Özel'den Menemen'de arsa satışı salvosu ve çarpıcı mesaj: Cumhuriyete pusu kurdurtmayız!

GERÇEKİZMİR – Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel İzmir’deki pazar mesaisine Foça ve Aliağa’nın ardından Menemen’deki halk buluşmasıyla devam etti. 

CHP Genel Başkanı Menemen’deki Cumhuriyet Meydanı’nı dolduran kalabalığa seslendiği buluşmada çarpıcı mesajlar verdi. 

CHP Genel Başkanı Özel parti otobüsü üzerinden yaptığı konuşmada alanı, “Güzel İzmir’in güzel insanları, Menemen’in alnının terini ama toprağa ama tezgaha damlatan, haramdan ve yalandan korkan, yüreğinde vatan, millet, bayrak ve Atatürk sevgisi olan yiğit insanları, hepinizi saygıyla selamlıyorum” diyerek selamladı. 

Özel, “Ben hayatının çok önemli bir kısmında Menemen’e gelmiş gitmiş, burada akrabaları, arkadaşları olan ve Menemen’i de Menemenlileri de çok seven birisi olarak, yanı başınızdaki Manisalı komşunuz olarak, İzmir’de büyümüş bir hemşeriniz olarak size ilk kez böyle bir siyasi mitingde genel başkan olarak hitap etmekten büyük bir onur duyuyorum. Her sene 23 Aralık’ta burada oluyoruz. Menemen’in bizim açımızdan bir anlamı var. Menemen’de bizim bir yürek acımız, bir davamız, asla boşlamamız gereken bir gerçekliğimiz var. Burada Asteğmen Kubilay’ı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu genç cumhuriyetin düşmanların, Kubilay’ın başını Atatürk’ün kafası kabul ederek kadına seçme, seçilme hakkı veren, insanların kul-tebaa olmaktan yurttaş olmaya getiren, kararları tek adamın vermesi yerine milletin seçtiklerinin vermesini sağlayan bu cumhuriyetin bütün devrim ve kazanımlarına karşı olan caniler Kubilayımızı ve bekçilerimizi katlettiler. Bizim onlarla bir hesabımız var, görülmedik bir hesabımız var, bir davamız var bizim” dedi. 

CHP Genel Başkanı şöyle devam etti: O günden bu güne çok zaman geçti, 94 yıl geçti, yüreğimizdeki acı dinmedi. Bugün siyaseten rekabet içinde olduklarımızın önemli isimleri, partide geçtiğimiz günlere kadar Genel Başkanvekili olan Numan Kurtulmuş, ‘Biz CHP zihniyetiyle 150 yıldır karşı karşıyayız’ diyordu. Doğru biz 1.meşrutiyetten yanaydık, onlar karşıydılar. Biz Jön Türkler’dik, onlar Damat Ferit hükümetini savunanlardı. Onlar 33 yıl meclisi kapalı tuttular, biz ikinci meşrutiyetçileriz. Kurtuluş Savaşı geldiğinde donanma yanaştı, İngiliz zırhlısına birileri kırmızı halı serdi, bizimkisi Kartal İstimbotu’nda gözünde ufuk çizgisi, yanındaki yaverine, ‘Korkma evlat, geldikleri gibi gidecekler’ dedi. Karşımızdakiler Yıldız Saray’ın arka bahçesinden İngiliz zırhlısıyla kaçtılar, bizimki Bandırma Vapuru’yla Samsun’a çıktı, memleketi kurtarmaya gitti. Gün geldi öldük, şehit olduk, can verdik ama bu ülkeyi o dış güçlere, istilacılara, emperyalistlere teslim etmedik. Savaş kazanıldı, cumhuriyet kuruldu, cumhuriyetin daha 7.yılında cumhuriyetin kurulmasını hazmetmeyenler Kubilay’ın başını kestiler, Menemen’de gezdirdiler. 150 yıldır karşı karşıyayız diyenlerin aslında bilinçaltında ne söylediklerini, Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘200 yıldır bu memlekete istikamet dayatıyorlar’ derken bu meseleyi 1808’deki Senedi İttifak’a yani padişahın yetkilerinin ilk kez paylaşılmasına kadar çektiğini, bugün de hala saltanat, hilafet hayali kuranların, cumhuriyetin kurucu babalarına minnet değil husumet duyanların CHP’nin karşısında durduğu ortada. 

