Soyer’den savunma: Göreve devam etseydim şu an karşınızda değildim!

14 Ekim 2025 Salı   09:14

Asena TUNCA/GERÇEKİZMİR - İzmir Büyükşehir Belediyesine yönelik yolsuzluk soruşturması kapsamında açılan davanın ikinci duruşması bugün İzmir Adliyesi’nde görüldü.

Savcılık mütalaasında tutukluluk halinin devamı istenen Eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer savunma yaptı.

“GÖREVE DEVAM ETSEYDİM ŞU AN KARŞINIZDA DEĞİLDİM!”

Tunç Soyer, mütalaaya ilişkin savunmasında, haksız menfaat ve dolandırıcılık iddialarına değinerek şöyle konuştu:

"Bugün bir çift dinledik. Beyefendi sanık, hanımefendi mağdurdu. Böyle çok örnek var. İddianame o çifte, 'senin eşin seni dolandırdı' diyor. Aynı iddianame sen bundan kişisel menfaat elde etmedin diyor. Kim menfaat elde etti o halde? Ayrıca bu sabah bir yazı gelip 'zarar yok' diyor. Bu işin trajik bir yanı da var. Ben cezaevinde getirildim. Ceza çekiyorum yani. Neden 105 gündür bu cezalandırma devam ediyor? Nedeni, kentsel dönüşümde kooperarif modeli. Bunun nedeni çok belliyken dolandırıcılık kastı olduğu iddiası asla kabul edilemez. Bu model, tertemiz niyetlerle hukuka uygun hayata geçirildi. Her adımı şeffaf bir şekilde paylaşıldı. Varsa bi eksiklik ya da yolsuzluk her kooperatif yönetimi bunun hesabını zaten verir. Evet gecikmeler var. Ama gecikmeler dolandırıcılık olarak nitelendirilemez. Gecikmenin en önemli sebebi Temmuz 2024'teki durdurmadır. Hangi belediye başkanı kamu zararı olmadığı belgelenmiş olmasına rağmen dolandırıcılıkla suçlanır? Mağduriyetlerin sebebi ne sanıklar ne de modeldir? Kooperatif üyelerinin yaşadığı mağduriyetler nedeniyle bizlerin cezalandırılması hukuka aykırıdır. Hak mağduriyeti varsa bunun yeri hukuk mahkemeleridir, sizin değil. İzmir'in başkanı olmanın sorumluluğu ile hareket ettim her birinin derdiyle dertlendim. Başkanlığım devam etse birçok etapta sona gelinmişti. Birçok etapta anahtar teslimi yapmış olurdum. Bu memleketi uğruna ölecek kadar seviyorum. Hamaset değil. Bu model insanlar güvenli konutlarda yaşasın, ölmesin diyeydi. Mağduriyet varsa bunların çözümü hukuk mahkemeleridir. Sizin mahkemeniz değil. Eğer görevim devam etseydi birçok etapta anahtar teslim yapmıştık ve ben şu an karşınızda değildim. Ne kendimize ne başkasına haksız bir menfaat elde etmedik! Biz neden ceza çekiyoruz? 105 gündür devam eden cezamızı bitirin. 66 yaşındayım. Adımın böyle kirlenmesine asla izin vermeyeceğim. Dosyanızda somut bir suç yok. Terazinizi dengede tutabilmek için cezamızı kaldırmaktan başka bir yol yok."

"DELİ SAÇMASI BİR DAVA"

Soyer'in ardından sözü alan Avukat Murat Aydın ise şunları kaydetti: 

“Burada iddia edilen bir zarar varsa bu zararla mağdurları arasında nedensellik bağı olması lazım, aksi durum suç oluşturmaz. Peki zarar var mı? Şimdi burada zarara uğradığı iddia edilen kurum İzmir Büyükşehir Belediyesi. Kurumun kendisi dedi ki benim bir zararım yok. Kooperatif üyeleri ve kooperatif bakımından zarar var mı? Peki yarar var mı? Dolandırıcılık ekonomik çıkar için işlenen bir suç. İddia makamı diyor ki sanıklar kendilerine çıkar elde etmedi. Onca yıldır ceza hukuku çalışıyorum, dolandırıcılık davasında sanığın kendisine çıkar elde etmediğini söyleyen ilk iddianame görüyorum. Dolandırıcılık suçu için maddi menfaat elde etmek gerekir. 6 tutuklu sanık var. İddianame bu sanıkların şahsi menfaat elde etmediğini söylüyor. O halde diğer sanıklar için menfaat elde etmişlerdir ve o sanıklar da tutuksuz. Demek ki hayrına dolandırıcılık yapmışlar. Hayatımda bir daha böyle bir dava göreceğimi inanmıyorum. Böylesi deli saçması bir dava yüzünden benim müvekkilim 105 gündür tutuklu. Biz aynı raporlara dayanarak tahliye, iddia makamı tutuklama talep ediyor. Sosyoekonomik durumu iyi diye kaçarlar deniyor. Ben hayatımda ilk kez olumlu sosyoekonomik durumun tutuklama gerekçesi olduğunu duyuyorum. Sanırım Tunç Soyer’in hala İzBB Başkanı olduğu düşünülüyor. 2 yıldır soruşturan iddia makamı zararı belirleyememiş, çuvalla önümüze dosyayı koymuş… Şimdi sizin almaya karar verdiğiniz bilirkişi raporundan medet umuyor. Dünyanın her yerinde siyasi iktidarlar yargıyı etkilemeye çalışmıştır ve çalışacaktır da. Buna direnç gösterme görevi yargı mensuplarınındır. Meslek onurunu korumak ve sanığın sadece söylediklerini duyarak karar vermenin vicdani yükü size ait. Size düşen doğru karar vermektir. Çünkü söz konusu olan 6 kişinin hürriyetidir. Bu davadan dolandırıcılık çıkmayacağını hepimiz anladık.”



Sayfa Adresi: http://www.gercekizmir.com/haber/Soyerden-savunma-Goreve-devam-etseydim-su-an-karsinizda-degildim/180278