Aslanoğlu'ndan cezaevi notları: Ne ilginç şey tutsaklığa alışmak anne!

GERÇEKİZMİR - İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne 'yolsuzluk' operasyonu kapsamında tutuklanan CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu cezaevinden bir mektup paylaştı. 

Cezaevinde tutuklu bulunan Şenol Aslanoğlu bir mektup paylaşırken mektubuyla birlikte şu açıklamayı yaptı:

Bugün 9 Temmuz 2025. O mektubu yazalı iki gün geçti. 3. gün demişim ama bugün 5. gün. Demir kapıların ardında zaman bile başka akıyor. Bu topraklarda hür düşünmenin, hak aramanın, adalet demenin bedeli ağır. Ama biz bu yola baş koyduk. Yılmayız, susmayız, geri adım atmayız. Kalemle yazdık, vicdanla konuştuk. Şimdi tel örgülerin arkasından sesleniyoruz: Bu karanlık elbet dağılacak. Çünkü biz, hep beraber, özgürlüğü inadına savunmaya devam edeceğiz. “İçeriden Dışarıya: Bir Yol Arkadaşına Notlar” 3. gün mektubu

Aslanoğlu’nun mektubu şu şekilde:

İçeriden Dışarıya: Bir Yol Arkadaşın Notları...

Bugün 7 Temmuz 2025 Pazartesi. Bugün gözaltına alınmamın 7'nci, tek başına tecritte bir hücrede Buca zindanlarında tutulmamın 3. günü.

Ne ilginç şey tutsaklığa alışmaya çalışmak Anne. Buraya aldıklarında kantin hafta sonu nedeniyle kapalı olduğu için, birçok işlem hafta sonu nedeniyle yapılamadığı için şartlar ağır geçti. Ne okuyacak bir şey, ne bir haber alma, ne de temiz bir pantalon. İnşallah bugün temiz bir kıyafete, gazeteye, kitaba, soğuk suya, kaynamış sıcak suya, çaya, pul biber - karabibere, WC fırçası ve maşrapaya, faraşa ve süpürgeye kavuşacağım.

Gardiyan ve görevliler iyi niyetli ama bol kural koymuşlar. Ayak ayak üstüne atmak yasak, ıslık çalmak yasak.

Yasaklar dedikçe ortaokul yıllarımdan Zeki Alasya - Metin Akpınar'ın Yasaklar oyunu aklıma geliyor. Çoğumuz oyunun repliklerini ezberlemiştik. Necmettin Erbakan'ı hiciv ederken "Biri İsmet İnönü'nün oğluymuş, Batı'da atom fiziği okumuş, bre kafir o seni bir parçalarsa aklın, hayalin şaşar" repliği. Hala gülümsüyorum buna. Ülkede yasaklardan bıktığımız 80 sonrası dönemde bile sanatçılar ülkeyi yönetenleri nasıl da parodi edebiliyormuş. Şimdi bir karikatüre de tahammülleri yok, bir eleştiriye de. Ayak bağı gördükleri, düşünür, aydın, muhalif kim varsa içeri atıyorlar.

Mahmut Tanal Vekilimin dediği gibi.

"Şenol başkanın yüksek güvenlikli Buca zindanlarında ne işi var"

"Şenol başkanın yüksek güvenlikli Buca zindanlarında ne işi var"

"Şenol başkanın yüksek güvenlikli Buca zindanlarında ne işi var"

"İnsanları alabildiğine sevmeyi,

Bırakmazlar yanına.

Böyle çekersin cezasını

Üç duvar bir kapı arasında

Tek suçumuz

Hür insanlar gibi düşünmek

Kitaplar suç ortağımız."

- Rıfat Ilgaz