Geçen seçimlerde Menemen’de halk bir karar verdi. Belediye seçildi, meclis seçildi. Sonra CHP kendisine doğrudan gelen bir ihbarı görevlendirme yaparak, inceleyerek yerinde buldu, savcılar harekete geçmeden, harekete geçti, gereğini yaptı. Sonra devlet de gereğini yaptı. Sonra belediye meclisi kendi içinden seçimini yaptı. O seçim sırasında orada AK Parti adına bulunan ‘Kura çekeceğiz, bu yöntemle çekeceğiz’ diyen sonra koşup mahkemeye başvuruda bulunan, kura usulüne uygun olduğu halde onu mahkeme heyetine baskıyla değiştiren birisi Menemen’in iradesinin dışında yönetilmesini sağladı. Tabi o sırada geçmişte CHP’den seçilip de o oylamada, o gizli oylamada artık hepimizin bildiği, ne yaptıklarını, niye ve nasıl yaptıklarını bildiğimiz birkaç tanesi Özgür Özel’in hafızasında. Onlarla günü gelince hesaplaşacağım. Ölsem, gitsem bu partinin genel başkanı olarak, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün emanetinin sahibi olarak iki elim yakalarındadır, onun hesabını onlardan soracağım. 

FETÖ ÇIKIŞI: TBMM’YE BOMBA ATANIN KARDEŞİNİ BELEDİYE BAŞKANI YAPACAKSIN! 
Şimdi hileli kuracı Hamza Dağ gelmiş İzmir Büyükşehir’e aday olmuş. Hileyle, baskıyla belediye başkanı yaptıkları da gelmiş şimdi tekrar aday olmuş. Belediye Başkan Adayımız hukukçu. AK Parti’nin hukukta hiç saymadığı şey suçun şahsiliği ilkesi. Bunlar darbeden sonra Bank Asya’ya para yatıranları işten attılar, bunlar darbeden sonra FETÖ’nün okullarına çocuklarını yollayanların kardeşlerini memuriyetten attılar, bunlar darbeden sonra FETÖ’nün dershanesine giden kadının kocasını işten attılar. Hep ‘Suç şahsidir, aileye karıştırmayın’ dedik. Garibanlar, yoksullar, kimsesizler olunca suçun şahsiliği diye bir şey yok, onu işinden atıyorsun, ‘ne yaparsın yapsın, ağacın kökünü yesin’ diyorsun. Ama kodamanlara gelince işin seyri değişiyor. Örneğin Fettah Tamince diye bir zengin adam olunca uçaktan inmiyor. Darbe gecesi Adalet ve Kalkınma Partisi İzmir İl Başkanlığını ertesi sabah boşalttılar, İzmir’deki en güçlü, en zengin FETÖ’cünün yerinde darbe gecesine bedava oturuyordu ve kabloyu bağlamış olan da Hamza Dağ’ın kendisiydi. Burada da belediye başkan adayının kardeşi kimmiş? Normalde biz ilgilenmeyiz ama yoksullarda kardeşten, eşten mesul tutacaksın, o gece TBMM’ye bomba atan, yargılanan, müebbet hapis alan bombacı pilotun kardeşini burada belediye başkanı yapacaksın! Bana kalsa kimse eğer kendi bir bağlantısı yoksa kardeşinin suçundan mesul tutulmamalı. Ama herkes mesul buraya gelince mesul değil! 

