Sempozyuma katılacaktı: Bornova'da Mahir Polat'ın koltuğu boş kaldı

İzmir’in geçmişine ışık tutan Uluslararası Bornova Tarih ve Kültür Sempozyumu, Bornova Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleşti.

Yeşilova Höyüğü Ziyaretçi Merkezi’nde yapılan sempozyumda, Türkiye’nin önde gelen akademisyenleri, uzmanları, İzmir Büyükşehir Belediyesi Eski Başkanı Aziz Kocaoğlu, CHP Eski İzmir Milletvekili ve Bornova Belediyesi Eski Başkanı Kamil Okyay Sındır, İzmir Büyükşehir Belediyesi CHP Grupbaşkanvekili Altan İnanç, Bornova Belediye Başkanı Ömer Eşki katıldı. Sempozyum halkın büyük ilgisiyle karşılandı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Mahir Polat da Bornova’daki sempozyuma katılacaktı.

Mahir Polat’ın koltuğu boş kaldı

Sempozyuma konuşmacı olarak katılacak olan Polat’ın koltuğu sempozyumdaki yerini aldı. Koltukta Polat'ın ev hapsi dahil olmak üzere tutuklu kaldığı süre yazıldı. Sempozyumda, Polat’ın tutukluluğuna son verilmesi gerektiği mesajının altı çizildi.

Etkinliğin taşıdığı anlam ve öneme dikkat çeken Bornova Belediye Başkanı Ömer Eşki, “Tarih ve kültür kokulu bir sempozyum gerçekleştiriyoruz. Buradaki çalışmalar başladığı andan itibaren İzmir’in tarihini 3 bin yıl geriye atan ve bütün Akdeniz bölgesinin tarihini daha da ileri noktalara taşıyan bir alan. Binanın yapılışı, aldığı ödüller, taşıdığı önem, her biri başlı başına İzmir’e ve Türkiye’ye değer katıyor” dedi.

Mahir Polat 60 gündür tutuklu

“Direndiler ve kazandılar olarak anılan bir ülke hayal ediyorum” diyen Eşki şöyle konuştu: “Bugünün Türkiyesi’ne baktığımızda Mahir Polat gibi bütün dünyada kendinden saygıyla bahsettiren bir ismin 60 gündür tutuklu olduğunu görüyoruz. Türkiye’yi tutuklu gazeteciler, tutuklu vekiller ve seçilmiş iradeye ket vuranlar ülkesi haline getirmek isteyen birileri var. Bizler ise buna karşı direniyor, mücadele ediyoruz. Ben dünyanın her yerinde direndiler ve kazandılar olarak anılan bir Türkiye hayal ediyorum. Öte yandan bu sempozyumun hem İzmir’e hem de Bornova’ya katkıda bulunmasını istiyorum. Başkanlık yaptığım dönemin müzeler dönemi olarak anılmasını istiyorum.” (ANKA)