze barikat koyuyarlar. Dedik ki polisleri rahatsız etmeden barikatları yıkın dedik. O barikatları yıkanların da polislerimizin de alınlarından öpüyorum.

"KARŞIMA ÇIKANI TELEF EDERİM DİYOR"

Allah şaşırttı dedi ki, 'Bakalım Cumhurbaşkanlığı yolunda daha kaç CHP'li telef olacak?' Böyle bir şey olur mu? Telef lafını artık hayvanlar için kullanmayalım diyor hayvanseverler. O, Ekrem başkanı telef ettim, gerekirse Özgür'ü de ederim. Karşıma kim çıkarsa telef ederim diyor. Ben Konya'nın huzurunda söylüyorum, insana böyle söylenmesine ağzımız varmaz. Bu millet büyüktür, Ekrem başkanı sana telef ettirmez, taltif eder, senin yerine onu cumhurbaşkanı eder. Ekrem başkana sordum, duydun mu dedim. O da dedi ki, 'Duydum ben utandım. Aynı anda kendisini hem ihbar ediyor hem itiraf ediyor' dedi. Bu 19 Mart'ın cumhurbaşkanımıza darbe girişimi olduğu yönünde zerre kuşku yoktur.

"MELONİ, SIĞINMACILAR İÇİN TEŞEKKÜR EDİYOR"

Kul hakkı yiyor, iftira atıyor. İtalya'da Meloni, Erdoğan'a teşekkür etti. Sığınmacıları Türkiye'de teşekkür ettiği için. Erdoğan, sana Meloni'nin değil Konyalıların teşekkür etmesi gerekiyor. Dünya kadar sığınmacı Konya'ya geldi. Trump diyor ki, Gazze'ye Las Vegas yapıp kumarhaneler açacağım diyor. Gazze'nin önünde Avrupa'ya yetecek 100 yıllık doğalgaz var. Trump deli deli konuşmuyor. Filistin'in önündeki doğalgaza göz dikti bunu bilelim. Netanyahu ile buraya çökmek istiyor.

Kıbrıs'ı, Bülent Ecevit'i anarken Necmettin Erbakan'ı anmamak olmaz. 1974 Temmuz'unda, İngiltere olmaz dedikçe, ABD sakın ha dedikçe, o gün Kıbrıs'ı kurtaran sağda Erbakan solda Ecevit, bizimkilerdi. Bugün Kıbrıs'ı satan Recep Tayyip Erdoğan. Bugün gitmiş orada külliye açıyor. Türki Cumhuriyetler Kıbrıs'ı tanısın diye beklerken onlar Rum kesimini tanıyor ve Trump'tan korkusuna susuyor.

19 Mart tek bir nedenle yapıldı. Tayyip beyin atadığı 4 kişiyi Ekrem başkan yendiği için yapıldı. Erdoğan için büyük tehlike gördüğü için Ekrem başkan cezaevine konuldu. 55 milyar dolar sattılar şu ana kadar. Bu 2.2 Trilyon Lira para demek. Yani her birimize 86 milyona bölsek, 25'er bin TL para yapıyor. Yani hepimizin cebinden 1 asgari ücretten fazlasını aldılar. Bu paranın 10'da 1'iyle bütün emeklilerin maaşını 30 bin TL yapabilirdik.

Bu paranın yarısıyla bütün çiftçilerin bankalara olan borçlarını siler, faizlerini sıfırlayabilirdik. 1 milyon öğretmen ataması yapıp, 3 yıllık maaşlarını peşin olarak öderdik. Ama bu paranın da hesabı sorulur, o yiğit adam da günü gelir cumhurbaşkanı koltuğuna oturur.

Bunlar oy aldıkları şehirleri çantada keklik olarak gördüler. Bu iktidar değişmezse Konya'nın susuzluk sorunu çözülmeyecek. Konya Ovası Projesi vardı ne oldu? Konya'nın 50 yıllık su ihtiyacını çözdük diyor. Konya'da 2.2 milyar metreküp yer altından çekiliyor ve 3 bin obruk oluştu. AK Parti geldiğinde 50 metreden çıkan su şu an 500 metreden çıkıyor. Bunlar, Konya'da buğdaya destek vermezken yurt dışından buğday ithal ediyor. Dün 1 milyon ton mısır ithalatı için gümrük vergisini sıfırladılar yazıklar olsun.

Çıkmış Tayyip bey CHP'li belediyeler suya zam yapıyor demiş. Konya Büyükşehir suya zam yapma işini otomatiğe bağlamak için 3 ayda bir su yılda 4 kez kendi kendine zamlanıyor. Konya'da su 32 lira, Manisa'da 20 lira. Manisa'da belediyle CHP'li 20, Konya belediyesi AK Partili 32 lira. Bir dahaki sefere sizi de bekleriz Konyalılar. Manisa'da suyun ilk 2 tonu da ayrıca 1 lira. Aslında 2 ton için hiç almaylacaklardı Sayıştay ceza yazar diye o 2 ton su için 1 TL alınıyor.

Ben Konya'ya geldim yüz binlerle buluştum. Ömrümün sonuna kadar unutmayacağım anılarla, geleceğe umutla bakarak ayrılıyoruz. Erdoğan'a Mevlana'nın Mesnevi'siyle sesleniyorum: Ey varlığa ikbale eren kişi aklını başına al da bu kuvvetin, kudretin geçici olacağını bil. Sen de sıraya bağlısın. Sıran gelince gideceksin yerine başkası geçecek."

Allah akıl fikir vere de Akın Gürlek, Mevlana için soruşturma başlatmaya, Erdoğan'a karşı başka adayı destekler söz söylediği için. Kent meydanlarında imza topluyoruz. İmza kampanyasına katılmak için CHP'li olmaya gerek yok. Bu kampanya içerdeki tutsakların çıkıp seçim sandığının önümüze gelmesi içindir. 13 milyon 700 bin imzaya ulaştık.

Burada bizi yalnız bırakmayan tüm siyasi partilere milliyetçi demokratlara, liberal, muhafazakar demokratlara, Kürt demokratlara, sosyalist demokratlara, hepinize teşekkür ediyorum."