ŞAHİN VE ELİTAŞ’A ÖVGÜ 
Sonra ne oluyor? Sonra şu oluyor, satılan arsaları söyleyeceğim de hiç arsa satmadan bir belediye başkanı vardı. Tahir Şahin. Hiç arsa satmadan bu meydanı yaptı. Bir de aday adayıydı, bir başka aday belirlendi, belirlendiği gün geldi adayın elini kaldırdı. Beni aradı ‘Sonuna kadar partinin hizmetindeyim, yeter ki bunlar gitsin’ dedi. ‘Mücadelem tamamen bu haramiler gitsin diye’ diyor. Bir aday adayı daha var, karayollarında görev yaparken çok hizmeti oldu, İzmir Büyükşehir’deyken buraya çok katkısı oldu, Ali Kemal Elitaş kardeşim. Birinin partili olması önemli ama birinin gerçekten partili olduğu aday gösterildiğinde değil gösterilmediğinde belli olur. Tahir Başkan’a da Ali Kemal Başkan’a da yürekten teşekkür ediyorum. Bundan sonraki süreçte CHP’de hepimize yer var. Ne görev biter, ne seçim biter, ne de hizmet etmek isteyenin aşkına karşı kimsenin gücü yeter. Böyle günlerde birlik ve beraberlik gerçek vatanseverliktir. 

KADIN VE GENÇ ADAY VURGUSU 
Bu cumhuriyetin devrimlerinin en önemlilerin bir tanesi kadınlara verilen haklardı. Kadın eşit bir yurttaş olarak her zaman genç cumhuriyetin başının tacı oldu. Şimdi ikinci yüzyılda yeni bir devrim yapma uğraşındayız. Atatürk’ün partisinde, Atatürk’ün annesini emanet ettiği İzmir’de cumhuriyet tarihi boyunca 6 tane kadın belediye başkanımız olmuş. Bu kabul edilebilecek bir şey değil. Bu dönem 9’u da seçilecek yerden kadın adaylarımız var. Devrimin en simge kentlerinden bir tanesi Menemen’de Deniz Başkanımızı önce bütün kadınlara emanet ediyorum, sonra Menemen’in kadın haklarına saygılı bütün erkeklerine emanet ediyorum. İzmir’deki kadın ve genç adayların gösterecekleri başarı gelecek dönemlerde kadın ve genç adayların önünü açacak ve bundan sonra geriye gitmeyen bir kazanım sizin gibi devrimciler sayesinde olacak. İzmir bu büyük başarıyı gösterecek, Menemen bu büyük birlikteliği gösterecek. 

“MENEMEN’İN 3 MİLYARI BUHARLAŞTI”
Bir gerçek var, buraya aslında seçilmediği halde birini getirdiler. Bu Menemen’de CHP’nin oyu belli, gücü belli ama o belediye başkanına dediler ki, ‘Sana bütün yetkileri veriyoruz. Menemen’de ne buluyorsa hepsini sat, bununla bir şeyler yap, bir kısmını da bizim tarafa at’… 2009’da belde belediyelerinin malları Büyükşehir’e geçti. Tahir Başkan döneminde bir tanesine el sürülmedi. Bu mallar Emiralem ve Seyrek’te emekçilerin, çiftçilerin alın teriyle biriktirdikleri ya da köyün tüzel kişiliğine bağışladıkları ya da belde belediyesinin kendi imkanlarıyla yarattığı taşınmazlar. Bunları aldılar, 4 milyar tutarında arazi sattılar. Bu parayla yaptık dedikleri işler 1 milyar tutar. Menemen’in 4 milyarı satıldı, 3 milyarı buharlaştı, 1 milyarıyla bir şeyler yapıldı, onunla göz boyayıp tekrar oy istiyorlar. 

“BİLSİN Kİ KEMİKLERİNİ SIZLATIR”
Ben CHP genel başkanıyım, bu partinin kurucusu belli, bayrağı belli, altıoklu amblemi belli, ay-yıldızlı al bayrağı belli, örgütü belli, adayı da belli. Menemen’de Deniz Karakurt, nokta! Kim ki CHP’lidir, kim ki cumhuriyetçidir, kim ki Atatürkçüdür, kim ki bu vatanı sever, bu partinin gayet milli bir parti olduğunu, bu partinin kurucusunun saati olmasaydı meydan muharebesinde şehit olacağını, bu partinin evlatlarının gözünü kırpmadan can verdiğini ama asla ve asla cumhuriyetten taviz vermediğini bilen kim ki eğer bu seçimde o sebeple bu sebeple gidip de Cumhur İttifakı’nın adayına eli kayarsa bilsin ki Özgür Özel’i, Kemal Kılıçdaroğlu’nu, Murat Karayalçın’ı, Altan Öymen’i, Hikmet Çetin’i kahreder, üzer, kaybeder. Bilsin ki Deniz Baykal’ın, bilsin ki Bülent Ecevit’in, İsmet İnönü’nün, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kemiklerini sızlatır. 

