TBMM Genel Kurulu, Akbelen gündemiyle olağanüstü toplandı. Yoklama yapılan Genel Kurul'da yeter sayısına ulaşılmasının ardından AK Parti ve MHP'li vekiller de yerini aldı. Toplantı yeter sayısının sağlanmasının ardından CHP'nin Akbelen Ormanı'nda yaşanan kıyıma ilişkin genel görüşme önergesi ele alındı. Müzakerelerin ardından muhalefetin verdiği genel görüşme önergeleri AK Parti ve MHP oyları ile reddedildi. Önergenin görüşülmesi için 244 kabul oyu kullanılırken 281 ret oyu kullanıldı.
Ayrıca, TBMM'nin alışmalarına devam etmesi için verilen önergeler de reddedildi. TBMM Genel Kurulu, yeniden tatile girdi. TBMM çalışmalarına 1 Ekim'e kadar ara verildi.
Genel Kurul'da MHP sıraları, çevre sorunlarını dile getiren muhalefet partisi vekilleriyle tartıştı. MHP'li vekiller, muhalefet vekillerini "kaos oluşturmak" ile itham etti.
MUHALEFETİN ÇAĞRISIYLA TOPLANMIŞTI
TBMM Genel Kurulu, CHP'nin, Muğla'nın Milas ilçesine bağlı İkizköy'deki Akbelen mevkiinde maden sahasındaki çalışmalarla ilgili genel görüşme yapılmasına ilişkin önergesini görüşme olağanüstü toplandı.
200 milletvekili olan toplantı yeter sayısının sağlanmasının ardından görüşmeye geçildi. Toplantıda, maden çalışmalarına dair genel görüşme önerisi alınacak.
BAHÇELİ: HER TOPLANTIDA BURADAYIZ
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Meclis’te Akbelen oturumu öncesi konuştu.
Bahçeli, “Türkiye’nin gündemi çok yoğun. Muhalefet unsurları her zaman olağanüstü toplantıya çağıracak gündem bulabilirler. Biz 1 Ekim’e kadar her toplantıda buradayız” dedi.
AK PARTİ VE MHP'LİLER GENEL KURULA YOKLAMADAN SONRA GİRDİ
Genel Kurul’da toplantı yeter sayısı için yoklama yapıldı. Yoklama sırasında salonda bulunmayan AK Parti ve MHP’li milletvekilleri, toplantı yeter sayısına ulaşılması üzerine Genel Kurul salonuna girdi.
Akbelen’den gelen köylüler ise Genel Kurulu izleyici locasından takip ediyor.
"BU UTANÇ HERKESE YETER"
AK Parti ve MHP’lilerin toplantı yeter sayısına ulaşılmasının ardından salona girişlerini cep telefonuyla kaydeden CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan, şunları söyledi:
“Şu anda yoklama için son saniyeler. Görüldüğü gibi AKP sıraları bomboş. Eğer toplantı yeter sayısı yapılırsa kapının arkasında olan AKP milletvekilleri biraz sonra genel kurula girecekler. Bunu hep beraber göreceğiz. Bakın şu anda bomboş. Bakın, çoğunluğu sağladığımız için AKP milletvekilleri salona giriyorlar. Ne kadar üzücü bir durum. TBMM’de böyle bir tabloyla bu utancı yaşıyoruz. Bu utanç herkese yeter.”
Meclis’in ekonomik kriz gündemiyle 25 Temmuz’daki olağanüstü toplantısı sırasında da AK Parti ve MHP’li milletvekilleri yoklama bitene kadar Genel Kurul’a girmemişti.
YETER SAYIYA ULAŞILDI
Genel Kurul Meclis Başkanvekili Celal Adan başkanlığında toplandı. Adan, yapılan elektronik yoklamada, toplantı yeter sayısının bulunduğunu belirtti.
Genel Kurul'da genel görüşme önergesinin okunmasının ardından söz alan Saadet Partisi Grup Başkanvekili İstanbul Milletvekili Bülent Kaya, Meclis'te oturma düzeninin 6 partiye göre ayarlanmasının ardından görüşmelere geçilmesini talep etti.
Meclis Başkanvekili Celal Adan da toplantının olağanüstü bir toplantı olduğunu hatırlatarak, genel görüşme önergesinin görüşülmeden başka bir konunun görüşülemeyeceğini anımsattı. Adan, konunun Meclis Başkanının da bilgisi dahilinde olduğunu, çözüm için çalışmaların yürütüldüğünü söyledi.
Daha sonra genel görüşme önergesi üzerinde ön görüşmelere başlandı. Adan, önerge üzerinde ilk sözü Saadet Partisi Grup Başkanvekili İstanbul Milletvekili Bülent Kaya'ya verdi.
"'BİZ BURANIN SAHİBİYİZ' ALGISINDA VAZGEÇECEKSİNİZ"
Saadet Partisi Grup Başkanvekili Bülent Kaya, TBMM Genel Kurulu'nda, CHP listelerinden seçilen milletvekillerinin verdiği "Muğla'nın Milas ilçesi İkizköy Mevkiindeki Akbelen Ormanında yaşanan olaylar hakkında genel görüşme yapılması" önerisi üzerinde partisi adına yaptığı konuşmada, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'tan, Genel Kurul Salonu'ndaki oturma düzeninin, Saadet Partisi Grubu'nun da yer alacağı şekilde oluşturulmasını talep ettiklerini söyledi.
