Alsancak Tarihi Havagazı Fabrikası'nda gerçekleştirilen toplantıda konuşan Tugay, kendisine ve belediyeye yönelen eleştire karşı içini dökerek önemli açıklamalarda bulundu. 

"OTOBÜS, GEMİ, TRENLERDEN ZARAR EDİYORUZ

"Hiç kimse belediyeye neden kar etmiyorsunuz demesin. Dilimde tüy bitti" diyen Başkan Tugay, "Biz kar amacı güden bir şirket değiliz. Gelirimiz insanlardan gelen vergilerden geliyor. Bilmeyen öğrensin. Halkımıza hizmet için işletiyoruz. Otobüslerden, gemilerden, trenlerden zarar ediyoruz. Sudan zarar ediyoruz. Aradaki zarar denilen para nereden geliyor? Zaten insanımız vergileriyle onu telafi ediyor. Çayı neden ucuza satarız? Düşük gelirli de güzel bir mekanda otursun diye. Anaokullarını özel okullara parası yetişmeyen anne babalar için yaparız. Belediyeye kimse şirket muamelesi yapmasın. Devlet denilen yapı hepimizin ailesi gibi bir yapı. Devletin de bu sorumluluğun sahibi olduğunun farkında olması gerekiyor. Devlet bugün vatandaşına sahip çıkmıyor. Kendimize de pay biçelim ama genel olarak toplumdan topladığı parayla varlığını sürdüren devlet kurumu kendi siyaseti ve siyasi varlığını devam ettirmekle uğraşıyor. Bu cümleleri kurma zorunluluğu hissediyorum. Ben bu ülkenin yetiştirdiği aydın insanlardan biriyim. Bunların ihmal edildiğini düşünüyorum. Hepimizin günü geldiğinde hakkını aramak, günü geldiğinde hesap sormak, günü geldiğinde seçmek için bunları konuşup hatırlatmanızda fayda var. Belediye imkanlarını halka hizmette kullanacak. Kimse de hizmet için yaptığımız şeyleri başımıza kakmaya çalışmayacak" şeklinde konuştu.

"15 KİLO VERDİM İLAÇ KULLANIYOR DİYE YAZMIŞLAR”

Tugay şöyle devam etti: "Belki yeri değil ama bu konuda çok dolu olduğum için şunu söylemek istiyorum; İzmir'imizin hak ettiği vizyona ihtiyaç var. Yıllardır kendi içimizde ördüğümüz hapishane duvarları buna engel. Kendimizi adeta kapatıp muhafazakarlaştırmışız. İzmir dünyanın en özel şehirlerinden biri. Hangi şehrin böyle köklü bir tarihi var diye başlayalım. Tarım, sanayi, ihracat, nüfusun yüzde kaçı genç... Bunları bir puanlar mısınız? Bu şehrin büyüklüğü ve değeri karşısında herkes öne eğilmeli. Bunu ben yapmadım. Milyonlarca insan, emek, hep beraber bu şehrin değerini belirlenmiş durumda. Bize düşen ne? Bizim dışımızda da bu şehrin dinamikleri var. Hepimize düşen görev beynimizin çevresinde oluşturduğumuz hapishane duvarlarını kıracağız. Olmaz diyenleri susturacağız. Kim bilir bu bisikletlere ne kulplar takacaklar. Zarar derler, istasyon derler, arıza derler. Bunları yaparlar. Aramızda böyle insanlarda yaşıyor. Sosyal medyadan yazıp çizmeyi de çok seviyorlar. 15 kilo verdim ya ben ona dahi ilaç kullanıyor diye yazmışlar. Diyet yaptım. Kimse kimseyi karalamaya kalkmasın. Hiçbir şey bilmeyen, yazıp çizen boş konuşan insanlara ihtiyacımız yok. Aynı şeyi Türkiye için de kurarım. Ancak bir yer öncü olacak ya. Bu şehir tam olarak böyle bir yer."

"BAZEN DERTLEŞME İHTİYACI DUYUYORUM..."

Başkan Tugay sözlerini şöyle sürdürdü: "Büyüklerinizin örümcek kafalarından kurtarın kendinizi. Bu günlere bilgi ve bilimle geldik. Bilim ve teknolojide var olmamız lazım. Yüz binlerce Türk başka ülkelere hizmet ediyor. Belki yarı ücretlerde çalışarak... Yazık ki biz onlara sahip çıkamadık. Atalarımız bize bu ülkeyi sevmeyi öğretti. Bir gün aklı başında siyasetçiler gelecek ve bu ülkeyi birlikte ayağa kaldıralım diyecekler. Ben de son nefesime kadar elimden geleni yapacağım. Bazen dertleşme ihtiyacı duyuyorum. 58 yaşındayım daha kaç yıl yaşarım bilmiyorum ama ben ve benim gibi ömrünün son çeyreğine girmiş olan insanların bu ülkeyle ilgili çok özlemi var. Biz bu ülkenin iyiliğini görmek istiyoruz. İnsanların sudan sebeplerle birbirini boğazladığı değil sorunların insanca çözüldüğü bir dünya görmek istiyoruz. Çocuklarımızın uyuşturucu, kumar, işsizlik içinde olmasını değil insanca yaşamasını istiyoruz. Bir araya geldiğimizde birbirimizden güç alıyoruz. Biz belediyede kendi aramızda kavga ediyoruz zannediyorlar bakın sendika yöneticisi arkadaşımız da kalkmış gelmiş ayağına sağlık. Bu çabanın yanında yer alınmasını bekliyorum."