Deniz Yücel 'Deniz Yücel'i anlattı: Bilinmeyen yönleriyle CHP'nin yeni il başkanı!

GERÇEKİZMİR - Deniz Yücel…

CHP İzmir’de 7 Ocak’taki kongreden zaferle ayrıldıktan sonra partinin İzmir’deki siyasi tarihinde en genç il başkanı (40) olarak kayıtlara geçti.

‘Ağabey’ formüllerinin partisi CHP’de, son dönemde gençlerin yükselişi Yücel’le sürdü.

Siyasette genç sayılabilecek bir yaşta üstelik CHP’nin kalesi diye lanse edilen İzmir’de kaptan dümenine geçen Yücel, il örgütünü 2019’da ki kritik seçimlere taşıyacak.

Avukat Yücel, bilinmeyen yönlerini Gerçekizmir'le paylaştı...

Yücel’in idolü MUSTAFA KEMAL ATATÜRK… Yücel, Atatürk’ün devrimciliği, kararlılığı, mücadeleciligi ve ileri görüşlülüğü gibi özelliklerinin altını çiziyor.

CHP İzmir’in genç başkanının fobisi yok. Hobileri ise KİTAP OKUMAK, SPOR YAPMAK (savunma sporları ve fitness), MÜZİK DİNLEMEK, GİTAR ÇALMAK…

Yücel, oğlu Sarp'la en çok doğa yürüyüşü yapıyor, bisiklet kullanıyor ve sinemaya gidiyor.

TERAZİ burcu olan Yücel’in uğurlu sayısı yok.

Favori rengi ise MAVİ… Yücel mavi için, “Deniz, gökyüzü ve özgürlük” diyor..

En sevdiği yemek MERCİMEK ÇORBASI…

Yücel’in en sevdiği yazarlar ise, TOLSTOY, GOGOL VE DOSTOYEVSKİ… Yücel, “Felsefi bakış açısı, din, ahlak ve toplumun değer yargılarını sorgulaması nedeniyle Tolstoy’u”,  “Akıcı dili ve anlatımı, gerçekçi karakterleri, ince hicivleri ve yaklaşık 200 yıl önce yazmış olmasına rağmen sanki bugünü yazmış gibi kendini okutması nedeniyle Gogol’u, “İnsanın iç dünyasına ilişkin tahlilleriyle, yarattığı her karakterinde insanın kendinden bir şeyler bulduğu için de Dostoyevski’yi severek okuyorum” diyor.

Yücel’in en son okuduğu kitap, A. Soljenitsin’in kaleme aldığı
İVAN DENİSOVİÇ'İN BİR GÜNÜ…

Yücel en sevdiği filmi TANRI KENT’i (CİDADE DE DEUS) “Sosyal adaletsizliği, devletin dezavantajlı kesimlere ne kadar kayıtsız kalabildiğini ve kişileri suça iten en önemli faktörün içinde yetiştikleri çevre olduğunu mükemmel bir kurguyla izleyiciye aktarıyor” sözleriyle anlatıyor.

Yücel’in tuttuğu takım ise GALATASARAY...

Dinlediği müzik türünün başında KLASİK MÜZİK geliyor. Yücel, “Gitar, keman ve piyanoyla çalınan her türlü müzik türünü seviyorum” diyor.

Yücel “AVUKAT OLMASAYDI NE OLMAK İSTERDİ?” sorusunu ise şöyle yanıtlıyor:  Avukat olmasaydım herhalde müzik ve edebiyatla uğraşırdım diye düşünüyorum. Konservatuvar eğitimi almak isterdim. Sanatın ve sanatçının toplumun bilinçlenmesi, ileriye ve doğruya yönelmesi konusunda önemli bir misyonu olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle gerek müzik gerek de edebiyat (öykü ve romancılık) her zaman ilgimi uyandırmıştır. Batılı toplumların bilimi ve medeniyeti gerçek anlamda özümsemelerinin sebebi, yüzyıllar süren bir Rönesans aydınlanmasını yaşamış olmalarıdır. Maksat siyaset değil ama ülkemizde sanatçının durumu ortada. İktidar, muhalif basına her türlü baskıyı uyguladığı gibi muhalif sanatçılarımıza da baskı uyguluyor.”

Yücel’in en fazla vakit geçirdiği yerler ise DENİZ KENARI ve DOĞA…