Bu sorunun çözüme kavuşturulmadığını belirten Kaya, "Bugün Danışma Kurulu toplantısında yine bu konuyu gündeme getirdik. Bir kısım siyasi partilerimizin temsilcileri 'Biz düzenimizi bozamayız' dediler. Bu zaten düzensiz bir düzen. Bu düzeni bozmak zorundayız. Hak, adalet bu düzene itiraz etmemizi gerektiriyor. 'Biz buranın sahibiyiz' algılarından vazgeçeceksiniz, çünkü bu Meclis'te kendi hukukunu savunamayan milletvekilleri, asla ve asla bu milletin hukukunu savunamaz" diye konuştu
"BİR AVUÇ İNSANI ZENGİNLEŞTİRMEK İÇİN..."
Türkiye'de Cumhuriyetin ilanından AK Parti'nin iktidara geldiği 2003 yılına kadar 1168 maden ruhsatı verildiğini kaydeden Kaya, 2003-2019 yılları arasında ise yaklaşık 150 bin maden ruhsatı verildiğini ifade etti.
İktidarın 2004'ten itibaren maden faaliyetlerini yabancı şirketlere verdiğini, ülke kaynaklarını sadece bir avuç insanı zenginleştirmek için kullandığını söyleyen Kaya, şunları kaydetti:
"İktidar, bilinçli bir şekilde bu firmalarla insanları karşı karşıya getirmeye çalışmakta ve her zamanki gibi sütten çıkmış ak kaşık gibi bu olaydan sıyrılmaya çalışmaktadır. Muğla'mız başta olmak üzere ülkemizin en önemli sorunlarından birisi termik santraller, maden ocakları ve maden sahalarında yürütülen faaliyetlerin mevzuata aykırı şekilde yapılmasıdır."
Madencilikle uğraşan şirketlerin faaliyette bulunduğu alanların, tekrar doğaya kazandırılmak üzere ağaçlandırılmadığını belirten Bülent Kaya, kanun boşluklarından yararlanılarak ormanlar ve yaşam alanlarının kaderine terk edildiğini ifade etti.
"BİZİM İTİRAZIMIZ..."
İYİ Parti Muğla Milletvekili Metin Ergun da, Akbelen sahasındaki çalışmaların 4 yıldır devam eden bir süreç olduğunu dile getirerek, "Bölgede daha önce yine çam ağaçları kesilmiş, zeytin yasası yönetmelik değişikliğiyle delinmiş ve zeytin ağaçları kesilmişti" dedi.
İYİ Parti'nin yer üstü kaynakları da yeraltındaki kaynakları da ülkenin zenginliği olarak gören ve bunları korumak gerektiğine inanan bir bakış açısına sahip olduğunu vurgulayan Ergun, "Bizim arayışımız ve itirazımız; kaynaklarımızın birbirine zarar vermeden değerlendirilmesi ve gelecek nesillere korunarak aktarılmasıdır" diye konuştu.
Akbelen'de ekolojik dengenin bozulması göz ardı edilerek binlerce ağacın kesildiğini vurgulayan Ergun, şu ifadeleri kullandı:
"Vahşi maden çıkarma yöntemlerinden ve fosil kaynaklara dayalı enerji üretiminden vazgeçilerek çevreye zarar vermeyen daha modern yöntemlerle ham madde elde etmek mümkün iken bugün Akbelen'de yaşananlar tercihlerden kaynaklanan kronik bir sorunun devamıdır. Bu sorun, korunması gereken alanlar başta olmak üzere doğayı ve doğal kaynaklarımızı feda etmek uğruna belirli kesimlerin menfaat elde etmesi noktasında tükenmeyen ısrarın yansımasıdır."
"2043'E KADAR YAKLAŞIK 300 MİLYON TON KARBONDİOKSİT SALACAK"
Akbelen Ormanı'ndaki ağaçların kesilmesine neden olan Yeniköy Termik Santrali'nin 1986'da, Kemerköy Termik Santrali'nin ise 1994'te devreye alındığını anlatan Ergun, bir araştırmaya göre 1992-2017 yılları arasında Yatağan, Kemerköy ve Yeniköy termik santrallerinin yaklaşık 360 milyon ton karbondioksiti atmosfere saldığının hesaplandığını söyledi.
Ergun, bu santrallerin 2043 yılına kadar çalıştırıldığı takdirde yaklaşık 300 milyon ton karbondioksiti atmosfere salacaklarının tahmin edildiğini belirtti.
NE OLMUŞTU?
Meclis Genel Kurulu, 25 Temmuz'da da olağanüstü toplanmıştı. CHP'nin çağrısıyla gerçekleştirilen toplantının gündemi zam furyasıydı.
AKBELEN'DE DİRENİŞ SÜRÜYOR
Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerini işleten, Limak Holding ve İÇTAŞ ortaklığındaki YK Enerji, 2020 yılında Akbelen Ormanı’nda 740 dönümlük bölgesini, termik santrallere linyit sağlayan açık maden ocağına katmak için gerekli izinleri aldı. Ancak İkizköylülerin direnişiyle karşılaştı.
3 Aralık 2022’de maden sahası genişletilmesi için verilen ‘yürütmeyi durdurma’ kararının ardından şirket yeniden kıyım için harekete geçti.
Bölge halkı ve yaşam savunucuları ağaç kıyımının başladığı 24 Temmuz’dan bu yana Yeniköy-Kemerköy Termik Santralı’nın kömür sahasını genişletmek için başlayan ağaç kesimine karşı direnişini sürdürüyor.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |