'Memleket'ten CHP'ye çifte salvo: İki deniz de kokmuştur!

GERÇEKİZMİR - Cumhuriyet Halk Partisi’nden (CHP) ayrılan Muharrem İnce’nin kurduğu Memleket Partisi ilk İzmir Kongresi’ni dün Kültürpark’ta gerçekleştirdi. Cüneyt Oğuz’un tek aday olarak girdiği ve yeniden il başkanı seçildiği kongreye Genel Başkan İnce’nin mesajları damga vurdu. 

İNCE VE SOYER KARŞI KARŞIYA!
Memleket Partisi Genel Başkanı İnce kongre konuşmasında afiş toplatma iddiası üzerinden hedef aldığı Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’i “Yeni kurulmuş bir parti il kongresine gidecek. Salonun dışına afiş asmışlar, belediye zabıtaları gelip bunları koparıp depoya atmış. Siz din tüccarı olsanız ne olur, Atatürkçü olsanız ne olur? İkiniz akrabasınız. ‘Mültecilere bakarım diyordun, flamingoların da başkanıyım diyordun’... Flamingoların başkanı olmana itirazım yok, doğru yapmışsın. Flamingocuysan itirazım yok ama numaracı, dubaracıysan itirazım var. Sen kiminle dans ettiğini bileceksin, kimsin sen benim afişlerimi söküyorsun! Dıştan bakınca flamingocu, kazıyınca Tayyip’in akrabası çıkıyor. Bak başkan diğer partilerin afişlerine benzemez, bunlarda belediye rantı yok, hazine parası yok. Bu gönüllülerin parası var, o parayı senden alırım” sözleriyle eleştirdi. Bu sözlere sosyal medya hesabından önce asılı duran afişlerin fotoğraflarıyla ardından da Memleket Partili görevliler tarafından kaldırılan afiş görüntüleriyle yanıt veren Başkan Soyer de, “Kongrenizde kim olduğumu sormuşsunuz. Hatırlatayım ben İzmir’in seçilmiş Büyükşehir Belediye Başkanıyım. Halk her zaman gerçeklerin yanındadır ve onu karanlıkta bırakanları asla unutmaz. Ama ‘Adam kızmış’” ifadelerini kullandı. Öte yandan kongre sonrası iki parti arasında il başkanları düzeyinde de bir tartışma yaşandı.

OĞUZ'UN 'KILIÇDAROĞLU' MESAJINA YÜCEL'DEN SERT ÇIKIŞ! 
Oğuz, kongreye CHP PM eski Üyesi Hatice Tatlı’nın katılması üzerine soruya, “Kendisi hala CHP’nin mensubudur. Önümüzdeki dönemde ne olacağını bilemem. Belki Kemal Kılıçdaroğlu bile gelip Memleket Partisi’ne üye olabilir” yanıtını vermiş, CHP İl Başkanı Deniz Yücel de sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada “Gündem olmak için yalandan ve iftiradan medet umanlar; sizde biraz edep, ahlak ve vicdan varsa yaptığınız işi mertçe yapın... Ayrıca at sahibine göre kişnermiş. 3 senelik CHP üyeliğinden hiç bir şey öğrenmemiş arkadaş, bir daha Kemal Kılıçdaroğlu'nun ismini ağzına alıp da kirletme” çıkışında bulunmuştu. 

Tüm bu gelişmelerin ardından Memleket Partisi İl Başkanı Oğuz bugün kameraların karşısına geçerek bir basın toplantısı düzenledi. Memleket Partisi’nin kısa sürede yükselişinden huzursuz olan bir takım kitlelerin var olduğunu ifade eden Oğuz, “Maalesef ki kongreden sonra saldırılar had safhada. Partimize ve şahsımıza yönelik saldırılar yapılıyor. Bir afiş skandalı yaşadık. Bütün delilleriyle birlikte gerçekleri anlatmak istiyorum. Türkiye’nin her kesimde şu an İzmir konuşuluyor. Yaşanan bu afiş krizi ilgili açıklamalar konuşuluyor. Büyükşehir Belediyesi’nden buna karşılık yapılan cevaplar konuşuluyor. Şöyle ki; bizim gönüllü ve genç arkadaşlarımız cuma günü Fuar Lozan Meydanı'na bayrak ve afiş asımı yaptılar. Bu çalışmalar yaklaşık olarak saat gece yarısı 12’ye kadar sürdü. O sularda en son keşfi de ben yatım. Son durumların kontrolü sonrası oradan ayrıldık. Sabah saat 7’de tekrar çalışma yapmak için Lozan Meydanı'na giden arkadaşımız orada hiçbir şey olmadığını gördü. Yapılan konuşmalar sonrası afişlerimizin tamamının sökülerek Büyükşehir Belediyesi’nin Gürçeşme’deki Zabıta Daire Başkanlığı deposuna toplandığı ve atıldığı bilgisine ulaştık. Bir yönetici arkadaşımızı görevlendirdik. Gürçeşme Zabıta Daire Başkanlığına giden arkadaşımız orada malesef bayrak ve afişlerimizi iki poşetin içerisinde tıkıştırılmış halde buldu. Bunun içerisinde Türk Bayrağı ve Memleket Partisi bayrakları vardı. Tutulmuş olan zabıtla saat 14’te bu evraklar teslim alındı. Burada da 250 adet diye bir sayı söylemişler ama doğru olduğunu sanmıyorum. Teslim eden arkadaşımız bile emin değil ki adını yazmaktan imtina ediyor. Alan arkadaşımın ise imzası var. Bu belge Büyükşehir Belediyesi’nin belgesidir. Şu iki belge bayrakların ve afişlerin Büyükşehir Belediyesi tarafından söküldüğünüz ispatıdır ama Tunç Soyer zannedersem eşi ile beraber yurt dışındaymış. Kendisine verilen bilgilerin çok doğru olmadığını düşünüyorum” ifadelerine yer verdi. 



