İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, İzmir’in sorunlarının çözümü için gerek bakanlıklarla gerekse Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşebileceğini söyledi. Tugay, “İzmir’in taleplerini, sorunlarını anlatmamız lazım. Bunun için bakanlarla da cumhurbaşkanıyla da görüşeceğim. Kendilerini de İzmir’e davet edeceğim. İzmir’in sorunlarını çözmek için diyaloğa açığım, herkesle görüşüm. Takım tutar gibi siyasi parti tutulmaması lazım” dedi. “İki tarafta da hata görüyorum” “İzmir’in sorunlarını çözmek için diyaloğa açığım" “Beni engelleyerek siyaset olmaz”
Katıldığı programda konuşan Tugay, geçtiğimiz hafta AK Partili isimlerle Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’i ziyaret etmesinin ardından gündeme gelen “AK Parti’ye mi geçiyor?” tartışmalarına yanıt verdi. Tugay, “Ben iki tarafta da hata görüyorum. Daha çok eleştirdiğim bugünkü yönetim değil geçmiş dönemdeki belediye yönetimiydi. Bakanlıklarla diyalogda istekli davranmıyordu. Bir sürü sorun da bakanlıktaydı. Bu görüşmeler olmayınca İZBAN sorunu hallolurdu, alt yapı ile ilgili eksikleri konusunda yol almış olunabilirdi. Hükümet de illa bizden biri belediye başkanlığı yapsın demesi ayıp olur. Sonuçta seçimi biz kazandık. Herhangi bir semt AK Partiye oy verdi diye hizmet etmemem mümkün mü? Ahlaksızca olur. Aynı şeyi hükümet de yapamaz. İzmirlinin vergileri alınıyor ve onun da düşük bir kısmını veriyorlar. İzmir, ülkemizin göz bebeği, lokomotif kentlerden birisi. Devletin kendisi buraya bir şey vermiyor olsa da İzmir’in kendi dinamizmi kalkınmada önemli bir kapasite sağlıyor, ülkeye de katkı sağlıyor” ifadelerini kullandı.
Tugay, siyasette tarafgirliğe karşı olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “Diyorum ki İzmir’in taleplerini, sorunlarını anlatmamız lazım. Bunun için bakanla da cumhurbaşkanıyla da görüşeceğim. Kendilerini de İzmir’e davet edeceğim. Siyasette doğru bulmadığım bir şey var, aynı ülkenin vatandaşıyız, iki farklı siyasi partiyi desteklemek ölene kadar aynı takımı tutmak gibi bir şey olamaz. Tabi ki siyaseten kuvvetli ayrışmalar yaşandığından bazı insanlar bir partiye karşı başka partiyi destekliyordur. Ancak neticede ulus olarak yararımıza bakmak zorundayız. Ülke olarak yeterince kalkınmıyorsak, işsizlik artıyorsa adaletsizlik, dengesizlik artıyorsa körfez kirliliğinden bahsediyorsak falanca partinin sorunları değil ki bu sorunlar. İşsizlik de yoksulluk da kirlilik de herkesi etkiliyor. Şapkayı önümüzde koyarak sorunlara karşı birlik beraberlik içinde olmamız, halkın da birbirinizle kavga etmeyin, bir arada çalışın diye talepte bulunması normal. İzmir’in sorunlarını çözmek için diyaloğa açığım, herkesle görüşüm, yeter ki konumuz ülkemizin, şehrimizin sorunlarını çözmek olsun.”
Tugay, siyasette engelleme anlayışına karşı olduğunu belirterek, “Takım tutar gibi siyasi parti tutulmaması lazım. Herhangi bir siyasi partinin başarılı görünmek için diğerine çelme takmaması lazım. Beni engelleyerek siyaset olmaz. Karşındakini engelleyip ben iyiyim diyeceksin. Ayıp bu. Biz bir ülkeyiz, komşuyuz, akrabayız, millet olarak aynı dili konuşan insanlar olarak niye birbirimizin kötülüğünü isteyelim. Bu ülkenin vatandaşıyız. Bu ülkenin iyiliği hepimizin iyiliği demek. Kiminle nasıl işbirliği yapacaksa da yaparız. Bu millete borcumuz” dedi.