“MENEMEN’DE CUMHURİYETE PUSU KURDURTMAYIZ”
İktidarı emekli maaşları, mazot fiyatları üzerinden eleştiren Özel, “Burada emaneti geri almak zorundayız, burada Atatürk’ün partisine, Rahmetli Kubilay’a sahip çıkmak zorundayız. Bu Menemen’de Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile İsmet İnönü’ye ‘iki ayyaş’ diyen Recep Tayyip Erdoğan, ‘Günü gelince Atatürk heykelleri yerde köpek leşi gibi sürüklenecek’ diyen fesli Deli Kadir’i hastanede ziyaret eden, cenazesine 5 bakan yollayan Recep Tayyip Erdoğan Menemen’e kayyum yollamış, ‘Şimdi de oy verin, siz seçin’ diyor. Yazıklar olsun! Bu mesele başka mesele anlamayana anlatın. Öyle milletten kalan arsaları parsel parsel satıp parasıyla ufak tefek şeyler yapıp, sonra başka mahallelerden başkalarını satın alıp, en güvendiğimiz insanlardan bir tanesini ikna edip falan… Biz Menemen’de cumhuriyetin en simge yerlerden birinde cumhuriyete pusu kurdurtmayız, çukur açtırmayız. Hepimiz bu bilinçle davranacağız. Bir hafta boyunca kimi riskte görüyorsanız, kimi sandığa gitmeyebilir görüyorsanız teker teker yoklamaya, oy vermeye gidiyor muyuz diye sormaya, teker teker söz almaya ve bu Menemen’de Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu bu partiyi yeniden iktidar yapmaya hazır mısınız? 

“Eski dosttan düşman olmaz, vicdanlar sandıkta buluşacak” diyen Özel sözlerini şöyle tamamladı: Çalanı çırpanı görüp de haramdan yılandan bıkanlar, uzak duranlar var. Muhafazakar demokratlar var ve biz hep beraber doğru işleri yapanların arkasında duracağız. Kadın bir avukat, sütte leke var onda yok, kusuru yok. Belki hep doğruları savunduğu için gün oldu kimse onu anlamadı ama en sonunda ne kadar haklı olduğu ortaya çıktı. Ben inanıyorum ki Menemen’de bir tarih yazacağız. Burası Menemen, burada yağmur da yağsa, dolu da yağsa, şimşek de çaksa 23 Aralık’ta gözyaşı dökenlerin bu seçim akşamı gözyaşı dökmesini istemiyorum, kabullenemiyorum. 

TUGAY: İZMİR YENİLMEYECEK, TÜRKİYE YENİLMEYECEK!
CHP’nin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Cemil Tugay da Menemen’deki halk buluşmasında yaptığı konuşmada önemli mesajlar verdi. Tugay, “Şunu görüyoruz ve anlıyoruz, geçen genel seçimden sonra üzerimize adeta bir karabulut çöktü. İnsanlarımızın bir kısmı ‘Bu adamlar değişmez, bu adamlar gitmez’ dediler. Biz böyle düşünenlerden değiliz. CHP’de bir demokratik süreç yaşadık, yeni genel başkanımızı ve ağırlıklı olarak gençlerden ve kadınlardan oluşan yeni parti meclisimizi seçtik, bizler huzurlarınıza belediye başkan adayları olarak çıktı. Yenilmez sananları yenmek için yola çıktık biz. Ülkemizi bu yoksulluğa, adaletsizliklere maruz bırakanlara karşı başınızı sakın ola sakın öne eğmeyin. Hele hele Kubilay’ın kentine bu yakışmaz. Bize yakışacak olan bu zalim iktidarı bitirmektir. Bu zalim iktidar bitecek, gidecekler. İlk emarelerini bu seçimde görecekler, 31 Mart’ta bu halktan o cevabı alacaklar. Bu işler makyaj işler yapmakla olmaz. Bu insanlar neden et alamıyor, niye kiralarını ödeyemiyorlar? Bana buraların arsalarını satıp da göz boyayacak işler yapmaktan kimse bahsetmesin, adaletten, insan haklarından, özgürlükten bahsetsin. Milyonlarca genç ellerinde 2-3 diplomayla iş arıyor. Niye birileri zengin olurken bu halk yoksullaşıyor? Bu haksızlığa dimdik karşı duracak olan sizlersiniz, halk. Bu ülkede bir güç varsa o güç halkın gücüdür. Ve bizler üzerimize düşen görevi biliyoruz. Size yemin ederim burada yapılmadık yol bırakmayacağım, altyapı sorunu bırakmayacağım. Üreten herkesin yanında olacağım. Sanayi bölgesi gerekiyorsa onu açacağım, herkese destek olmak için ne yapmam gerekiyorsa onu yapacağım. CHP 101 yıllık bir çınar, gölgesinde durmak gerek. Çünkü bu ülkede insanlara vatandaş deniyorsa, oy verme hakkı varsa, kadınların medeni hakları varsa, çağdaş bir eğitim varsa, herkesin inancına saygı gösteren bir laiklik varsa, medeniyet varsa biz bunu Gazi Mustafa Kemal ve cumhuriyete borçluyuz. O büyük insanın kurduğu partideyiz. O nedenle bu seçimde kararsızım diyen vatandaşlara sesleniyorum, kullanacak bir oyunuz da mı yok? Bu zalimlere teslim mi olacağız? Belediyecilik hizmeti ne ki biz bu kente, bu ülkeye önderlik yapacağız, sizlerin en önünüzde duracağız. Sizden ricamız verecek bir oyunuz vardır, onu 31 Mart günü bu zalimlere ders vermeniz için kullanmanız. İzmir yenilmeyecek, Türkiye yenilmeyecek” diye konuştu. 

KARAKURT’TAN ‘PARSEL PARSEL’ ÇIKIŞI! 
CHP’nin Menemen Belediye Başkan Adayı Deniz Karakurt ise halk buluşmasında yaptığı konuşmada, “1 Nisan’da Menemen’in ilk kadın belediye başkanı olarak birileri gibi boşa harcayacak 1 liramız yok, bir tek gizli ortağımız yok ve olmayacak. Sorunlarınızı sizden dinleyip, projeleri sizinle hazırlayacak, onayınızdan sonra kazmayı vuracağız. Akılcı ve planlı harcamalarla hizmet girmeyecek tek bir sokak bırakmayacağız. Yolsuzluğun olmadığı yerde paramız herkese yeter, göreceksiniz. Karanlığa karşı cesaretimiz var çünkü bizim genlerimizde yoktan bir ülkeyi var eden Mustafa Kemal Atatürk var. Ülkeyi kurtaran Kuva-i Milliye ruhu var. Parti logosunu kullanmaya dahi utananlara karşı bir çift sözümüz var. Onlar bu günahlarından kaçamayacaklar. Biz o logonun anlamını da bize yaşattıklarınızı da çok net biliyoruz. Atalarımızdan kalan topraklarımızı yok pahasına parsel parsel birilerine peşkeş çekenler bizden korkun! 1 liralık işe 10 lira fatura kestirip Asarlık’ta kışın giyecek montu olmadan okula giden evlatlarımızın, Türkeli’de mazot parası için tarım yapan çiftçilerimizin hakkına girenler bizden korkun. Halkı açken kendi zengin sofralarından kalkmayanları tarihin çöplüğüne atmaya var mıyız? Haramilerin saltanatını yıkmaya var mıyız? Yolsuzluk ve arsızlık yapanlar kabuslarınız gerçek olacak” diye konuştu.