SOYER DOĞRU BİLGİ ALMIYOR, ÖZÜR DİLESİN!
Soyer'in İnce'ye yönelik yaptığı cevap paylaşımının karalama kampanyası olduğunu iddia eden Oğuz, “Dün atmış olduğu twitler büyük bir karalama kampanyası başlattı. Bu iftiralara pabuç bırakacak değiliz. Bizim partiden ayrılma nedenimiz bu iftiralardır. Bu arkadaşlar sıkışınca çözümü iftira atmakta aramaya devam etmektedir. Belli ki korkuyorlar. Korkunun ecele faydası yok. Ama korkudan kurtulmak için de bu şekilde hareket etmenin doğru olmadığını herkesin kavraması lazım. Tunç Soyer’in atmış olduğu twitlerin de çıktılarını aldım. İç organizasyonun içinde ya doğru bilgi alamıyor ya da kasıtlı olarak iftira atılıyor. Seçilmiş olduğunu inkar etmiyoruz ama orada kim olsa seçilebilecek pozisyondaydı. Bundan kendine başarı çıkarması doğru değildir. Benim de kendisinin seçilmesinde emeğim vardır. Seçilmiş olması, hoşgörünün başkenti olan şehrimizde bizim afişlerimizin bu şekilde sökülüp bir köşeye atılıp inkar edilmesi; Büyükşehir’i yöneten insanlara yakışacak şey değildir. Bunu kınıyorum. Gerçeklerin ortaya çıkarılmasını istiyorum. Yurtdışından yaptığı açıklamalar yüzünden Soyer’in Sayın Muharrem İnce’den özür dilemesini istiyorum” diye konuştu.
 
İKİ DENİZ DE KOKMUŞTUR!
Tartışmalara dahil olarak bir paylaşımda bulunan CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel hakkında da açıklamalarda bulunan Oğuz, hem körfezdeki hem de koltuktaki Deniz’in kokmaya başladığını söyledi. Oğuz, “Şimdi kendi hatalarına kılıf arıyorlar. Tunç Soyer’in bu açıklamalarından dolayı İzmirliler olarak, Memleket Partisi’nin İzmir İl Başkanı olmaktan ziyade bir İzmirli olarak hicap duydum. İftira atıyorlar, 'Biz bu bayrakları sökmedik' diyen bu arkadaşlar şunu bilsinler ki, çok açık olarak diyorum; Biz kimseye iftira atmıyoruz. Gerçeklerin peşindeyiz. Gerçeklerin peşindeyiz, iftiranın değil. Deniz Yücel’in iftira üzerine kurulmuş bir yapının İzmir’deki temsilcisidir. Öyle laflarla algı operasyonlarıyla hiç kimseyi zor durumda bırakmak istemeyiz. Buna ne bizim adalet anlayışım ve vicdan anlayışım el verir. Edep ahlak ve vicdandan bahsetmiş. Ben açık olarak diyorum Deniz Yücel, bunun hakkında değil İzmir’de Türkiye’de konuşacak son insandır. 540 baskıcı imza ile kongrede aday olmuş ve 250 sini zor almış, atanmış bir il başkanıdır. İzmir'de körfezdeki deniz de koltuktaki deniz de kokmuştur. Bu kirlilik İzmir için iyi değildir. Sözler verildi 2019 da Körfez'de denize girilecek diye ancak körfezin durumu açıktır” şeklinde konuştu.