Asena TUNCA/GERÇEKİZMİR - Asena TUNCA/GERÇEKİZMİR - İzmir Büyükşehir Belediyesi şirketlerinde yaşanan ödeme krizi nedeniyle DİSK Genel İş Sendikası eylem takvimine devam ediyor.
Eylemlerin dördüncü gününde işçiler yarım gün iş bırakarak Konak Pier’den Kültürpark’a yürüyüş gerçekleştirdi.
Fevzipaşa Bulvarı üzerinden Kültürpark'a yürüyen işçiler sıklıkla Büyükşehir meclisinde işçiler için yapılan konuşmalara eleştiriler getirip "Bizi siyasi emellerinize alet etmeyin" dedi.
Yürüyüşte "Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz", "Zafer direnen emekçinin olacak", "İşimizi geri istiyoruz " sloganları attı.

GÜNE BASKIYLA BAŞLADIK
DİSK Genel İş 2 No'lu Şube Başkanı Ercan Gül şöyle konuştu: Tutanaklara, baskıya, tehdide boyun eğmeyen binlerce arkadaşımı selamlıyorum. Güne baskıyla başladık. 4 gündür ciddi anlamda baskı uygulanıyor. Katılım Cemil Başkan'a az gelmiş olabilir. Bütün İzmir bilsin ki baskı ve tehditle karşı karşıyayız ama buna boyun eğmedik. Bu sorunun ortadan kalkması için çözüm masasının kurulması lazım. Bir telefon bile yok.
TASARRUF İŞÇİNİN EMEĞİNDEN OLMAZ
Bakın, dün Cemil Başkan bir açıklama yaptı: “Yeni pozisyonlar veriyoruz ama kabul etmeyen arkadaşlarımız var” diye. Toplamda havuzda 250 arkadaşımız var. 500 arkadaşımız işbaşı yaptı ve ne işi verdilerse o arkadaşlarımız o işi kabul ettiler. Bugün havuzlarda olan 350 arkadaşımız da ne iş verilirse kabul edecek durumdalar. Belki üç-beş arkadaşımız vardır işi kabul etmeyen, ama bunu herkese yaymak doğru değil.
Basını ve kamuoyunu yanlış bilgilendirmeler var. İnanıyorum ki bu konuda Cemil Başkanı yanlış bilgilendiren bürokratlar var, yoksa böyle bir açıklama yapacağını düşünmüyorum.
Burada iade olan arkadaşlarımız el kaldırabilir mi? Verilen işi kabul ediyor musunuz? Evet, burada bütün arkadaşlarımız kabul ediyor. İzmir kamuoyu görsün, Cemil Başkanımıza yanlış bilgi veren bürokratlar da bu yanlılıktan vazgeçsinler. Çünkü biz iş istiyoruz, “Ne işi verirseniz kabul edeceğiz” diyoruz.
Ancak bir ünlü iş yerimize dört aydır gelmiyor. Cemil Başkan “Belediyeyi batırmayacağım” diyor. Evet, yapması gereken odur, olması gereken de odur. Ama 350 arkadaşımızın işe geri dönmesi belediyeyi batırmaz. Tasarruf, işçinin emekçinin ekmeğinden olmaz. Tasarruf yapılacak o kadar çok kalem var ki… O kalemlerden tasarruf yapılıp işçinin alın terinin karşılığı verilmesi gerekiyor."

CEMİL TUGAY'A ÇAĞRI
Gül şöyle devam etti: "Burada uzlaşı sağlanmaz, buraya gelip adım atmaları gerekiyor. Siz adım atmazsanız, boşluğu bulduğunda birileri girer. Ama şunu bilin: Kim girerse girsin, biz burada buna müsaade etmeyiz. Bizim yönümüz belli, duruşumuz belli. Bunu herkes bilsin.
Son olarak tekrar belediye başkanımıza buradan çağrıda bulunmak istiyorum. Bakın burada binlerce arkadaşımız var. Hepsinin 90 bin lira ile 200 bin liraya varan alacakları var. Borçları var. Ödemeleri gereken faturalar, çocuklarının geçimini sağlama zorunlulukları var. Gelmesi gereken parayla bu borçları kapatmak zorundalar. Gelin bu masayı kuralım, uzlaşı içinde İzmir halkına mutlu ve huzurlu bir şekilde hizmet edelim diyorum."
CHP GRUP SÖZCÜSÜ ÖZKAN'A CEVAP
Genel İş 1 No'lu Şube Başkanı Engin Topal şu ifadelere yer verdi: "Biz siyasetin kurbanı olmak istemiyoruz. Biz hiçbir siyasetin ne yanında ne karşısındayız. İzmir de tüm ülke de biliyor. Kayyımlarda, tutuklamalarda, iş başkanları cezaevine girdiğinde beraber mücadele verdik.
Bizim seçtiğimiz insanlar orada mecliste oturuyor. Sevgili Yağmur Hanım, dün akşam bizi eleştiriyor. AK Partililerle bizi aynı kefeye koyuyor. Ya Yağmur Hanım… Sayın meclis üyemiz...

SİZ KAÇ KİŞİ TUTUKLANDINIZ DA BİZE AHKAM KESİYORSUNUZ?
Biz Alsancak'ta, bugün tutuklu olan Ekrem İmamoğlu için tutuklandığımızda cezaevlerine gittik. Sizden kaç kişi tutuklandı? Kaç kişi tutuklandınız da bize oradan ahkâm kesiyorsunuz? Hak, hukuk, adalet diyorsunuz… Bizim siyasi görüşümüz belli, yakamızdaki rozet belli, derdimiz belli. İnsanların geçim sıkıntısını bir an önce ortadan kaldırmak derdimiz. Ekmeğimize sahip çıkmak derdimiz. Yolda gelirken de söyledim: Siyasi görüşlerinize, siyasi hesaplarınıza bizi alet edemezsiniz. Edemeyeceksiniz de. Bizim derdimiz politik değil; insanların hakkını bir an önce almasıdır.
Bakın arkadaşlar, basına ve kamuoyuna sesleniyorum: Şu arkadaşımız tekerlekli sandalyede. Bu arkadaşımızı acımasızca havuza aldılar. Bu arkadaşımız bu haliyle nasıl geçinecek? Önce bunun vicdani sorumluluğunu almaları lazım. Bizim derdimiz şu parti bu parti değil, tek bir derdimiz var: Geçinmek.

BOŞLUK BULDUĞUNDA BİRİLERİ GİRER
Eksiği bizde değil kendilerinde aramaları gerekiyor. Buraya gelip dinlemeleri gerekiyor. Bu derdi gelip dinlemeleri lazım. Boşluk bulduğunda birileri girer. Bizim yolumuz da yönümüz de belli. Bunu herkes bilsin. Buradaki arkadaşların 90 bin ila 200 bin lira alacağı var. Buradan Başkan'a çağrı yapıyorum. Gelin bu masayı kuralım. Uzlaşı içerisinde İzmir halkına hizmet edelim."
O ARKADAŞIN YAŞI KADAR OKUSANIZ TARİHİMİZİ ANLAYAMAZSINIZ
Topal şöyle devam etti: "Hiç bilginiz yoksa, masaların üzerinde laptoplar var. Hiç bilginiz yoksa Google’a sorabilirsiniz. İki tuşa basıp DİSK’in tarihini okuyabilirsiniz. Sabaha kadar okusanız, o arkadaşın yaşı kadar okusanız bizim tarihimiz anlaşılmaz. Biz kaldığımız yerden mücadelemize devam edeceğiz."

YILMAZ: CHP GRUP SÖZCÜSÜ BU ALANA GELECEKSİN!
Genel İş 3 No'lu Şube Başkanı Serap Yılmaz İse CHP Grup Sözcüsü Yağmur Yurdakul Özkan'a yüklenerek şunları söyledi: Grup Sözcüsü Yağmur Yurdakul Özkan’a takılmış durumdayım. Bugün Cumhuriyet Halk Partisi’nde o mecliste oturuyorsan, Yağmur Hanım, bu buradaki işçinin oyu sayesinde. Buradaki işçinin emeğiyle, bu işçilerin astığı direklerle, afişlerle o koltuktasın. O yüzden Cumhuriyet Halk Partisi, AKP, MHP… Hepsini bir araya koyduğun zaman buradaki insanlar ekmeğinin derdinde. Ekmeğinin derdinde. Evine ekmek götürmek için mücadele ediyor.
Buradaki 23 bin işçiyi hiçbir siyasi emelinize alet etmeyin. Biz bugün sokaktaysak, evimize ekmek götürmek için sokaktayız. Çocuklarımıza harçlık verebilmek için sokaktayız. Bankalara olan kredilerimizi ödeyebilmek için sokaktayız. Herkes siyasetini kendi yerinde yapsın.

