İzmir’den 'İstanbul’a kayyum' tepkisi, 'mücadeleye devam' mesajı!

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grubu, İstanbul İl Başkanlığı’na kayyum atanmasına ve emniyet güçlerinin parti örgütüne yönelik sert tutumuna basın açıklaması ile tepki gösterdi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “Şu anda hepimiz için hayati olan değerler çok ciddi yara alıyor. Bunlardan en önemlisi demokrasi. Gücümüz yettiğince bir taraftan görevimizi yerine getirirken bir taraftan da partimizin savunduğu ilkeler için mücadeleye devam edeceğiz. Umuyorum CHP’ye yönelik bu hukuksuz müdahaleler derhal son bulur” dedi. CHP Grup Sözcüsü Yağmur Yurdakul Özkan da “Bu aziz milletin savaş meydanlarında kurduğu Cumhuriyet Halk Partisi’ni darbelerinizle teslim alamazsınız” diye konuştu.

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grubu, partinin İstanbul İl Başkanlığı’na kayyum atanmasına ve polisin partililere yönelik uygulamalarına tepki gösterdi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ve meclis üyeleri, Eylül ayı olağan meclis toplantısının birinci oturumu öncesi meclis salonu önünde açıklama yaptı. Başkan Cemil Tugay, ülkede olağanüstü bir durum yaşandığını anımsatarak, kimsenin bu duruma seyirci kalmalarını beklememesi gerektiğini söyledi. Tugay, “Şu anda hepimiz için hayati olan değerler çok ciddi yara alıyor. Bunlardan en önemlisi demokrasi. Çok önemli, çok büyük bir siyasi partinin, Türkiye’nin en büyük şehrindeki il başkanlığına, içeride milletvekilleri, genel başkan yardımcıları, partinin üst kademe yöneticileri varken biber gazlarıyla girilmesi, anlaşılabilir ve kabul edilebilir bir şey değil. Demokrasi açısından çok sıkıntılı bir durum. Diğer bir konu hukuk. Hukukla ilgili pek çok hata var. Asliye Hukuk Mahkemesi, kendi görevi olmayan, Yüksek Seçim Kurulu’nun inisiyatifinde olan bazı kararları alabiliyor. Bunlar daha tebliğ bile edilmeden uygulamaya sokuluyor” dedi.

“Partimizin savunduğu ilkeler için mücadeleye devam edeceğiz”

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “Bir diğer konu da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten beri, Kurtuluş Savaşı’ndan beri Türkiye Cumhuriyeti’nde çok önemli bir temsiliyeti olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin siyasi yapısının ağır bir şekilde zarar görüyor olması, bir tür saldırıya, müdahaleye maruz kalıyor olması. Cumhuriyet Halk Partisi’nin Türkiye için önemini herkes tekrar tekrar düşünmek durumunda. Bu partiyi kapatalım, dağıtalım, parçalara bölelim diye düşünen varsa bilsin ki, Türkiye’de çok önemli değerlere karşı bu kararları almaya çalışıyor. Bizler siyaset yaparken neyi temsil ettiğimizi, kimi temsil ettiğimizi, hangi değerlerimizi temsil ettiğimizi bilerek buradayız. Dolayısıyla gücümüz yettiğince bir taraftan görevimizi yerine getirirken bir taraftan da partimizin savunduğu ilkeler için mücadele etmeye devam edeceğiz. Umuyorum Cumhuriyet Halk Partisi’ne yönelik bu hukuksuz müdahaleler derhal son bulur. Normal bir siyasi düzlemde herkes siyasi mücadelesini yapar. Burada devletimizin tüm kurumlarından beklediğimiz bu değerleri ülkemiz adına, sadece bugünün insanları değil gelecekte Türkiye’nin vatandaşı olacak herkesi de gözeterek korumaları ve üzerlerine düşenleri yapmaları. Biz İzmir’de bugüne kadar yaptığımız gibi çalışarak, doğruların yanında durarak birlik ve beraberlik içerisinde parti örgütümüzle var olmaya ve üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz.

“Belediyelerimiz kayyum eliyle yönetilmeye çalışılıyor”

CHP Grup Sözcüsü Yağmur Yurdakul Özkan da hukukun keyfi uygulamalarla kuşatıldığını, demokrasi ilkelerinin askıya alındığını söyledi. Yurdakul, “Temel hak ve özgürlüklerin yok sayıldığı bir dönemden geçiyoruz. Halkın oyları ile seçilen belediye başkanlarımız, ceza kanunları ile bağdaşmayan yöntemlerle görevden uzaklaştırılıyor. Belediyelerimiz kayyum eliyle yönetilmeye çalışılıyor. Siyaseten iktidarla aynı fikirde olmayan tüm kurumlar ise antidemokratik kararlarla baskı altına alınmakta. İktidarın CHP’ye duyduğu bitmek bilmeyen korkunun yeni tezahürü, bilindiği üzere 38. Olağan İstanbul İl Kongresi’nde seçilen başkan, yönetim kurulu ve üyeleri, disiplin kurulu asil ve yedek üyelerinin İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ihtiyati tedbir kararı ile görevden uzaklaştırılması ve CHP İstanbul İl Başkanlığı’na kayyum atanması oldu” dedi.

“Milletin iradesine karşı bir darbe niteliği taşımakta”

Siyasi Partiler Kanunu’nun 21. Maddesi’nin parti kongrelerinin nasıl yapılacağını açık şekilde düzenlediğini anımsatan Özkan, “Parti kongrelerinin gözetiminde yapıldığı seçim kurulu hakiminin kararlarının yalnızca Yüksek Seçim Kurulu tarafından kaldırılabileceği ve bu kararların da kesin olduğu açık. Buna rağmen herhangi bir asliye mahkemesinin görev alanına girmeyen bu konuda İstanbul İl Yönetimi’nin görevden alınması ve kayyum atanması, hukuki dayanaktan tamamen yoksundur. Bu karar yargının tarafsızlığına gölge düşürmekte ve yargı eliyle siyasetin dizayn edilmek istendiğini açıkça ortaya koymaktadır. Ancak hukuksuzluk bununla sınırlı kalmadı. İl Başkanlığımız abluka altına alındı, giriş ve çıkışlar keyfi şekilde engellendi. Kolluk kuvvetleri güç kullanarak binaya girdi. Bu müdahaleye hangi makamın hangi gerekçe ile karar verdiği bile açıklanamadı. İstanbul İl Başkanlığı önünde yaşananlar bir kez daha hukuka, demokrasiye ve milletin iradesine karşı bir darbe niteliği taşımakta. Buradan sesleniyoruz; bu aziz milletin savaş meydanlarında kurduğu Cumhuriyet Halk Partisi’ni darbelerinizle teslim alamazsınız. Kanunsuz ve dayanaksız uygulamalarınızla Türkiye’nin birinci partisine geri adım attıramazsınız. Azim ve kararlığını milletten alan CHP, ne yaparsanız yapın geleceğin iktidarıdır. Milletimizin uyarısı ile nettir. Hukuktan, demokrasiden ve millet iradesinden derhal çekin. Çünkü bu ülkenin yarınları hiçbir baskıya boyun eğmeyen halkımızın kararlılığı ile yeniden özgürlüğün, adaletin ve gerçek demokrasinin ışığında yükselecek” diye konuştu.