MECLİSTE OTURMAKLA OLMUYOR
Mecliste oturmakla olmuyor, Yağmur Hanım. İzmir Büyükşehir Belediyesi CHP Grup Sözcüsü olarak bu alana geleceksin; bu alanda işçilerin mücadelesini göreceksin; bu alanda borçlarını, harçlarını, tefecilere nasıl kapıldıklarını göreceksin.
O koltukta ayda iki-üç kez meclise gelip oturmakla olmuyor. Particilik bu değildir. Buradan tekrar çağrıda bulunuyorum: İzmir Büyükşehir Belediyesi’ndeki tüm meclis üyelerine sesleniyorum, gelin işçinize sahip çıkın. Gelin işçinize sahip çıkın.
Ayrıca İzmir Büyükşehir Belediyesi’ndeki bürokratlara da sesleniyorum: Gece gündüz sizinle koşan, emek veren, sonra çıkıp “Bu projeyi yaptık” diye gösterdiğiniz işlerin gerçek sahibi burada duran işçilerdir. O yüzden işçinize sahip çıkın.
MYK ÜYELERİNE ÇAĞRI
Bir de buradan İzmir’in milletvekillerine sesleniyorum. Üç tane MYK’ya giren İzmir milletvekillerine… Gelin işçinize sahip çıkın. İzmir’deki bu yarayı bir an önce dindirin. Çünkü seçim olduğunda yine bu işçiler size sahip çıkacak. Yine biz sahip çıkacağız. Yine biz koşacağız. O yüzden bu kadar kolay değil işçinin, emekçinin alın terini siyasi hesaplara alet etmek.
Günlerdir biz burada sokaklarda mücadele ederken maalesef küçücük bir odada işçiyi eleştirmek, hele ki DİSK’i eleştirmek… Kimsenin kusura bakmasın, hiç kimsenin haddine değildir. Engin Başkanımın dediği gibi: DİSK’in tarihini merak ediyorsan, boş zamanlarında istersen ben sana kitaplarını da getiririm. Bol bol okursun. DİSK’in tarihi de belli, duruşu da belli.
O yüzden bizi siyasete kimse alet etmesin. Biz işçiyiz, biz emekçiyiz, nerede duracağımızı da çok iyi biliyoruz."
2 TANE MECLİS ÜYESİ FOTOĞRAF VERMİŞ DİYE BİZİ AK PARTİ İLE YAN YANA GETİRMEYE ÇALIŞIYORLAR
Genel İş 9 No'lu Şube Başkanı Sedat Kenar ise, "Buca'da 2 tane Meclis üyesi, gelmiş oradaki emekçinin yaptığı demokratik açıklamaya hakkını aradığı noktada gelmiş orada fotoğraf vermiş diye geçmişi, tarihi, mücadeleyle dolu DİSK ile AK Parti'yi yan yana getirmeye çalışıyor. Ya ben biraz mecaz dolu cevap vermek istiyorum. Hani biz buradayız ya dört gündür. Bir tane Allah'ın kulu gelmiyor ya o meclisten, milletvekillerinden. Ya bozuks aat bile günde iki defa doğruyu göstermiş. Doğrusunuz ya, haklıyız ya, ya gelin. Gelin buraya gelemiyorsanız ben şu davette bulunuyorum. Bir arkadaşımın sadece. Önce bir arkadaşımın grup sözcüsü hanımefendiyle birlikte bir akşam vallahi maaşı yatmıyor he. Üç öğün yemek yok ama bir sıcak çorbasını içmeye gidelim diyorum. Buradan bu teklifte bulunuyorum kendisine. Orada. Tabloyu canlı kanlı görmesini istiyorum. Günlerdir, günlerdir burada demokratik, hak arayışımızı, aldığımız eylemlik kararlarımızı sürdürüyoruz" dedi.
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
|||||
|
|
|||||||
![]() Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |











Künye
İletişim
Facebook
Twitter
RSS
Sitene Ekle
Günün Haberleri